Bazen öyle bir cümleye rastlarız ki kitapta, o tek cümleden koca bir roman yazılabilir... Bu grup, işte o sözler için...
Dip Not: Her kitap için ya da her yazar için bir konu açıp, o kitaptan veya yazardan alıntıları ekleyebilirz. Bol konulu, bol alıntılı, boooollll paylaşımlı bir grup olması dileğimle :)
‘’ Fuat Bey'in Almanya'da ne işi var diyeceksiniz. Hele ki İstanbul bu denli zengin el yazması koleksiyonlarına sahipken. Ee, biz kendisini 1 960'da doçentken üniversiteden kovmuşuz ... Nedeni de kardeşi Refet Sezgin'in Demokrat Partili olması! Fuat Hoca'nın politikayla ilgisi? Şimdi olduğu gibi o zaman da sıfırmış. Peki Türkiye bu büyük evladından özür diledi mi? Ona ödüller, onur doktoraları verdi mi? Yoo! Onu Avrupalılar yapıyor. Eh, biz daha Avrupa Birliği' ne giremedik malum. Sonra da bizi niye almazlar diye salak salak birbirimize soruyoruz. Avrupa, Fuat Hoca gibi değerleri topluyor, değersizleri de dışarıda bırakıyor. Değerli olabilmenin ilk adımı, kendi değerlerini tanıyıp ülkede değerlendirebilmektir, onları ülkeden kovmak değil. ’’
‘’ Disiplinli yaşamı kölelik sanan üniforma düşmanları, gidip Avrupa ve Amerika'da sivil yaşamdaki disipline baksınlar. Türkiye'de onu uygulasak yeter de artar bile. İşte o zaman askerimizle sivilimiz
arasında fark kalmaz. Yoksa sivili her türlü yobazdan korumak hep askerin omuzuna yük olur. ’’
‘’ Deprem, sel, heyelan, kuraklık, tuzlanma ve daha nice doğa felaketiyle ancak doğa bilimlerini anlamış kişiler mücadele edip sizi ve çocuklarınızı koruyabilir: Modern biyolojinin temeli olan Darwin Kuramını ateistlerin inancı sanan zır cahiller değil! ’’
‘’ Ben Fuat Hoca' nın eserini, eser yazılırken, bazen onun yanında okumak ayrıcalığına ulaştım. Yetmişin üstündeki bu heyecanlı delikanlının etkisinde kalmamak mümkün değil. Aydın, bilgisi uçsuz bucaksız, müthiş bir yaratıcı zekaya malik bu büyük bilim adamı ve öğretmenden ebced hesabını öğrendim, Ma'mun haritasını baştan daha detaylı olarak İTÜ'de Ufuk Tan'nın yardımıyla bilgisayarda çizdik. Ancak başka işlerimin ağırlığı Hoca'ya istediği yardımı yapmama engel oldu. Başladığımız işi bitiremedik, ona mahcub olduk. Fakat bu arada ben Fuat Hoca'dan çok şey öğrendim. ’’
Paylaştığınız için teşekkürler. Bu ve bunun gibi yazıları dileyenler Celal Hocanın "Aptalı Tanımak" adlı kitabından okuyabilirler.
‘’ Fuat Bey'in sohbetlerimizde sık sık dile getirdiği bir arzusu da bu eserin Türkçe'ye çevrilerek Türk okuyucusuna ulaşması. Türkiye'de İslam'ın ne yazık ki pek yaygın olarak onun şimdi güıya sözcülüğüne yeltenen cahil yobazlarca temsil edildiğini, İslam uygarlığını gerçekten öğrenmiş kişilerin bunu halka daha yaygın bir şekilde anlatması gerektiğini bıkıp usanmadan söylüyor. "Eğer geçmişi adam gibi öğrenirsek," diyor, "belki bir miktar aşağılık kompleksinden ve boş böbürlenmelerden kurtuluruz." Atatürk'ün buna büyük önem verdiğini ve bu uğurda çok çaba harcadığını da ekliyor. ’’
‘’ Sık sık hatırlattığım gibi, Karl Marx da, doğa bilimlerindeki cehaleti yüzünden, Komünist Manifesto'ya "Filozoflar doğayı anlamaya çalıştılar; asıl olan onu değiştirmektir" gibi çok tehlikeli bir cümle yazmıştı. Onun izinden giderek "insanı" temel alan komünist rejimler dünyadaki en büyük çevre felaketlerini
yarattılar. ’’
‘’ Okuduğu imam mektebinde, Tayyip Bey'in teori olmadan bilim, bilim olmadan teknoloji, teknoloji olmadan da anladığımız anlamda insan yaşamı olamayacağını anlama şansının çok olmadığı açıktır.’’
‘’ Bugün İslam kültürü hakkında otorite olan en önemli bilim adamları, Müslüman olmayan ülkelerde yaşamaktadırlar. Bunun nedeni, İslam ülkelerinin 14. Yüzyıl'dan beri bilime sırt çevirmiş olmalarıdır. Bilimsiz hiçbir şey olmayacağı gibi, din de olmaz. ’’
‘’ Ordudaki subaylara ve astsubaylara "Komutanım" diye hitap ediyor muyum? Elbette ve bundan kıvanç ve şeref duyuyorum.Onlar da bana aynı şekilde "Hocam" diye hitap ediyorlar. Bundan yüksünenin herhalde ruhsal bir sorunu olmalıdır. Bir psikiyatr tedkikini tavsiye ederim. Bu belki kendilerini ezberletilmiş sloganlarla değil, düşünerek yaşamak yönünde ikna eder. ’’