Bazen öyle bir cümleye rastlarız ki kitapta, o tek cümleden koca bir roman yazılabilir... Bu grup, işte o sözler için...
Dip Not: Her kitap için ya da her yazar için bir konu açıp, o kitaptan veya yazardan alıntıları ekleyebilirz. Bol konulu, bol alıntılı, boooollll paylaşımlı bir grup olması dileğimle :)
"Unutmanın acısı, ayrılığın acısından farklı.Ayrılık hüzne yakın, unutmak kasvete.
Yani birini er geç unutmaya mahkum olduğunu bilmenin kasvetinden bahsediyorum.
Birini yavaş yavaş unuttuğunun bilincine vardığın anların sıkıntısından bahsediyorum.
O kişinin parça parça silinip alakasız hatıraların arasına karışmasından bahsediyorum.
Belki de neden bahsettiğimi bilmiyorum, sadece üzülüyorum, vasıfsız keder."
“Belki dersten sonra beş on dakika vakti olur, balkonda oturur çekirdek çitleriz, ice-tea içeriz. Sonra çıkarız, otobüs durağına kadar geçiririm kendisini. Otobüse biner, öğrenci kartını gösterir, otobüs hareket ettiğinde acaba hala durakta bekliyor muyum diye bakar, el sallarım, gülümser. Alçak gönüllü arzular işte, olduğu kadar.”
"Bu hayatta rastgele çevirdiği telefon numaralarında karşısına çıkan seslerden başka kimsesi kalmamış birisiyim. Belki de ben senin şuuraltınım."
“Beni boş ver. Konu ben değilim ki. Hiçbir zaman da olmadım. Asıl sen kimsin? Senin heyecanların neler, tutkuların neler? Hayal kırıklıkların neler? Şu hayatta başın sıkıştığında ilk kimi ararsın? Seni karşılıksız seven insan kimdir, ne bok yersen ye seni bağrına basacak olan kimdir? Eğer böyle biri varsa bu akşam onu ara, halini hatırını sor bu vesileyle. Yoksa sen de bir gün benim gibi yapayalnız kaldığında, ufacık bir şeyi danışmak için bile arayacak kimseyi bulamazsın. Bu sözlerimi harcanmış yılların manifestosu olarak kabul edebilirsin. Çünkü tecrübe ıstıraptır güzelim ve zannettiğinden daha fazla ıstırap çektim. İstersen sonra yine araşalım, daha 64 dakika bedava konuşma hakkım var çünkü.”
''Anlaşılmayan inceliklerim yüzünden kabalaşmaya mecbur kalmaktan nefret etmişimdir her zaman.''