Bazen öyle bir cümleye rastlarız ki kitapta, o tek cümleden koca bir roman yazılabilir... Bu grup, işte o sözler için...
Dip Not: Her kitap için ya da her yazar için bir konu açıp, o kitaptan veya yazardan alıntıları ekleyebilirz. Bol konulu, bol alıntılı, boooollll paylaşımlı bir grup olması dileğimle :)
Paralel Evrenler
Yaşadığımız evrene paralel ve hepsi birbirinden biraz farklı milyarlarca başka evren olduğuna dair bir teori var. Hiç doğmadığım evrenler var mesela ya da hiç doğmak istemeyeceğim. Bir atla çiftleştiğim paralel evrenler var ya da piyangoda büyük ikramiyeyi kazandığım. Yatak odasının döşemesinde yatmış kan kaybından ölmek üzere olduğum evrenler var. Fakat o evrenler umurumda değil, şu anda sadece onun evli ve çok şeker bir oğul sahibi olmadığı evrenler ilgilendiriyor beni. Pek çok böyle evren var, eminim. Onları tahayyül etmeye çalışıyorum şimdi. Bütün o evrenlerin arasında, birbirimizi henüz tanımadığımız evrenler var. Onlarla ilgilenmiyorum. Onları eledikten sonra kalanların arasında beni istemediği evrenler var. Hayır diyor bana. Bazılarında şefkatle yapıyor bunu, bazılarında ise düpedüz kırıcı oluyor. Onlarla da ilgilenmiyorum. Geriye sadece bana evet dedikleri kalıyor ve onlardan birini seçiyorum, manavdan meyve seçer gibi. En güzel, en olgun, en tatlı olanını seçiyorum. İklimi mükemmel bir evren, hiçbir zaman ne fazla soğuk ne de fazla sıcak. Ormanın içinde bir evde yaşıyoruz. O, halk kütüphanesinde yaşıyor, evden arabayla kırk dakika uzaklıkta; bense eğitim bakanlığında çalışıyorum, kütüphanenin tam karşısında. Bazen çalışma odamın penceresinden onu raflara kitap yerleştirirken görebiliyorum. Öğle yemeklerimizi her zaman birlikte yiyoruz. Onu seviyorum, o da beni seviyor. Onu seviyorum, o da beni seviyor. Onu seviyorum, o da beni seviyor. Neler vermezdim öyle bir evren için. Fakat bu arada, o evrene giden yolu buluncaya kadar, oturup hayal kurmaktan başka bir şey gelmiyor elimden, ki az şey değil. Ormanın içinde yaşarken görebiliyorum kendimi. Onunla birlikte, mesut. Sonsuz sayıda paralel evren var dünyada. Birinde bir atla çiftleşiyorum, bir başkasında büyük ikramiye bana çıkıyor. Onları düşünmek ilgilendirmiyor beni şimdi, sadece o evreni düşünmek istiyorum, ormanın içinde yaşadığımız evreni. Bileklerim kesik, yatak odasının döşemesinde kan kaybından ölmek üzere olduğum bir evren var. Sonum gelinceye kadar içinde yaşama lanetini taşıdığım evren. Onu düşünmek istemiyorum şimdi. Sadece o evreni düşünmek istiyorum. Ormanda bir kulübe, günbatımı, erkenden uyku. Yatarken sağ kolum kesik değil ve kuru. O, kolumun üstüne yatmış ve birbirimize sarılmışız. Kolumun üstünde o kadar uzun süre yatıyor ki kolumu artık hissedemiyorum. Fakat kımıldamıyorum, seviyorum bunu, kolumun onun sıcak bedeninin altında oluşunu, hele kolumu hissedemeyeceğim noktaya gelmişse. Soluğunu yüzümde hissedebiliyorum-düzenli, kesintisiz. Gözlerim kapanmaya başlıyor. Sadece o evrende, yatakta ya da ormanda değil, düşünmek istemediğim başka evrenlerde de. Ormanın içinde mutluluk içinde uyuyakaldığım bir yer olduğunu bilmenin keyfini çıkarıyorum.
Etgar Keret
Son yıllarda ortaya çıkan Sicim Teorisi, M Teorisi ve Görelilik Teorisi ile Kuantum mekaniğini içine alarak birleşen yeni bakış açısına göre, bizim çok sayıda paralel evrenimiz ve bu evrenlerde yaşayan diğer eşbenlerimiz var.