Bazen öyle bir cümleye rastlarız ki kitapta, o tek cümleden koca bir roman yazılabilir... Bu grup, işte o sözler için...
Dip Not: Her kitap için ya da her yazar için bir konu açıp, o kitaptan veya yazardan alıntıları ekleyebilirz. Bol konulu, bol alıntılı, boooollll paylaşımlı bir grup olması dileğimle :)
-Sen şehre ne verdin Montag?
-Küller.
-Diğerleri birbirine ne verdi?
-Hiçlik.
Belki kitaplar bizi yarım da olsa mağaralarımızdan çıkartabilirler.Belki bizi aynı çılgın yanılgılara, hatalara düşmekten alıkoyabilirler.
Bir yerde birisi bana eski yüzümü ve eski ellerimi eski halleriyle geri verecek.Hatta gülüşümü de diye düşündü.Cana yakın eski gülüşüm bile yok olmuştu.Onsuz kaybolmuştum.
Garip bir ateşti bu çünkü onun için başka bir şey ifade ediyordu.Yakmıyordu, ısıtıyordu.
Kitaplar bir tür depo gibidir ve biz onlarda unutacağımızdan korktuğumuz şeyleri saklarız.İçlerinde büyülü bir şey yoktur.Büyü sadece o kitapların anlattıklarındadır, evrenin parçalarını birleştirip bize nasıl elbise gibi sunduklarındadır.Elbette bunu bilemezsin elbette bunu söylediğim zaman neyi kastettiğimi hala anlayamazsın.Sezgisel olarak haklısın önemli olan da bu.Üç şey eksik.Bir: Bunun gibi kitapların neden çok önemli olduğunu biliyor musun? Çünkü onlar nitelikliler.Peki nitelik sözcüğünün anlamı nedir? Bana göre dokusudur.Bu kitabın gözenekleri vardır.Bu kitabın gözenekleri var özellikleri var.Bu kitap mikroskop altına girebilir.Camın altında sonsuz bir bollukla geçen bir yaşam bulursun.Ne kadar çok gözenek olursa bir yaprak kağıt üzerine her cm için doğrulukla kaydedilmiş yaşama ilişkin daha çok olur ve sen daha çok yazınsal olursun.Ayrıntıyı anlatmak.İyi yazarlar yaşama sık sık dokunurlar.Ortalama yazarlar üstüne hafifçe dokunup geçerler.Kötü olanlar ona tecavüz edip,leşini sineklere bırakır.İşte şimdi kitaplardan neden nefret edilip korkulduğunu anlıyor musun? Onlar yaşamın yüzündeki gözenekleri gösterirler...