Bazen öyle bir cümleye rastlarız ki kitapta, o tek cümleden koca bir roman yazılabilir... Bu grup, işte o sözler için...
Dip Not: Her kitap için ya da her yazar için bir konu açıp, o kitaptan veya yazardan alıntıları ekleyebilirz. Bol konulu, bol alıntılı, boooollll paylaşımlı bir grup olması dileğimle :)
Bugün H.Nihal Atsız üstadın ölüm yıldönümü, onun anısına olsun bu alıntı.
''bana insanlardan mı bahsediyorsun? insanlar mazide ve tarihin yaprakları arasında kaldılar. bu gördüklerin birer karikatürden başka bir şey değildir.''
Ve Bozkurtlar'dan da kısa bir söz buraya tam uyacaktır ki ;
''buyruğunu yerine getirdim.. Ötüken'e selam''
Selam olsun AtsızAta. Vaktiyle bir Atsız varmış derlerse ne hoş; Anılmakla hangi bir ruh olmaz ki sarhoş!
Kuruntu ne demek? Sükun yani baris ne demek? Alemi savasla yaratan sen degil misin?
Savasi yaratilis kanunu yapan sen degil misin? Güzel kizlari yaratan sen degil misin? Sevmek için bize gönül veren sen degil misin?
Hem o güzeli yarat. Hem onu bana sevdir. Ondan sonra da ruhumu milyonlarca yil azap cehenneminde yak.
Bunu bir Tanri degil, ancak Tanri kudretinde bir çocuk yapabilir!
Askin sehvetle ayni sey oldugunun kesin bir delili de vuslattan sonra ikisinin de sönmesidir.
Senin herkes dedigin kalabalik, içinde cahilleri,hainleri,budalalari bol bol barindiran bir kuru gürültüdür. Herkes kabul etti diye ben de bu hezeyanlari kabul mu edecegim? Herkes Meryem Ananizin bakire olarak, hiçbir erkekle temas etmeden çocuk dogurdugunu da kabul eder. Herkes Isa’nin hem Tanri hem de Tanri’nin oglu oldugunu da kabul eder. Çünkü herkes dedigin sey bir hayvan sürüsüdür.
Zaten Selim’e göre yasamak sadece yasamak, ölüm ise hatiralarda,gönüllerde, tabiatta ve ebedi karanlikta yasamakti. Yahut da sadece hatiralarda, hatiralardan silindikten sonra, tabiatta, tabiatta parçalandiktan sonra ebedi karanlikta yasamakti. O karanlikta kaybolmak,unutulmak ne güzeldi!
Pusat bunu okuyunca,en sez yerinden ölümcül yara alanlar gibi göklere bakarak Allah’i aradi. Bosluktan baska hiçbir sey yoktu.
"İnsanlar okunmamış birer kitaptır. En basitleri hakkındaki hükmü bile tamamının okunmasına bırakmalı. Biraz derince olanların ise, iyice okunduktan sonra üzerinde az veya çok düşünmek lâzım."
"...Büyük bir uğultu duyuyordu... Bu gürültü insanlık, erkeklik, askerlik gibi üç büyük yapının yıkılıp çökmesinden geliyor ve bu yığınların altında kalan şeref ve haysiyet heykelleri de tuzla buz olarak ortadan kayboluyordu..."
Bir adam, "Izdırap çekiyorum, sen de beni seviyor musun?" diye ağlıyor, bir kadın da buna "Sus sus, ben de ızdırap çekiyorum." diye cevap veriyordu.