Bazen elimizde birçok kitap oluyor ve hangisini okuyacağımıza karar veremiyoruz. Bazen de canımız bir kitap okumak istiyor ama bu kitabın ne olduğuna dair bir fikrimiz olmuyor. İşbu sebeple kurulan bu grupta, okuduğumuz kitaplar hakkında birbirimize yardımcı olabilir, okumak istediğimiz kitaplar hakkında fikir teatisinde* bulunabiliriz diye düşündüm.
* Hep cümle içinde kullanmak istemiştim buraya kısmetmiş.
Orwell'in 1984'ü , dostoyevsky'nin yeraltından notlar'ı
Benim için bu iki kitap bir yana , diğerleri öbür yana
Bu yorum silinmiş
Zor bir soru.
Ama suç ve Ceza'nın yeri ayrıdır bende .
Hayatımın kitabı kuşkusuz Yüzüklerin Efendisi serisi. Romantiklik vs kirişe kitaplardan değil ama gen bir sıralama yapacak olursam
-Yüzüklerin Efendisi
-Eroin Güncesi
-Dövüş Kulübü
-Genç Werther'in acıları
şeklinde olurdu sanırım.
jack londan, Hemingway ve steinbeck'in okuduğum bütün romanları ile suç ve ceza. tüm kitapların de lezzeti ayrı ayrı ama ben bu başyapıtlarla başladığım içim bunların yeri bende ayrı ama ötekilerde etkilemiştir mesela bazarov'un ölümüne, werther'in ölümüne üzülmüşümdür, vurun kahpeye romanın sonu da beni etkilemiştir. mesela germinal nasıl bir kitaptı öyle :) kitapların her biri ayrı ayrı zenginlik kaynağı. hem bilgi ediniriz, dünyayı anlarız, olayları açıklarız hem de başka başka hayatlara sahip olur, hayatın monotonluğundan kurtuluruz, onların koyunlarına koşarız. daha okunmamış bir çok kitap varken, okunanların lezzeti de bir birinden çok farklı ve kıyas kabul etmezken bu soruyu cevaplandırmak zor :)))))
İşte bu benim dediğim bir kaç kitap var (okurken kendimden bir şeyler bulduğum); Elif Şafak'ın ''aşk'', Mustafa Ulusoy'un ''aynalar koridorunda aşk'', Bülent Akkurt'un ''erguvanlar açarken'', İskender Pala'nın ''fûzuli (şahane gazeller 1)'', İhsan Oktay Anar'ın ''puslu kıtalar atlası'', Necip Fazıl Kısakürek'in ''reis bey''
Okuduğu her romana bürünen biri olarak bu soru gerçekten çok zorlardı. Bazı karakterler olmayı çok sevdim kimisinde gördüğüm harikalarla büyülendim kimisinde de aradığım şey ardında perişan oldum hepside kendine has ayrı hazlar yaşattılar sanırım en çok Raskolnikov olmayı sevdim karakterleri o kadar gerçektiki Fomiç'le sohbetler sırasında terliyor Lizevatta'nın vicdan yükü altında eziliyordum. Gerçekliği bir yana sistem ve vicdanlar üzerine yapılan bütün sohpetler beni benden almıştı.
Dorian grey'in portresi o kitaba ne anlamlar yüklemiştim zamanında
kesinlikle mutlu prens ve seçme hikayeler ved dorian gray in portresi oscar wilde tanıdığğım en iyi yazar son döemlerde ted dekker ve grange yi öneririm