Amatör Yazarlar

Yazmayı sevdiğinizi ve ileride bir yazar olmak istediğinizi düşünüyorum. Gelin, fikirlerimizi paylaşalım. Neler yazarsınız? Yazarken nelere dikkat edersiniz? Hiç kitap çıkarmaya çalıştınız mı? Hadi, bu grup sizi bekliyor! :)


Tür: Amatör Yazarlar | Açılış, 09 Temmuz 2011
<< tüm tartışmalar

Hikaye yazalım.

Tartışma Cevapları

61 ile 70 arası cevap gösteriliyor, toplam 102 cevap.
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

Vay be, gerçekten hepinizden çok iyi şeyler çıkıyor :D Çok zevkli :D

11 yıl, 10 ay     
3 kişiden 3 kişi beğenmiş.

"Şebnem” dedi Müge soğukkanlılıkla. "Tahsin söylemişti." Hemen bir plan yapmalıydı. "Fazla dikkat çekmeden yeni bir araç bulmalıyız." dedi Bora'ya dönerek. Karşıdan bir araç geldiğini gördü. "Arabaya bin" dedi Bora'ya. "Ne?" dedi Bora şaşırmış bir şekilde, "Müge ne-" "Bin!" dedi Müge tekrar, arabanın kapısını açarak Bora'yı kolundan tutup içeri tıktı "ve ne olursa olsun gözükme". Sonra karşıdan gelen arabayı durdurdu. İçerideki adama sıcacık gülümseyerek "Affedersiniz, ancak arabam bozuldu ve nasıl tamir edeceğimi bilmiyorum, acaba yardım eder misiniz?" dedi. Adam elbette diyerek dışarı çıktı. Çıktığı gibi Müge silahını çekti. "Anahtarları ver" dedi adama sakince. Adam kontağın üstünde olduğunu söyledi ve canını bağışlaması için yalvarmaya başladı. Müge adamı kolundan tutup kendi arabasına doğru götürdü. Bora ve Şebnem'e inin dedikten sonra adamı içeri oturttu. Arabanın anahtarlarını verdikten sonra "Sür," dedi. "bunu kullan. Eğer peşine birileri takılmış gibi bir hisse kapılırsan da aldırma," dedi. Bora Müge'nin kurnazlığına şaşıyordu. Son derece korkmuş olan adamın yanına giderek "Bu seninle ilgili bir şey değil dostum, bu yalnızca... ölüm kalım meselesi dedikten sonra Müge'nin yeni araca binme emrine uyarak bindi. Adam hemen gaza basarak uzaklaştı. Bora arabaya binince Müge'ye "Evet, gerçekten de hiç dikkat çekmediğimize eminim" dedi gülmesini bastırarak. Şebnem de yerini almıştı. Kulaklığı hala kulağındaydı ve aldırmaz bir halde dışarıyı seyrediyordu. Müge hızla sürmeye devam etti. Yarım saat kadar sonra bir orman yoluna girdiler. 10-15 dakika kadar da orada ilerledikten sonra ormanın içinde bir açıklığa yapılmış, iki katlı bir eve geldiler. Bora geldikleri yola doğru bakınca buranın oldukça korunaklı bir yerde olduğunu fark etti. Evin önüne park edip indiler. Müge evin kapısını açarak onları içeri aldı. Bora o ana kadar hiç konuşmamıştı ama artık bazı açıklamalar istiyordu. Müge'nin önüne öylece dikildi. Kız da artık kulaklığını çıkarmış, ilk kez görüyormuş gibi Müge'ye bakıyordu. Onun da bir açıklama beklediği aşikardı. Uzun bir sessizlikten sonra Şebnem "Burası babamın evi değil" dedi. Müge sessizce başını salladı. "Patronlarınızı da göremiyorum" Müge tekrar başını salladı. Müge evi biraz inceledi, bir iki şeyi eline alıp bıraktı. Açıklama yapmaktan kaçtığı belliydi. Sonunda "Pekala," dedi. "burası anneannemin eviydi. 3 yıl önce birden ortadan kayboldu. Ona ne olduğunu bilmiyorum. Şebnem, şimdi beni iyi dinlemeni istiyorum. Korkarım patronum sana zarar vermek istiyor. O yüzden... kaçtık. "Bir süreliğine saklanmak zorundayız. Beni anlıyor musun?"
"Evet" dedi Şebnem.
"Peki öyleyse" dedi Müge. "Yukarıda üç yatak odası var. İstediğinizi seçin. Ben nöbet tutacağım, bu arada da yiyecek bir şeyler bulabilir miyim diye bir bakarım." Bora'nın midesi isyan ediyordu. Bu haber onu yatıştırmıştı. "Ben yaparım" dedi Bora. "Şöyle bir etrafa bakayım"
"Peki" dedi Müge.
Bir şeyler yiyip uyudular. Bora Şebnem'e göz kulak olmak için hemen yandaki odada kalıyordu. Müge girişteki koltuklardan birinde elinde silahı, plan yapmaya çalışıyordu. O kadar dalmıştı ki Şebnem ona seslenene kadar kızın alnına bir silah doğrulttuğunu görmedi.
" Ne? Ne yapıyorsun Şebnem?" dedi Müge. Rüya mı görüyordu?
"Silahını at" dedi Şebnem.
"Ne yaptığını sanıyorsun?" dedi Müge tekrar. "Asıl sen hemen o silahı bırak. Bir kaza çıkabilir."
"Saf olma," diye alay etti Şebnem. Acemice tuttuğu silahına destek alırcasına sarılırken saklayamadığı bir tedirginliği vardı.
"Müge, Şebnem yo- hey hey hey!" diye merdivenlerden iniyordu Bora, Şebnem silahı ona çevirip köşeye geçmesini işaret etti. Bora "Neler oluyor?" diye sordu. "Kıpırdama, ya da kız arkadaşına veda et!" diye bağırdı kız.
"Ne?"
"Kapa çeneni ve kıpırdama! " dedi Şebnem sertçe. "Yoksa babama sizi patronunuzdan önce öldürmesini söylerim" Müge'nin yüzündeki inanamaz ifadeyi görünce de alaycı bir şekilde devam etti. "Ah evet, babam. Yol boyu konuştuklarınızı ona yolladım."
"Nası-?" diye soruyordu ki Müge birden anladı. Kız cebinden müzik çalarını çıkarak salladı.
"Nasıl bu kadar aptal olabildim?" dedi Müge.
"Babam ve patronunuz gelince hayıflanmaya bol bol vaktiniz olacak..." dedi Şebnem. "İkisini de aynı anda çağırdım, evet"
"Bunun nelere yol açacağının farkındasındır umarım? dedi Müge. "Siz kendiniz için endişelenin, benim zaten bir planım var" dedi kız muzipçe. Sonra sabırsızca saatine baktı. "Birazdan burada olurlar:"
Bora Müge'ye baktı. Müge hızlı hızlı düşünüyordu. Bora kızı ikna etmeye çalıştı. Şebnem'in tedirgin hali bir kat daha attı. Sonunda silahı biraz indirerek "Uslu durun!" dedi. Bora'ya da "Kes sesini! Beni kandıramazsın!" dedi. Ama silahını biraz daha indirmişti. Bu arada Müge'nin gözü yavaşça aralanan merdiven altı dolabına takılmıştı. Şebnem cama doğru yürüdü. Arabalar bahçeye girmeye başladı. "Lütfen!" dedi Bora Şebnem'e. "Bırak gidelim!" Müge artık olayları akışına bırakmıştı. Ne olacaksa olsundu. "LÜTFEN!" dedi Bora tekrar. "Yeter!" dedi Şebnem ve tavana ateş etti. Dolaptan zayıf ve bol elbiseli biri fırladı. Mügeyi kolundan tutuğu gibi dolaba çekti. Müge de Bora'yı. Dışarıdaki adamlar kavgaya tutuştu. İkisi içeri koştu. Şebnem Müge ile Boraya baktı ancak bir şey yapmadı. Dolabın kapağı kapanmıştı ki evin kapısı kırıldı.
Müge ve Bora bir tünelde koşuyorlardı. Geniş bir odaya vardılar. Müge kurtarıcısının yüzünü görmek için döndüğünde "Anneanne!" diye bir çığlık attı.
Arkadaşlar çok uğraştım çok da zevk aldım umarım beğenirsiniz. Anneannesini çatlak bir tip olarak düşünüyorum söyleyeyim dedim :)

11 yıl, 10 ay     
3 kişiden 3 kişi beğenmiş.

"Umarım hepiniz cümlelerinizle bir insanın hayatını değiştirirsiniz" temennisi çok güzel bir cümle Defne,çok hoşuma gittiğini belirtmek isterim. Bu cümle "yazma"yı bencillikten çıkartıp sosyal bir olaya çeviriyor .Benim de yazmanın en çok sevdiğim yönü bu.

Bir korna sesi ile kendisini toparladı, Bora yolu ortalamış bir vaziyette yol alıyordu. Karşısındaki aracın şoförünün kendisine el hareketleri yaptığını görmüş ama görmemiş gibi yapmayı tercih etti. Müge'nin daha önceden anlaştıkları yere gitmediğinin farkına varmıştı. bunun sebebini de az çok tahmin ediyordu.
Müge ye döndü ve "Bana ne olduğunu söyleyecek misin"
"Bu kız babasının yaptıklarının bedelini ödemek zorunda kalmamalı"
"Ne yapmayı düşünüyorsun,nasıl kaçacağız kimden kaçacağız Tahsin 'den mi yoksa şu Büyük Patrondan mı ? gücümüz hangisine yetecek söyler misin?"
"Bir yol var aslında "
"Nedir"
"Bu aracı uydudan takip ediyorlardır,araç değiştirmeliyiz "diyerek sorduğu soruya cevap vermemeyi tercih etmişti.
Bora aracı bir parkın yanına dikkat çekmeyecek şekilde bıraktı.Saat 3'e yaklaşıyordu, Acıktığını hissetti birden.Böyle bir anda bunu nasıl düşündüğüne şaşırdı. Bora araçtan indi Müge ve kız hala araçtaydı.
"Hadi artık inin" dedi.
Müge dışarıya çıkarken Bora
"Sahi bu kızın ismi neydi "dedi.

11 yıl, 10 ay     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.
Profil Resmi

Sağa sapmakla doğru mu yanlış mı yaptığını bilmiyordu.Ama uzun zamandır sevdiği kadının sesne uzak kalışından mıdır bilinmez dediğini hemen yaptı.İnsan susarsa bir şeye sebepsiz yere kapılır ona ya.O da duyduğu sese itaat etti.Çok sık düşüncelere dalmasının sebepsiz olmadığı düşündü.Hiç ummadığı anda hayatının yönü bir anda değişmişti.Ve bu dönüşüm yıpratmıştı onu.Bedeninden ziyade düşünceleri...

Arka koltukta oturan kıza baktı.Ne kadar da genç diye düşündü.Ne kadar da toy...Kendi gençliğinde buldu kendini bir an.Ne sessiz günlerdi diye iç geçirdi.Derin nefesinin sebebi sorulacak diye nefesini dizginlemeye çalıştı.Ancak şu anda kalması gerekirdi.Geçmişte değil.Çok öncesi ya da önceki saatlerde değil.Şu anda.Bulunduğu durum bulunmak istediği durum değildi.Ancak başka çaresi de yoktu.Sevmek böyleydi işte.İstememediğin şeylere sırf onun için katlanmak...

Vallahi nereye gidecek bilmiyorum böyle Defne :)

11 yıl, 10 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

teşekkür ederiz Defne :)
şu an bir cümle ilerisini bile göremiyorum. bence sen biraz daha devam etmelisin, kendi adıma konuşuyorum, şu son olayları pek anlamadığımdan şimdilik yazamayacağım. biraz daha devam ettirilirse ben de tekrar yazabilirim :)

11 yıl, 10 ay     
3 kişiden 3 kişi beğenmiş.

"Böyle olacağını düşünmemiştim!" diye kükredi Müge. Tahsin telefonu kulağından uzaklaştırmak zorunda kaldı. Müge arabanın arka koltuğuna kaçamak bir bakış atarken Bora arabayı sürüyordu. "Büyük bir kız bekliyordum. Bir kadın bekliyordum Tahsin! Bu kız benim yarı yaşımda!"
"Bazen amaca ulaşmak için kundaktaki bebek bile ölmelidir tatlım." Tahsin'in sesi keyifli geliyordu. Hafifçe öksürdü. "O süt çocuğu yanında mı?"
Müge göz ucuyla Bora'ya baktı. Adam dalıp gitmişti. "Evet ama konu bu değil." Müge kendini güneş vuran kaldırımlara bakmaya zorladı. "Yata geliyoruz ama kafam çok karışık."
"Tereddütlerini anlıyorum tatlım. Bu arada kız hiç zorluk çıkarmadı mı?"
"Hayır." Müge gözlerini devirdi. Tahsin'in onu anladığı yoktu. "Hemen bir çanta yaptı ve yanımızda bitti. Şimdi de müzik dinliyor. Büyük Patron'un kendisi gibi sorunlu bir kızı var."
Tahsin'in yaşına yakışmayan kıkırdaması ahizeye ulaştı. "Ne zaman burada olursunuz?"
"On dakika. Belki on beş. Bu arada," Müge kaşlarını çatmıştı. "Sana güvenirim, bilirsin. Ama merak ediyorum da Büyük Patron'dan kızı karşılığında ne isteyeceksin?"
Tahsin gülümsedi. Aylardır itaat eden Müge, en sonunda bir şeyler öğrenmek istiyordu. Hiçbir zaman nereye gittiklerini, ne yaptıklarını sormamış, daima emirleri yerine getirmişti. Çünkü kurtulduğu yere karşı duyduğu nefret, intikam tutkusunu tetikliyordu. Ama şimdi, yanında o çok sevdiği adam varken, sadece intikamını değil, geleceğini de düşünüyordu. Ve onca ilacı içerken sesini çıkarmayan kadın, ufak bir kız için kaygı duyuyordu.
Tahsin'in gülüşü yayıldı. Müge'nin hissettiği şey annelik duygusu olmalıydı. "Bir şey istemeyeceğim." Müge nedensizce nefesini tuttu. "Bir şey yapacağım." Tahsin telefonu kapattı.
Kadın bir süre sessiz kaldı. Şaşkınlıkla ağzı açılmıştı. Bora dalgınlığından sıyrılıp onun endişesini fark etti. "Ne oldu?" diye sordu kaygıyla. "Ne dedi?"
Müge bir çırpıda tekrar arka koltukta oturan kıza baktı. Kız hala müzik dinliyordu ama karışıklığı fark etmiş gibi kaşlarını çatmıştı. Kadın Bora'ya döndü. "Allah kahretsin," dedi öfkeyle. "Sağa sap. Çabuk sağa sap."



Konunun nereye gideceğini göremiyorum. Bana yardım etmeye devam edeceğinize olan inancımla yazıyorum. Umarım hepiniz bir gün hak ettiğiniz yere gelirsiniz. Umarım hepiniz cümlelerinizle bir insanın hayatını değiştirirsiniz. Keyifli okumalar :)

11 yıl, 11 ay     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

Teşekkürler :)

11 yıl, 11 ay     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

Sevgili Defne, inan bana acemice görseydim zaman harcayıp okumazdım. Güzel kalemin var, daha iyi daha güzel nasıl olur bağlamında bildiklerimi paylaştım. Kaleminden öpüyorum.

11 yıl, 11 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

Verdiğin bilgi yardımcı, teşekkürler :) Normalde yeteri kadar diyalog kullanırım ama burada nedense böyle oluyor :) Hikaye aceleye geliyor, halbuki çok düşünmeyi ve uzatmayı severim. Bir de burada yazdıklarımıza roman gözüyle bakmıyorum ben. Kısa bir hikaye olarak görüyorum. Hikayeyi yalnızca buraya gelince düşünüyorum. İlk defa böyle bir yerde yazıyorum, acemiliğime verin :)

11 yıl, 11 ay     
4 kişiden 4 kişi beğenmiş.

Merhaba Defne,

Kalemin çok keyifli. Tema da heyecan verici. Sana yardımcı olur mu bilmem ama yine de yazmak istedim.

Diyaloglar gereğinden fazla.

Adını hatırlayamadığım ünlü bir yazarın söyledikleri aklıma geldi. Paylaşmak isterim. Amatör yazarlar tema çerçevesinde olayları sadece hayal ettikleri için kahramanları bol bol konuşturur. Bu bir hatadır; zira kahramanların davranışları ve söyledikleri senaryolarda yer alır. Romanda ise kurgu üzerine yoğunlaşmalı ve anlatı diyalogdan fazla olmalıdır.

Sevgilerimle.

11 yıl, 11 ay     
Bu gruba katıl!
Grup Kütüphanesi
Tüm Gruplar