Dinler Tarihi meraklıları, araştırma severleri grubuma bekliyorum. http://ilahiyatcinin-dinlertarihi-gunlugu.blogspot.com/
Hristiyanlıkta ibadetin özünü Mesih vasıtasıyla Allah'a yaklaşma vesilesi olarak kabul edilen 'dua'' oluşturur. Duanın iki şartı vardır: Birincisi Mesih'in adıyla başlamaktır. Bunun sebebi ; insan günaha düştüğünden dolayı Tanrı'nın rızasından uzaklaşmıştır. Ancak Mesih'in kanı sayesinde bu uzaklık zail olmuştur. Pavlus bu hususu şöyle dile getirmektedir. ''Fakat bir zamanlar uzak olan sizler, şimdi Mesih İsa'da, Mesih'in kanı sayesinde yakınsınız (Efeslilere Mektup 2:13.) İsim her zaman müsemmayı, yani adı taşıya varlığı temsil eder. Bunun için duaya Mesih'in adıyla başlamak, onun dua edenle bütünlüğünü temsil eder. Öyle ki artık dua edenin isteği onun isteği, dua edenin salahı onun salahı, dua edenin hayatı onun hayatı olur.
Duanın ikinci şartı, tam bir inanç ve itimat ile yapılmasıdır. Nitekim Markos İncili, İsa'nın şöyle dediğini nakleder: ''Doğrusu size derim: Kim bu dağa 'kalk denize atıl' der ve yüreğinde kuşku duymadan dediğinin olacağına inanırsa, dileği yerine gelecektir. Kalkıp dua ettiğiniz zaman, birine karşı bir şikayetiniz varsa onu bağışlayın ki, göklerde olan babanız da sizin suçlarınızı bağışlasın (Markos 11: 24-25.)
Dua putperestlerinkinden farklı olarak, alçak sesle ve ağırbaşlı olmalıdır (Matta 6: 5-6) Birde duayı sıkı tutmalı , ısrarlı olmalıdır (Luka 18: 1-8).
Hz. İsa dua etmeyi teşvik ederken şu tavsiyelerde bulunurdu: '' Dua ettiğiniz zaman iki yüzlüler gibi olmayın. Onlar herkes kendilerini görsün diye havralarda ve caddelerin köşe başlarında dua etmekten zevk alırlar...Siz ise dua edeceğiniz zaman odanıza girip kapıyı örtün ve gizlide olan Baba'nıza dua edin... Dua ettiğiniz zaman putperestler gibi boş sözler tekrarlayıp durmayın. Onlar söz kalabalığıyla seslerini duyurabileceklerini sanırlar. Siz onlara benzemeyin. Çünkü Baba'nız nelere gereksiniminiz olduğunu daha siz O'ndan dilemeden önce bilir. Bunun için siz şöyle dua edin:
Göklerdeki Babamız;
Adın kutsal kılınsın.
Egemenliğin gelsin.
Gökte olduğu gibi yeryüzünde de
Senin istediğin olsun.
Bugün bize gündelik ekmeğimizi ver.
Bize suç işleyenleri bağışladığımız gibi
Sen de izim suçlarımızı bağışla.
Ayartılmamıza izin verme.
Kötü olandan bizi kurtar.
Çünkü egemenlik, güç ve yücelik
Sonsuzlara dek senindir. Amin'' (Matta 6: 5-14)