ELEŞTİRİ OKUYORUM

İyi bir okur,okuduğu eseri rafa kaldırıp unutmamalı, onunla ilgili yazı ve eleştirileri de okumalı...


Tür: Genel | Açılış, 11 Ocak 2012
<< tüm tartışmalar

Katip Bartleby – Herman Melville

Tartışma Cevapları
« geri ileri »

1 ile 1 arası cevap gösteriliyor, toplam 1 cevap.
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

Edebiyat bazen anti kahramanlar yaratır.

Gerçek roman ya da hikâye kahramanlarından daha etkili, okuru daha fazla düşündüren, duygusunu daha fazla harekete geçiren karakterlerdir bunlar.

Bir yazar için anti kahraman yaratmak oldukça güç olmalı; bu karakter bildik edebi kodların hiçbirine uymaz zira.

Herman Melville’in Bartleby karakteri de bir anti kahramandır bana göre. Ama, pek çok edebi kahramandan daha manalı, derin bir sessizlik sunan, okurda sarsıcı etkiler yaratan işaretlere sahip, bomba gibi patlamaya hazır, tevazu sahibi bir anti kahramandır o.

Amerikalı yazar Herman Melville’in hikâyesi Katip Bartleby, okurla 1856 yılında buluşmuş ilk kez. Ancak, yazarın ölümünden yaklaşık yirmi yıl sonra değeri anlaşılarak, modern Amerikan edebiyatının başeserlerinden biri olarak kabul edilmiş.

Arjantinli yazar Jorge Luis Borges’e göre Katip Bartleby hikâyesi, Franz Kafka’nın da habercisi: “Bartleby, dengeli ve nükteli bir dille yazılmıştır, tüyler ürpertici bir konuyu işlemek için kararlı kullanımı Franz Kafka’nın habercisi gibidir.”
Bartleby kimdir peki!

Bartleby, kimsedir aslında; adeta bir hiçtir. İnsan, onun yaşayıp yaşamadığından bile emin olamaz hatta.

Bir eleman arama ilanıyla ilgili olarak bir avukat bürosunun açık kapısında zuhur etmiş; hareketsiz, soluk benizli, acınacak saygı değer, çaresizce yalnız genç bir adamdır.

Melville’in Bartleby karakteri, çalışkandır. Çalışmaya başladığı Wall Street’teki hukuk bürosunda, kendisinden beklenenleri yapar, ama sadece kendi belirlediği görev tanımı içinde olanları; farklı bir iş istendiğinde de tatlılıkla aynı cevabı verir hep, “Yapmamayı tercih ederim”.

Geçmişi yoktur sanki Bartleby’nin. Etrafında olup bitene bütünüyle ilgisizdir, hiç kimseden bir yardım beklemez, para kabul etmez, hemen hemen hiç konuşmaz, eser miktarda yer, hiçbir özel hayatı yoktur; bir paravanın arkasındaki pencerede öylece dikilerek, Wall Street’in kararmış bir tuğla duvarına bakar durur. Ne bir gazete okuduğu görülmüştür, ne de diğer büro çalışanları gibi bira, çay ve kahve içer. Hep büroda yaşar o, pazarları da dâhil. Nereden geldiği, kim olduğu bilinmez, bu konuda ya da başka herhangi bir konuda sorulanları cevaplamamayı tercih eder çünkü. İşten atıldığında da, ısrarla bürodan çıkmamayı tercih edecektir; patronu ondan kurtulmak için başka yere taşınıp da, yeni kiracılar polis zoruyla bir hapishaneye koyduruncaya kadar onu.

Herman Melville, hikâyesinde iki kutbu da çok net bir biçimde anlatıyor. Hukuk bürosunun patronu olan avukat; sistemi, garanticiliği, sahte huzuru temsil ediyor. Katip Bartleby ise düzenle hiçbir biçimde uzlaşmayan, ölümü dahi göze alan, asosyal, mesajını sürekli tekrarladığı “yapmamayı tercih ederim” cümlesiyle veren bir gizli bilge kişidir. Kapalıdır, gerçek anlamda yalnızdır, duruşunun her jestüeliyle protestocudur, taviz vermektense kendisini yok etmeye de razıdır. Anlaşılamaz, çözülemez, tarif edilemez bir karakterdir. Okura gönderdiği en büyük işaret olan; yapmamayı tercih ederim cümlesinin gizli anlamı; sisteme hayırdan başka ne olabilir!

Bartleby’nin nihilist kişiliğini çözümleyecek cevap; Herman Melville’in hikâyesinin sonuna kurguladığı, anti kahramanının geçmişiyle ilgili ele geçen tek bilgide gizlidir; Bartleby, bir zamanlar Washington Sahipsiz Mektuplar Dairesi’nde çalışmıştır ve bu mektupların periyodik olarak yakılmaları için bir çalışma yürütmüştür. Onları okuyup, zarfların içinden çıkan yüzük, para vb şeyleri ayıklamak; ama bu arada yazarına “Ah insanlık!” dedirtecek trajik halleri okuyarak, yaşamaya devam etmektir Bartleby’nin o sıralardaki işi; yazar, “…yaşamın elçisi bu mektuplar ölüme koşarlar,” der. Anti kahramanı Bartleby de aynı yolu izleyecektir.

Herman Melville’in kendi yarattığı karaktere nasıl şefkatle ve acıyla yaklaştığını Katip Bartleby hikâyesinin son satırında çok iyi anlıyoruz: “Ah Bartleby! Ah insanlık!”

İletişim Yayınları’ndan Münir H. Göle’nin çevirisiyle yeniden yayımlanan Katip Bartleby, mükemmel bir edebi anlatıma sahip, boyutu küçük, kendi büyük bir başeser bence.

Kaynak:Taraf Gazetesi-Pakize Barışta

12 yıl, 8 ay     
« geri ileri »
Bu gruba katıl!
Grup Kütüphanesi
Tüm Gruplar