Siz de kitap okurken kendinizi kahramanların yerine koyuyor musunuz? Aslında öyle olmalı mıdır? Kitap başka türlü nasıl ilgi çekici olabilir?
Sıklıkla kahramanların tartışmalarını gizlice izleyen bir konukmuşum gibi hissediyorum ben, en son Anna Karenina ile kocası Aleksey'in tartışmalarını izledim.
@herşeyseffaf konu için teşekkürler.
aile içi tartışmalara pek karışmasamda,birçok dedektife akıl vermeye çalıştığım oluyor :)
gerilim macera tarzındaki kitaplarda kurguyu bizzat yaşıyorum hatta farklı alternatiflere gidiyorum. bu şekilde okuyunca kitap çok daha keyifli oluyor.kahramanların gittiği yerleri,dinledikleri müzikleri araştırırım ayrıca
ama bu dediğimi her kitapta yapınca Hikmet Benol - Turgut Özben- Selim Işık olmakta var
Bir kez Tutunamayanlar okumuş biri etkisinden kurtulamıyor diyenlerdensiniz demek siz de. :)
en son chuck palahniuk-görünmez canavarlar romanındaki Shannon'un yerine koydum kendimi ve evet etkisinden çıkmak mümkün degil,yüzünün yarısı yokken ve bu sonu aslında kendin hazırlarken nasıl bir psikolojiye sahip olur insan düşünmek zor.
Tehlikeli Oyunlar da çok sarsıcı bir kitaptı.Tutunamayanlar konusundaki tespitinize katılıyorum.
Şu an Çırak kitabını yeniden okuyorum.Ne zaman Rizzoli&Isles serisinden bir kitap okusam kendimi Jane Rizzoli karakterinin yerine koyuyorum.Her şeyi onun gözleriyle görüyorum diyebilirim.Bir operasyon veya baskın esnasında sanki ben de onunla birlikteyim.