Karanlık Oda.

oturduğum yerden osurarak, zamanın içinde uslu duran çarkın miline dokundum. alkolün de etkisi ile Zeynep'in yanına kadar uzandım. Kızışmış etlerinin arasına, usulsüz duran erkekliğimi dokundurdum ve bir kadının saklı bahçesine çoktan girmiştim. Ağzım leş gibi kokuyordu ama kadınında kanayan dudakları vardı.

sonra kanayan dudaklarının az önce ısırdığı çileğin kalan kısmıyla alakalı olduğunu hissettim. Ellerimi ovuşturdum ve havada kalan dudaklarıma bir sigara yaktım. sevişmenin ertelenmiş olması bir yana, kafam hala barda yalnız oturan Burcunun terleyen göğüslerindeydi.

Yeğen birden içeri girdi. Ben elimde tuttuğum peçete ile az önce ertelenmemiş bir sevişmenin sonrasını yaşayan biri gibi görülüyordum, üstelik Zeynep de üstünü değiştirmek için içeri gitmişti. Peçetenin üzerindeki kırmızı renk, o an için zaten zor olan durumumu daha da karmaşık bir hale sürüklüyordu. Yeğen, Zeynep'in erkek kardeşiydi ve zaman zaman Zeynep yalnız kaldığı için onu merak edip arada uğrar, evin ikinci anahtarı ile içeri girerdi. Ben gergin bir şekilde oturmuş Yeğen ile spordan bahsederken Zeynep odaya girdi ve Yeğenin kulağına yaklaşıp bir şeyler söyledi. Yeğen iyi akşamlar dileyip evden çıktı. Kapının kapanma sesi, aklımdaki Burcuyu silip yerine Zeynep'in ıslak bedenini koymuştu. Zeynep büsbütün karşımdaydı, evde kimse yoktu ve Yeğenin bir daha gelmeyeceği kesinleşmişti. Bacaklarımın arasına yerleşen serinlik, bir şekilde yolunu bulmaya başlamıştı. Alkol kokusu beni bir durumdan kurtarmayı başarmıştı şimdi ise ikinci bölüm dolaptan alınan tuborg ile başlayıp Zeynep'in göğüslerinde son buluyordu..............