Başlarda iyi gibi gözükse de sonlara doğru çok sıkıyor insanı. Zar zor bitirdim diyebilirim...
Bir çok efsane , bir çok doğru olarak bildiğimiz hikaye bize farklı sunuluyor. Bazılarına inanabiliyor insan , bazılarına da inanmak istemiyor. Yada inanmak istiyor ama daha çok kanıta ihtiyaç duyuyor. Ve merak ediyorum eğer bu anlatılanlar doğruysa ne diye hala sahte bilgilerle devam ediyoruz ? Daha fazla kanıt , daha fazla belgeye ihtiyaç vardır mutlaka. O zaman da bu bilgilerin ne kadar doğru olduğunu merak ediyoruz bu sefer de. Okurken çok şaşırdım. Bir çoğuna kendim de açıklama getirerek ve araştırarak inandım. Ama diğer kısmına ise bunu yapamadım. Sanırım daha fazla ortak görüşe ve temelden sarsacak bilgilere ihtiyaç var. En azından kendim için...
biraz fazla zorlama olmuş, enteresan bilgiler vardı ama varsayımlar ve kulaktan dolma (daha doğrusu şu ünlü tarihçi bunu demiş şu ünlü araştırmacı bunu demiş gibi) olmuş bazı yalanlar(!), neyse sonuç olarak bırakın bu batı zihniyetinin kendini üstün görmesini yalan bunlar kanmayın tarzında bir kitap olmuş...
TC"deki tarih bilinci eksikliği içindeki aşırı sağcıların oy çoklukları ile normal olarak geldikleri iktidarlar için (ki bu durumda demokrasi rejiminin değiştirilip değiştirilmemesi gereği tartışmasını gündeme getirmelidir); kitapları ile Armağan da Ortaylı gibi gerekli ve yararlıdır.
Çok fazla islam propagandası kokuyor. Bir iki bilgi kırıntısı alabilir miyim diye okudum ama 198. sayfada artık kadın haklarına laf etmeye başlayınca yarım bıraktım.
Mustafa armağan bu eserde dünyaya yön vermiş icatların çoğunu Doğu'ya mal etmiştir. Kanımca armağan eserde fazla taraflı olmuştur.
Objektif olduğunu düşünmüyorum,kendi düşüncelerini doğru olarak sunmaya çalışmış.