Ben Bir Gürgen Dalıyım

En Son Değerlendirmeler

8 puan

"Benimkisi, bile bile, akıntıya kürek çekmekten başka bir şey değildi. Bu yüzden, aklımı başıma devşirmeliydim bir an önce. Boş yere hayallere kapılıp şu insan denen yaratığa bel bağlamamalıydım. Çünkü, yüzyıllardır çözülemeyen acayip bir bilmeceydi insan. Derinlerden daha derin bir sırdı ya da, ucu bucağı olmayan, içi pisliklerle, içi eşsiz güzelliklerle dolu, alabildiğine karanlık ve karmakarışık bir evrendi. Öyle ki, onca kafa patlatmasına rağmen, binlerce yıldan bu yana kendisi bile çözemiyordu kendini... Bu yüzden onun ne zaman ne yapacağı hiç belli olmazdı."

7 yıl, 4 ay
10 puan

Yorum'a göz atmak isterseniz )

http://meropex.blogspot.com.tr/2016/12/ben-bir-gurgen-dalym.html

10 puan

Çok, çok güzel. Toptaş'ın üslubu öyle alışık olduklarımız gibi değil; bambaşka... Ama bu farklı üslup öyle sıcak ve naif ki anında içine çekiyor okuyanı ve son cümlesine kadar hayranlıkla okutturuyor bu eseri. Everest Yayınları'nın baskısını okudum ben, illüstrasyonlar ve sayfa tasarımı eserin güzelliğine güzellik katmış; sayfaları çevirirken sanki kırılgan bir şeymiş gibi davrandım kitaba bu yüzden. Bu şiir gibi olan gürgen ağacının hikayesini herkes okumalı!

10 puan

Kitap çok içten dille yazılmış masalsı bir hicivdi. Yazarın dili, incelikli anlatımı, ormansal benliği kitapta konuşuyordu. İnsanların harekeletleri, yaptıkları şeyler var evet.. oysa ki bir yaprağın da canı var; ağaçların, toprağın, yaşayan ve yaşamayan her şeyin varlığının dünyada bir ruhu var. Kitap masala saklanmış bir kor gibi. Yürek yakıcı! Kesinlikle okunası...

7 puan

"Boş yere hayallere kapılıp şu insan denen yaratığa bel bağlamamalıydım. Çünkü, yüzyıllardır çözülemeyen acayip bir bilmeceydi insan. Derinlerden daha derin bir sırdı ya da, ucu bucağı olmayan, içi pisliklerle, içi eşsiz güzelliklerle dolu, alabildiğine karanlık ve karmakarışık bir evrendi.
Öyle ki, onca kafa patlatmasına rağmen, binlerce yıldan bu yana kendisi bile çözemiyordu kendini..."

8 puan

Hasan Ali Toptaş 'ın çocuklar için yazdığı masal ama verdiği mesajin kesinlikle çocuğu, büyüğü degil tüm insani hedef aldığını söyleyebilirim kesinlikle.
Ne olursa olsun diren, değilme, en güzel şekilde kalmaya çalış.
Hiçbir zaman umutsuzluğa düşünme; ölüm bir son değildir... Masal , gürgenin agzindan anlatiliyor. Usul usul okutuyor degil de dinletiyor kitap kendini.
Ormani, ağaçları, yeşili hissediyorsunuz.
Ayrica, okurken agacin hayatimiz için onemini, bos yere kesmenin ne kadar da can yakan bir eylem olduğunu cani yanan ağaçların caniymis gibi hissediyorsunuz.
Agacin kesildikten sonraki yolculuğu da insana dair panaroma niteliğinde, huzun, aci , zulum içeren bir panaroma...

geri ileri