http://illekitap.blogspot.com.tr/2016/02/zeynep-senturk-bir-adm-sonras-ayrlk.html
~~*~~~
"Sadece gülümse.
Çünkü gülüşüne kimin ne zaman aşık olacağını bilemezsin."
~~~*~~~
Offf uleynnn offff... Bu kitaba bu son yakışmadı be!!!! Ben evli mutlu çocuklu sonları severim ama... olmadı bu... :(
Zeynep Şentürk, kendisini şahsen tanıdığım için ve yorumumu açık gönüllülükle yapacağımı bildiği için acımadan eleştireceğim :P
Zeynep Şentürk, Türk yazarlarımızdan biri. Akıcı, romantik zaman zaman merak uyandırıcı zaman zaman monoton giden gülümseten, hüzünlendiren, bazen de ağlatan bir şekilde kurguyu kaleme almış.
Sanırım okurken ilk defa bir kitapta resmen bir hata aradım, bir kusuru olmalı diyerek okudum. Bir eksiklik, olmayan bir şey, havada kalan bir duygu duygu arayarak okudum. Çünkü yazarı arkadaşım olarak gördüğüm için bir eksikliğini buluyorsam kendisine söylemeli ve kendisi de bunun üzerinde uğraşıp daha da mükemmelleştirmeli diye düşündüm kalemini.
Bu yüzden ince ince işleyerek yorumumu yazıyorum. Önce beğendiğim sonra beğenmediğim kısımları yazacağım :) Ama her şeyden önce size kısaca kitabın konusundan bahsedeceğim.
Daniel Ian Wood, dünyaca ünlü bir film yıldızı... bir gün yeni arabasında ilerlerken ışıklardan geçen bir kıza gözü kayıyor... Gamze'ye... rastgele kesişen bakışlarla kızın yüzündeki gülümsemeye vuruluyor. Aradan zaman geçmesine rağmen unutamıyor o bakışları ve kızı derken kader bunları bir kez daha karşılaştırıyor. Elindeki hiçbir fırsatı değerlendiremeyen Daniel son şansını değerlendirip Gamze'nin gözüne giriyor...beraber geçirilen birkaç günün sonunda aralarında filizlenen aşk iyice kendini göstermeye başlıyor...ama hayat onlara hiç de adil davranmıyor ve olabilecek en kötü şeyle sınıyor bu aşkı...
Kitabı diğerlerinden ayıran bir erkek karakter tarafından anlatılması. Kitabı tamamıyla Daniel'in tarafından okuyoruz. Onun iç dünyasını, duygularını ve düşüncelerini... Bir kadın yazarın erkek duygularını bu kadar mükemmel nasıl yazmış merak edilecek bir şey. Bu konuda seninle gurur duydum Zeynep! Tebrik ediyorum...
Kitabın başlangıcı, Daniel'in Gamze'yi görmesi... ona vurulması... karşılaşmaları... aşkını ilan ettiği zamanlar hepsi çok güzeldi. Merak uyandırıcı ve akıcıydı. Romantizm doruklardaydı. Gülümseyerek ve ne olacağının beklentisi ile okunuyordu.
Ancak... bu ikinin sevgili olmasından sonraki kısımlarda durağanlık vardı. Atraksiyon falan yoktu... sanırım o kadar alıştık ki entrikalara, aldatmalara veya gereksiz kıskançlık krizi sonrası ayrılıklara bunda da onu bekledim. Gerçi bulamamak çok güzeldi. Sonuçta kitabı diğerlerinden ayırdı bu ama o kısımlar durağan da gelmedi değil yani. :) Duygu bakımdan yoğun ama olay bakımından sakindi.
Hep Gamze'nin duygularının yeterince aktarılmadığını düşündüm okurken. Gerçi erkek karakter tarafından okuduğumuz bir kitapta kadının duyguları nasıl aktarılsın ama değil mi? Yine de söyleyebilirdi... ancak kitabın sonundaki o mektuplar... işte onlar beni benden aldı...beni ağlattı... havada kaldı eksikti dediğim her duygu yerine yapbozun parçaları gibi oturdu!
Açık yüreklilikle söylüyorum ki kitabın sonu olmadı! Neden diyeceksin? Yukarıda söylediğim gibi bizler... umutsuz romans okurları... kitaplar bittiğinde karakterlerin hayatlarının aldıkları yönü doldurmak istiyoruz. Ama sen kitabı bitirmiştin! Kurguyu bitirmiştin! Hayal edebileceğimiz, sonrasında acaba ne oldu diyeceğimiz bir son bırakmamışsın! Bildiğin bir olayı yaşadık ve o olay bitti modundaydı. Tamam tamam itiraf ediyorum mutsuz sonları sevmiyorum ben be... beni kitabın sonunda ağlatmayın... aşk ile kalbimi pır pır ettirin hüzünlendirmeyin... Daniel'in duyguları benim göz pınarlarımın çeşmelerini açtı...
Biraz daha bahsedersem bu konudan kitabın baya baya içeriğine gireceğim o yüzden susma hakkımı kullanıp başka yerlere geçiyorum :)
Kitaptaki arkadaşlık süperdi. Jamie... adamım seni ben alabilir miyim? Bu adam süperdi... çok eğlendirdi beni... benim için kitabın maskotuydu desem alınır mı acaba Jamie :D
Açıkçası kitabın içeriğine girmeden nasıl bir şeyler söyleyebilirim daha bilmiyorum bu yüzden artık yorumumu bitiriyorum. :)
Biliyorum ki Zeynep, yayıneviyle anlaşmasını bitirdi. Dilerim senin başka kitaplarını da okuma şansı elde ederiz. Kalemini sevdim, klişeden uzak sonunu da sevdim... gereksiz kıskançlık tripleri, aldatmaların olmamasına ise bayıldım!
Yolun açık olsun, dediğim gibi diğer kitaplarını da rafımda görmek isterim :)
Ahh... bu arada.Gerçekten Daniel gibi aşklarına sadık kalıp o kadınla son nefesini verebilecek erkekler var mıdır? Bence yok... varsa da bize denk gelmiyor... ;)