Daha önce, emniyet müdürlüğü yapmis, Diyarbakır 'da istihbaratta emniyet müdürlüğü yapmis, hakkinda birçok dava açılmış Hanefi Avci'nin cemaatle ilgili, cemaat yapilanmasi ile ilgili çok ciddi iddialar barindiran kitabi.
Cemaatin siradan bir örgüt olmadigini okuyunca çok net olarak anlayabiliriz. Ulkenin bütün kurumlarina nasil sirayet ettigini, devlet olgusunu nasil cokertmeye calistigini, kendisinden olmayanlara ne tur iftiralar attigini, bertaraf etmeye calistigini aci şekilde goruyoruz.
Cok kez duyduğumuz "Devletin içine cemaat degil de cemaatin icine devlet sizmis " söyleminin aslinda haksiz olmadığını görüyoruz.
Bu kadar tehlikeli bir yapilanma.
Yazarin da tahminini yapmakta zorlandığı soru: "Darbe girisimi basarili olsaydi ne olurdu?"
Ulkenin cemaatin bugune kadarki yaptiklarini goz onunde bulundurunca ucuruma surukleneceginden eminim.
7 Şubat MIT olayi, MIT tirlari olayi, Hrant Dink cinayeti, Muhsin Yazicioglu'nun ölümü, 17-25 Aralik operasyonu , Turgut Ozal'in ölümüne dair iddialar, ÖYM uygulamalari, Ergenekon , Balyoz davalari , izinsiz dinlemeler daha birçok hususta Cemaatin etkin rol oynadigi gercegi yazar tarafindan anlatilmis.
Bu kadar genis capli bir yapilanma, bu kadar nüfuzlu bir örgüt ve ülkenin butun kurumlarinda hegemonyasini hissettirmis, kisilerin ve kurumlarin kaderini sekillendiren zalimce uygulamalar. Onca insanin ahi alindi, onca insan sucsuz yere gorevinden alindi, iceri alindi, öldü, öldürüldü... Hepsinin ahini, gunahini omuzlayan bu örgütün bu kadar planli , programli sekilde yürüttüğü duzene tamamen egemen olma isteginin karsilik bulmamasi, basariya ulasamamasi yanlis zamanda yapilan bir hamle mi yoksa tesaduf mu bilemem ama ulkece çok büyük tehlike atlattığımiz gerçeği yadsinamaz.
Bu noktada, yapilanlar, gelisen olaylar goz onunde bulundurulmalı, ders alinmali ve kesinlikle gelecek nesil bu tip cemaat, tarikat vb unsurlarin zararli faaliyetlerine kurban edilmemeli. Ulkede demokrasi her zaman bas tacı yapilip, benden olan var, benden olmayan yok olsun anlayisindan uzak durulmali.
Bu kitaptan önce Halicte Yasayan Simonlar kitabini okumam cok daha uygun olacakti. Neticede bu kitap, onun devami niteliğinde..
Yazılan her konunun doğruluğu hakkında hala şüphem var. Eğer bunlar doğru ise devlet kurumlarının yargıda ve uygulamada bu kadar bariz hataların işlenmesine neden ve nasıl izin verildi. Hala şaşkınlık içerisindeyim. Mutlaka dürüst vatandaşların hakları korunmalı; ama bunun hem din adına hem de devlet adına görevli olan adamların gerçekleştirmemesi üstelik yargının yanıltılması beni çok düşündürdü. Artık kimlere güveneceğim ben şimdi !? .....