Konu itibariyle güzel bir kitaptı, okunabilir.
Çeviri gayet güzeldi.
Eksik olan nokta kitaptaki bir çok ifadenin açıklaması yoktu :( Örneğin : Numen. Okudukça anlıyor insan ama keşke yazar bu ifadeleri açıklayıcı bir şekilde kullansaydı :/
sıkıldım bitsin istediğim kitap katogirisine girdi.olaylar güzel başlayıp bu kadar mantıksız devam ettirilmesi yazar için bir başarı.
http://kitaptutkum.blogspot.com/2013/11/okuyan-kzlar-kulubu-golge-varlklar.html
Ayrıntılar blogumdadır.
Sara ve Luke’un macera, gerilim ve merak uyandırıcı hikayesi! Ayrıca Luke bir vampir ve Sara da bir insan. Böyle yazınca size sıradan imkansız bir vampir-insan aşk hikayesi gibi görünebilir ancak okumaya başladığınız da hiç de öyle olmadığını görüyorsunuz.
Bir türlü bitiremedim bu kitabı uzun süre. Gitmiyor, tıkanıyor hikaye. Sıkıldım okurken.
Çeviriyi beğenmedim. Luke'nin diye bir çeviri olur mu ya? Bütün kitap boyunca Luke'ye, Luke'nin diye okumak tam bir eziyetti.
Ayrıca nasıl bir sayfa düzenlemesi yapılmışsa, sayfada yazıdan çok boşluk vardı. Sayfa sayısını arttırmaya çalışmışlar.Hem bizim paramıza hem de kesilen ağaçlara yazık.
Vampirlerin, kurtadamların, şeytanların ve daha fazlasının olduğu Gölge Diyarlara açılan bu kitapta, Roma döneminde vampire dönüşmüş olan Lucius'un ve savcı Sara'nın yollarının kesişmesi ile birbirine duygusal ve fiziksel çekim hisseden bu ikilinin görevleri ve yapmak zorunda oldukları şey arasında kalmasını konu alıyor. Lucius, kızı gibi gördüğü Tasha'nın korunması için herkesi yok etmeye hazır iken Sara da derin inançla bağlı olduğu yasaların ve düzenin korunması için her şeyi yapabilecek biridir. Lakin Lucius ile tanışması ile bu değerlerinden ödün vermesi gerektiğini yoksa asla onunla beraber olamayacağını fark edince, ciddi bir ikilemde kalacaktır. Dahası gölge diyara adım atmış olmak ve Lucius'a yaklaşmak da hayatını tehlikeye atan bir unsurdur...
Genel olarak kitabı beğendim, güzel saatler geçirten ve akışkanlığı yerinde olan bir kitap. Çeviriden kaynaklı bazı devrik cümlelere rast geldiğimi söylemem gerekir, bu ben gibi buna takıntılı olan biri için çok rahatsız edici bir etken olsa da kitabın akışkanlığını öyle çok da olumsuz etkilemediği için pek sıkıntı yaratmadı. Yine de gözden geçirilmesi ve düzeltilmesi gerekiyor.
Vampir özelliklerinin biraz klişe kaçtığını, hatta bir çok özelliği(bilhassa kan değiş tokuşu ve bundan zevk almak gibi.) Bir Güneyli Vampir Serisinden(Trueblood) esinlenilmiş olduğunu söyleyebilirim. Sanırım yazar, serinin iyi bir hayranı. :)
Gölge Varlıklar hakkında ilk kitapta çok fazla ayrıntılı bilgi edinmiyoruz ama bence ilgi çekici bir dünya olduğu görüşündeyim. Bu yaratıkların konu edindiği kitaplar, güzel bir kurgu ile her daim okuyucu için ilgi çekici olacaktır.
Yazara kurgu ile ilgili bir eleştirim var. Lucius ve Sara arasındaki ilişki başlangıcını göremeyip sadece anılar ile geçmişe giderek gösterilmesi ve aralarında olan bitenin bir çırpıda olması ilgiyi düşüren bir etki bence. Ayrıca kitabın sonu beni pek şaşırtmadı da; işin arkasında kim olduğunu tahmin ettim(Bu da bunca yıllık okuyucu olmanın getirisi işte). :)
Bu tarz konuları seviyor iseniz, size tavsiye edebileceğim güzel bir fantastik serisi olduğunu söyleyebilirim.