yani güzel tatlı ve sıcak bir hikayesi var. ancak yazarın ilk kitabı olduğu anlaşilıyor. karakterler çok net değil...ama yine de okunabilir bir kitap.. ayrıca dosluk ekmeği tarifini de bir gün mutlaka denemek istiyorum..
http://kitapasigi.blogspot.com/2013/03/dostluk-ekmegi.html
Okumaya başlamadan önce sıcacık bir öykünün beni beklediğini düşündüğümü söylemiştim. Benim gibi bir kitapta 'kan gövdeyi götürsün' kriteri arayan birini bile kendisine bağlattı :) Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen birçok yazardan daha iyi bir anlatımı olduğunu da söylemeden edemeyeceğim.
Julia'nın hayatı yıllar önce yaşadığı bir olay yüzünden tepetaklak olmuştur. Kardeşiyle görüşmüyor ve kocasıyla iki yabancı gibiler.Kısacası Julia yaşadığı tramva sonrası kendi kabuğuna çekilmiş durumdadır. Bir gün eve geldiğinde kapıda bir tabağın içinde bir ekmek buluyor. Ekmeğin tarifini deneyen Julia gittiği çay salonunda kendisi gibi hayatında belli problemleri olan iki kadınla tanışır. Julia bu iki kadına yaptığı ekmeğin hamurundan onlara da verir ve üç yaralı kadın bir ekmek hamuru sayesinde arkadaş olurlar.
Çoğu yeri Küçük Mucizeler Dükkanı'na benzettim. Hayatında problem olan birkaç kadının belli bir şey etrafında bir araya gelmesi falan okurken sık sık kıyaslama yapmama neden oldu. Bu kıyaslamada da Dostluk ekmeği açık ara öne geçti. Çünkü daha hareketli ve merak uyandırıcıydı. Ayrıca sadece akıcılığıyla okutturmuyor, okurken kitap anlatılmak istenilen duyguyu başarılı bir şekilde hissettiriyor.
Okurken hos vakit gecireceginiz cerezlik ama guzel bir kitap..yalniz uyarmaliyim okurken surekli aclik hissedebilirsiniz :)
Keyifle okudum. Farklı bir hikayesi var bende amiş dostluk ekmeği pişirmek istiyorum :))
Tek kelimeyle muhteşem bir kitaptı. Amiş Dostluk Ekmeği fikri çok güzeldi. Kurgusu ve dili çok akıcıyı. Okumanızı tavsiye ederim .
Bu tarz kitapları seviyorumNeden mi? okurken insanı hem hüzünlendiren hemde sonunda şöyle sayfayı kapattığında tebessüm ettrien tarzdaydı ondan. Julia 10 yaşındaki oğlunu kaybediyor ve bununla birlikte her şeye ama herşeye küsüyor hayatta sadece nefes alıyor ve beş yaşında kızıyla birlikte eve girecekken ekmek mayası bıuluyor.İşte ondan sonra hayatı ve bir çokların hayataı yavaş yavaş değişip gelişiyor. Farklı yaşamların ayrı ayrı tadını okuyorsunuz. yazar dramı ve arkadaşlığı o kdar güzel anlatmıştı ki her şey dozundaydı. Ne çok nede az. Tam tüm aile bireylerinin okuyabileceği bir kitaptı. İnsana bir şeyer katıyor bence.
Yalnız kitabı bitirditen sonra o mis sımsıcak ekmek kokularını duymuyor değilsiniz insan bir hevese geliyor hadi sıcak bir ekmek yapıp pişireyim diye aman dikkat çok kilo yapar.Böye grubunuz varsa alın okuyun vede ekmeği deneyin derim:))
Son derece iyi anlatılmış bir hikaye. Aslında konu bir ekmek hamurunun hikayesi değil, kaybedilen bir çocuğun arkasından toparlanmaya değil yaşamaya çalışan anne babanın, onların çevresindeki insanların değişik hikayeleriyle oluşturdukları bir hayatın örgüsü.
Arkadya Yayınları’ndan çıkmış olan Darien Gee’nin Dostluk Ekmeği kitabını okumuş ve şu an itibariyle bitirmiş bulunmaktayım . Kitaba başlayalı bir haftayı geçmişti ama bu kitapla alakalı bir geçkinlik değil , bugünler de benım biraz yoğun olmamdan kaynaklandı .
Öncelikle şunu diyebilirim ki ; kitabın konusuna bakmadan sırf kapağı için bile alınabilecek bir kitaptı benim için .Cidden çok güzel bir kapak tasarımı olmuş , gerek dış kapak , gerekse iç kapak tasarımı , sayfa kalitesi ve yazı puntosu da benden tam puan aldı , her şeyden önce benim için yazı puntosu çok önemli ( gözlerim açısından ) ayrıca aralarda sembolik işaretler olması , bölüm başlarına gelmeden de okurken ara vermemi sağladı ( sağlıyor ).
Kitabın çevirisi de son derece akıcı ve sade.Kelime hatası bile yok , en azından ben rastlamadım .
Kitabın konusuna gelirsek ; bir gün bir kadının kızıyla birlikte(Julia ve Gracie ) eve geldiklerinde kapının önünde bir ekmek bulmaları ve bunu pişirmeleri sonucunda gelişen olaylar , Julia’nın yaşadığı acı tatlı olaylar , günün birinde Madeline ve Hannah adlı iki kadınla tanışması , bu iki kadınında kendilerine has yaşadıkları acı tatlı olaylar , bu üç kişinin arkadaşlık – dostluk süreçleri , ailevi ilişkiler – bağlar , aşk , yardımseverlik vb . konular o kadar güzel ve yalın bir biçimde arada hiçbir kopukluk olmadan anlatılmış ki , sanki kitabı okumuyor da orda ki kişilerle birlikte ben de onlarla o anı paylaşıyordum .
Kitabı okurken, hayatla ilgili çıkarılabilecek çok güzel dipnotlar ve dersler var .Onlardan bir tanesi de ; küçücük bir dilim ekmeği bile paylaşırsanız onun size bir şekilde geri döneceği ; bir arkadaşlık bir dostluk olarak geri dönebileceği ve sevgiyi arttırma da etkin rol oynadığı (oynacağı ) idi .
Bu kitabı kesinlikle tavsiye ediyorum , okuyun ve hatta okutturun .
Ve on üzerinden on bir veriyorum .Bu kitabı bizlerle buluşturduğu içinde “ ARKADYA YAYINLARI’NA “ çok teşekkür ederim .Saygılarımla..
Yüksek teknoloji toplumuna ulaşan günümüz insanı sosyalleşmeyi sanal hale getirdiğinden toplumsal paylaşım, kişisel iletişimin yarattığı duygusal ve psikolojik desteği kaybetti. Sonuçta psikolojik hastalıklarda patlama yaşandı. Dostluk ekmeği paylaşım, insan ilişkileri ve dostuluğun sıcaklığın anlatması yönünden çok güzel bir konuya sahip. Tek sorunu konunun akışının biraz tutuk olması, daha akıcı olabilirdi.
yorumum sitede veri kaybı yaşanması nedeniyle silindiği için tekrar yazayım özet olarak:) çok sıcak ve lezzetli olabileceğini düşündüğüm:) bir ekmeğin kasaba halkı üzerinde birleştirici etki yaratması, dostluk ilişkilerini anlatan çok hoş bir kitaptı.tarz olarak Debbie Macomber tarzına benziyor bence.kitabın sonunda da kitapta geçen ekmek tariflerinin verilmesi de çok nazik bir davranış olmuş:)hoş vakit geçirmek için okumalısınız:)
İlk çıktığı zamanlarda okuduğum, beğendiğim bir kitaptı. Umut Mevsimi isimli kitabı çıkınca yazarın konusunu okumadan aldım, uzunca bir süre de okunmayı bekledi kitaplığımda. Okumaya başlayınca kişiler tanıdık gelmeye başladı. Madeline, Connie, Hannah. Ben de hatırlamak için yeniden okudum Dostluk Ekmeğini. Avalon kasabasında ön planda üç kadının hikayesiyle başlıyor Dostluk Ekmeği. Ve onların bir şekilde arkadaş olmalarıyla acılarını paylaşarak yakınlaşmalarıyla ve arka planda kasaba halkıyla da tanışarak geçiyor kitap. Çocuğunu kaybeden bir annenin hayata yeniden bağlanması çok güzel işlenmiş. İnsan ilişkileri, dostluklar, yardımseverlik kitabın temelini oluşturmuş. Tabi içinde ekmeğin tarifi de var ama ben cesaret edemedim 10 gün mayalanır mı bir ekmek, ekşimez mi hamur. Puding konuyor içine, bir ton soru işareti??? Sonuç beğendim.