sen otur bir yıl kitabı bekle sonra 1 günde bitir. Her ne kadar çok güzel bir seri olsa da yayınevinin kitapları geç çıkarmasına bir anlam veremiyorum Yani yabancılar serinin bilmem kaçıncı kitabındalar bizde hala 6 yok. Neyse umarım en kısa sürede yayınlanır. Sadece bu yayınevide değil umarım diğerleride wattpad kitaplarına ağırlık vermek yerine önce bir yayın hakları kendilerinde olan serileri basarlar. Bu kadar geriden gelmek ve yavaş hızla çıkan kitaplar serilerin detaylarını unutmama neden oluyor, üstelik bu durumda yalnızda değilim.
SPOİLER
Aeron benim serinin başından itibaren o siyah kanatlarıyla gördüğümden beri en merak ettiğim karakter oldu. Kitabı da çok güzeldi. Diğer karakterlerinde bölümlerine diğer kitaplardaki gibi yer verilmesi çok hoş. Gilly, William, Galen, Legion...
Olivia, Aeron'u öldürmeyi reddedip cennetten düşünce, kalan hayatını onunla geçirmek istiyor. Tabi Aeron bir öküz olduğundan başlarda olmaz bu iş dese de kendine engel de olamıyor o ayrı mesele. Ben Legion'un Aeron'u kıskanmasını anlıyorum sonuçta onu kurtarıcısı olarak görüyor, kendine bu kadar iyi davranan, hakaret etmeyen tek kişi o. Neden aşık olmasın ki? Sonunda Lucifer ile bir anlaşma yaparak insan bedeni alır ve eğer onunla 9 gün içerisinde birlikte olmazsa hem bedenini kaybedecek hem özgür iradesini hem de karanlığın efendileri öldürülecekler. Ah keşke Lucifer'ında bir kitabı çıksa dedim nedense bu sahnelerde. Daha sonra hatasını anlıyor gidip Galen ile yatıyor ve ben orada şok. Galen'in sakladığı bir şey var diye düşünüyorum ve bence karanlığın efendilerininde bu kadar birbilerine bağlı olmasını kıskanıyor ve özlüyor. Böyle bir anı olduğunu varsaydığım bir anda Legion onu ısırıyor ve ölmek üzere terk ediyor tabi o ölür mü hayır. Kitabın sonunda da zaten Olivia Aeron'a Galen'in onu aradığını söylüyor.
Aralarındaki tutkuyu okumak çok güzeldi .Olivia saf bir melek Aeron da her seferinde bunu dile getiriyor. Onu tuzağına düşürdüğü için yaptığı numaralar ve baştan çıkarmaya çalışmasını okurken çok eğlendim. Serinin dördüncü ve beşinci kitabının arasında bir ara kitap var sanırım Lysander ve Bianka'nın. Keşke o da çıksaymış. Melek, Olivia'nın eğitmeni. O görevini yapmayı reddedince konsey de Aeron'u öldürmesi için onu gönderiyor. Ve başarılı oluyor. Cennet benzeri bir yerde, Aeron, dövmelerinden, kanatlarından ve iblisinden ayrılmış bir halde uyanıyor. Seride burada küçük de gözükseler Pandora ve Baden'de dahil oluyor. Pandoranın kutusu bulununca serbest kalabileceklerini söylüyor Baden ona. Baden'i de ayrıca çok sevdim umarım yakın bir zamanda kitaplardan birinde onu da tekrar görürüz ama o kadar olay varken hangi ara ölüp geri gelecekler falan ayrı mesele.
Ayrıca kitapta Cronos ve karısı Rhea hakkında şok bir gelişme var. Ve bunun gibi okurken ağzınızı açık bırakacak bir sürü olay. Ve Sienna nasıl dirilecek diye düşünüyordum. Acaba Paris onu simsiyah kanatlarıyla görünce ne yapacak. Okumak isteyenler en kısa sürede amaçlarına ulaşır umarım. Ne diyeyim fantastik sevenlerin kesinlikle okuması gerek bir seri sizde benim gibi yapıp serinin bütün çıkan kitaplarını toplayıp alırsanız daha da tadından yenilmez oluyor.
Ne yazacağımı bilemiyorum. Gerçekten harika bir seri ve Aeron favorim oldu. Gena'ın kalemi çok kuvvetli tek dileğim hep yazmaya devam etsin. Bu seriyi okumaktan bıkmam.
Kitapta, Aeron ve Olivia anlatılıyor ama neredeyse çoğu karakter kitabın içindeydi. Paris, William, Sabin hatta Pandora bile vardı.Ve melekler de olaylara dahil olmaya başladı. Paris hala yas tutuyor. William ise sanki iflah olacak gibi. Gideon ve Paris'i bir sürpriz bekliyor. Tabi hepsi yine diğer kitaba kaldı..
Olayların birbiriyle olan bağlantısını okurken heyecandan yerimde duramadım. Tanrıların işin içine burnunu bu kadar sokması iyice heyecan patlaması yaşattı. Tabi onlar hakkında ki gerçekleri öğrenmekte bir o kadar şaşırtıcıydı.
Aeron'un küçük kızı(!) gibi gördüğü Legion beni acayip sinir etti. Bir yerlerden fırlayıp durdu. Aeron'un Olivia'dan kendisini çekmesine neden oldu.. Ve kitap boyunca vaat edilen, tam oldu derken olmayan durumu okurken sevinçten bayıldım. Diğer kitaplara göre bende büyük yer kaplaması belki de bu yüzden oldu. Tabi olayların daha da kızıştığını söylemeyi unutmayayım. Hatta en çok şaşırdığım kitaptı da diyebilirim. Gerçi diğer kitapta Sabin'in eşi Gwen'in babasının kim olduğunu öğrendiğim kadar şaşırmadım.
Ve Yaşasın Kadın Gücü diyorum! Bana göre karanlığın efendilerinin bu kadar şanslı olmaları Kadınları sayesindeydi. :)
Bayılıyorum bu seriye... Yetişkin fantastik serileri o kadar az ki, bu kadar iyi bir yazar ve seri bulmuşken devamı biraz daha çabuk gelmeli bence... Paris ve Torin'in hikayesini çokk merak ediyorum ama bu gidişle daha çok bekleriz...
"Onu asla unutmasın diye, izini bırakmak istiyordu. Onu asla hatırlamasın diye kendini hafızasından silmek istiyordu.
Ayrıldıkları zaman acı çekmek istemiyordu. Bir başkasını bulsun istiyordu. En az o bir başkasını kendi elleriyle öldürmek istediği kadar. Ama daha çok mutlu olsun istiyordu.
Gülümsesin.
Eğlensin.."