Yekta Kopan zaten yaptığı seslendirmeleriyle hali hazırda efsaneleşmiş birisi. Geçmiş zamanda Açık Radyo'da yaptığı edebiyatla ilgili programlara kulak misafirliğim olmuştu; yazarları okumada kronolojik sıraya göre takip etme takıntımdan kendisi de nasibimi aldı. Edebiyat okuyucusuna güzellemeyle dolu, kimi naif (ki öyle hikayeleri var ki saf şiddeti çekinmeden kullanıyor), çoğu zaman açık kapılı, nefes almak gibi hikayeler...
Yekta Kopan'ın diğer her kitabı gibi, bu da güzeldi. Özellikle "Yaşlı Çocuk", Keşke Kahveyi Şekersiz İçmeyi Başarabilseydim" ve "Buluşma Yeri" en beğendiğim öyküleri oldu.
Bu öyküleri hiç sevmedim. Samimiyetsiz bir anlatımı vardı çünkü. En temel sebep olarak bunu söyleyebilirim. Bir diğer neden ise içi boş, derinliği olmayan, basit konulardan bahsetmiş olması.