Mustafa Bakan 2012 yılında, 37 yıllık eğitimci iken çıkarmış kitabı..
Genel olarak; eğitime güzel yaklaşımlar sunan, yararlı bir kitap.
Yalnız bazı bilgi yanlışları içeriyor. Teknik olarak da; bölümlere ayrılmış bir kitap için fazla tekrara düşüyor, okuyucuyu sıkacak tekrarlar içeriyor.
Bir de kitapla ilgili canımı sıkan konu; Atatürk'e karşı antipati duyularak yazılmış gibi.. Mesela "kitap okumanın yararları" ile ilgili bölümde Roosvelt, Franklin gibi isimlerden anektotlar-sözler sunan biri nasıl olur da Atatürk'ün bir sözünü bile yazamaz?
"Cebimdeki 2 kuruştan birini kitaba ayırmasaydım buralara gelemezdim"
Kültürel değerlerimizi çocuklarımıza aktarmamız gerektiğini söyleyen birinin böyle kendiyle çelişmesini yadırgadım. Sevmese de örnek olması için bir şeyler diyebilmeliydi. Yani kafatasçılık filan yaptığım yok. Böyle birkaç yerde yadırgadığım durumlar oldu kitapta. Atatürk'ün eğitimimize katkıları görmezden gelinemez.
Biraz da Cumhuriyet döneminin dilimize kötü etkileri olduğu yönünde propaganda gibi bölümler vardı. Buralarda çok bilgi yanlışı ve mantık hatası seçiliyor. Yazar, Osmanlının tekke-medrese kültürünün güzelliğiyle ilgili de dönemsel farkları görmezden geliyor aynı maneviyata farklı yollardan gidilebileceğini görmeyip geri kafalı davranıyor biraz.
Ayrıca, günümüz siyasileri konusunda yanıldığını hocamız(2012-2015 arasında) umarım anlamıştır. Çünkü bunları azcık övmüş ama yolsuzluk-hortumculuk ile ilgili söylemleri, bugün bu övgüleriyle uyuşmuyor.
Yine de teknik ve manevi olarak; eğitimcilerin, öğrencilerin, toplum yöneticilerinin en önemlisi de velilerin kitaptan öğreneceği çok şey var..