Harikulade yazılmış bir kitap. Gizem,heyecan, umut, kargaşa hepsini görebiliyorsunuz ve ne zaman ne olacağı belli olmuyor. Olmak ya da Olmamak
Danimarka prensinin insanların kötü yanları, hayatın çelişkileri,derin entrikalarını,varolma problemini etkin hiciv, akıcı, absürd, psikolojik tatlarla eleştirdiği ve ortaya koymaya çalıştığı oyununda kitap ortasındaki olmak veya olmamak (işte yaşamak felaketine dayanabilmemiz bundan,yoksa kim katlanırdı bu dünyanın kürürüne ,kamçısına?)’dan başka bir şey yok,bunuda netten okumuştum zaten.
İçinde hazineler barındıran bir eser. Kelime oyunları, göndermeler, kurgu, diyaloglar takdire şayan. Bir defa okumakla olmayacak kitaplardan.
Bir başyapıta puan vermek ve yorum yapmak ne kadar zor. Diğer yorumlara bakınca sanırım iyi bir çeviri okumadığım için yeterli lezzeti alamadım. Fakat yine de finali bana türk filmi tadında ve komik geldi. Ve bazı bölümlerinde güldüm kitabın. Sanırım yanlış elektrik aldım :) Kitap bir trajedi ama beni güldürdü. Bu nedir şimdi, açıkçası anlayamadım.
1601 yilinda yazilan bir kitap icin saheser niteligi tasiyor. tavsiye ederim. bir solukta okumaniz dilegimle.