Bir korku bu kadar evrensel anlatılabilir. Mustafa'nın yüreğindeki korku Çukurova'dan çıkar büyür büyür. Bir korku evrensel bir korkuya dönüşür her bir sayfada okuyucu o korkuyu yaşayan herkesle birlikte yaşar. Salmanı öldürmeye ant içenler bir kese altın, bir parça toprak için İsmail Ağanın konağının kapısını aşındırır. Çıkarın yozlaştırıcı yüzü çarpar yüzümüze. Bazen de bu korkuda sadakat büyür. Yapılan iyiliklerin canı pahasına da olsa verilmelidir. Bir korkuda her şeyin mal mülk olmadığı gerçeği önünüze konur. Doğayla, börtü böcekle tekmil kuşlarla bütünleşmektir mutluluğun adı...Bir korkuda hayatın bütün yanları büyür. Kitabın üçüncü cildini okuduktan sonra payıma ne düşmüşse sizlerle paylaşmak temennisiyle kitap kokusunda hayatları olanlar