Kan Sözü (Vampir Akademisi, #4)

En Son Değerlendirmeler

Profil Resmi
10 puan

Seriyi bir sıralamaya sokarsak heyecan ve sürükleyicilikte 1 numara..

7 puan

serinin diğer kitaplarına göre biraz daha durgundu ama yazar sonunu iyi bağlamış bence

9 puan

Yazarın hayal gücüne diyecek söz bulamıyorum! Ummadığın şeyler bir anda karşınıza çıkıp sizi ters köşeye yatırabiliyor.İşte ben buna bayıldım!

Kitap kesinlikle sıkıcı değildi.Hatta uzun süredir bir kitabı bu kadar çabuk okuyamiyordum.Bir sonraki sayfalarda ne olacak diye merak edip kitabı bırakmazsınız tabiiki bu kadar hızlı okursunuz :D

Çok sevdim,bu kitabı bu kadar beklettiğime çok üzüldüm ama pişmanlık yok. Seriye DEVAM !

Profil Resmi
7 puan

Bence kitap güzeldi ancak sürekli Rose'un Dimitriyi arama çabasından bahsediyordu. Simyacılar da ilk kez bu kitapta karşımıza çıktı. Onu öldürmek için bunca şey yapmasını okumak acı verici oldu doğrusu:( Ama buldu da ne oldu? Onun gerçekten bir Strigoiye dönüştüğünü gördü ve ona yakalandı. Bir kan fahişesine dönüştü ve en sonunda aklını başına toplayıp kaçtı. Her ne kadar bazı detayları doğru bulmasam da tüm sayfaları soluksuz okudum diyebilirim. HALA ŞİDDETLE TAVSİYE EDİYORUM!

9 puan

Serinin en yoğun işlenen kitabıydı bana göre. Strigoi'lerin gözünden bakmak anlam kazandırdı , ki bundan önceki kitapta da keşke onların gözünden de görebilseydik diyordum isabet olmuş. En azından onların nasıl yaşadığını,neler düşündüklerini ve neler yaptıklarının bu kitapla aydınlatıldığına inanıyorum.

Rose'nin onların eline geçmesiyle beraber kitabı zaten elimden düşüremedim. Averlyn hakkında zaten kötü düşüncelerim mevcuttu ama Abe için hayal gücümü o kadar zorlayamamıştım.

En azından kitabın başlarındaki ergen modundaki görüntüsünden çıkıp her şeyin bilincinde olmaya başlayan Rosa'ya dönüşmesi ; o kararlarını verirken artık yadırgamamamızı da sağlıyor bir noktadan sonra. Öyle ki kitabın sonuyla beraber Rosa'nın da bir amacı oluşuyor , eh bakalım durumlar neleri gösterecek.

6 puan

Sanırım bu serinin -okuduğum kadarıyla- en sıkıcı kitabıydı. Dimitri Rose ilişkisinin nereye varacağını merak etmek dışında pek ilgi çekici konusu yoktu. Bunun nedeni büyük ihtimalle Lissa, Christian, Adrian eksikliğiydi. Sonlarına doğru güzelleşmeye başlasa da ilk kitabının verdiği haz eksikti kanımca bu son iki kitapta. Yine de St.Vladimir entrikaları için okunmaya değer bir kitaptı :)

5 puan

Açıkçası bu kitap beni sıkmadı desem yalan olur =( TEAM ADRIAN olduğumdan olsa gerek Rose'un sürekli Dimitri'nin peşinden koşması beni sinir etti. Bir vazgeçemedi şu çocuktan -,- Bunun dışında kitabın en güzel kısmı bence sonuydu -yine Adrian sayesinde- =p Rose ona bence gerçekten adam gibi bi şans vermeli...

9 puan

http://fairytaleess.blogspot.com.tr/2015/09/kan-sozu-kitap-yorumu.html

Hani Gölge Öpücük'ü okurken yerimde duramamıştım kendimden geçmiştim , sonra da daha iyisi olamaz demiştim ya ; işte bu lafım Kan Sözü'nü okuyana kadar geçerliydi. Hala Gölge Öpücük'ü serinin kilit kitabı olarak görüyorum ama Kan Sözü'nün etkilerini de hala üzerimden atamadım. Bu yazarın okuyucularla alıp veremediği ne anlamış değilim doğrusu. -,- Kitap boyunca hop oturup hop kalktım. Tamam , Rose'un Dimitri'yi arama kısımları hafif baydı ama sıkılmadım. Kitabı baştan sona aynı heyecanla okuyup bitirdim ki kalın bir kitap olmasına rağmen iki günden kısa bir sürede bitti. Hele o son kısım.. O son kısım yok mu o son kısım. Hala aklım almıyor. Nasıl bir hayal gücüdür bu böyle? Kitabın sonunuysa yazar gerçekten çok iyi bağlamıştı. Yani sonuçta milletin ağzını açık bırakmak herkesin harcı değil.
Sanırım bu sondan sonra ışık hızıyla direk Ruh Bağı'na başlayacağım.

9 puan

Rose, "Seni daima seveceğim."
(...)
Dimitri "Bunu önce benim söylemem gerekiyordu." diye inledi.
Son sözleri de bunlar oldu...

burada çok çok çokk fazla ağladım ya :( ama sonradan içime su serpildi tabii... :D bazı tüyolar aldım.

9 puan

Seriye ara vermiştim ve kahramanları gerçekten özlemişim :)) Rose'nin Dimitri'yi aradığı kısımlarda biraz sıkıldıysam da Dimitri'yi bulduktan sonraki kısımları tam anlamıyla mükemmeldi. Sonu ise harikaydı!
Dimitri'nin Rose'ya sunduğu imkanlar, onu koruması ve yalvarmalarını okurken Rose'ya çok kızdım.

Kitabın en duygusal anı:
Rose: Seni daima seveceğim.
Dimitri: Bunu önce benim söylemem gerekiyordu.....

Kitabın sonlarına doğru Abe hakkında yanılmadığımı gördüm. Tam da beklediğim kişi çıktı kendisi.
Avery'e ilk sayfalardan itibaren gıcık olmuştum. Sonlara gelince şok oldum ve yazarın hayal gücüne hayran kaldım.
Belikovlar çok tatlılardı. Özelliklede Büyükanne Yeva. Biraz Victoria gıcıktı.
Adrian'ın Rose'dan vazgeçmemesi hoştu, ama işin sonunda Tatianna ve planları var.
Kitabın başlarında Lissa'ya sinir olmuş ve onu bencillikle suçlamıştım ama sonlarına doğru başına gelenleri okudukça o ve Rose'nın ayrılmaz bir ikili olduğunu anladım.
Veee bir an önce Cristian ile barışmaları lazım.
Şimdilik tek sinir olduğum karakter Jill, ama belki ilerde düşüncelerim değişebilir :))
Seriye devam ve Keyifli okumalar!!!

9 puan

Ey aşk nelere kadirsin.Her aşk mutlu sonla biter mi?

geri ileri