Kutsal Anadolu Toprakları

En Son Değerlendirmeler

8 puan

1950'lerin Türkiye'sinde Karadeniz sahillerinden başlayarak Ağrı, Erzurum, Van, Diyarbakır, Antep, Urfa üzerinden Kapadokya, Kayseri, Konya, Çorum, Yozgat'a uzanan geniş bir Türkiye turunda John Patrick Douglas Balfour, nam-ı diğer Lord Kinross'un gözlemleri. Bir İskoç soylusu tarihçinin mitolojiyle, tarihle harmanlanmış çok canlı anlatımları ve ilginç gözlemleri. Keyifle okudum. Kitabı okurken zamanda çift katmanlı bir yolculuk yaptım: 1950'ler Türkiyesine yolculuk ve bu yolculuğun içinde Lord Kinross'un renkli anlatımlarıyla İlkçağ'a, Bizans-Selçuklu-Osmanlı dönemlerine yolculuk. Lord Kinross'un Demokrat Parti dönemine iyimserlikle yaklaşımı ve zaman zaman abartıya varan anti-komünizm saplantıları, Rus karşıtlığı bazı bölümleri gülümseyerek okumama neden oldu. Zaman zaman bazı şeylerin ne kadar az değiştiği duygusuna kapıldım, zaman zaman da yaşanan dramatik değişimin farkına vararak şaşırdım. Mesela Anadolu'nun küçük ve muhafazakar olarak bilinen illerinin hepsinde Lord Kinross, girdiği lokantalarda yemeğiyle beraber içecek şarap bulur; yerli dostlarıyla oturur hep beraber yemeklerinin yanında içkilerini yudumlarlar. Böyle günlerden birinin sabahında birdenbire hep beraber Şeker Bayramına gözlerini açarlar; bu arada Lord Kinross beraberce yudumlanan içkilere dikkat çeker, ama Şeker Bayramı öncesinde oruç tutan hiç kimseyi zikretmez bile; tarihçimiz 1950'lerin Türkiyesinde (yaklaşık 60 sene sonra) muhafazakarlığın kaleleri olarak bilinen kentleri gezmektedir. Acaba sevgili tarihçimiz, o günlerde büyük bir sevinç ve iyimserlikle gözlemlediği Demokrat Parti iktidarının açtığı yoldan geçilerek 60 sene sonra laik yaşam tarzının marjinalleştiği bir Türkiye'ye çıkılacağını bilse, o günlerde neler yazardı? Yarım yüzyıl öncesinin Türkiyesini -bütün yoksulluğuna ve geri kalmışlığına rağmen - geleceğe yönelik umudu ile bir İskoç soylusunun gözünden okumak keyifliydi.

geri ileri