Lisa'yı özlemişim. Daisy'i de çok severek okudum. Ama diğer kız kurularına kıyasla bu kitap bir tık daha yavandı. Yani her şey çok çabuk oldu ve pek olay olmadı. Aslında konu güzeldi. Matthew karakterinin olaya girişi de güzeldi. Cebinden çıkanlara ve hislerine gerçekten bayıldım ama tam olarak parmak basamadığım bir yavanlık vardı :) Yine de tavsiye ederim. İlk 250 sayfa için değer :)
çok güzel ve okuması keyifli bir kitaptı.seriyi takip edenler için kesinlikle tatmin edici olduğunu söyleyebilirim.yazar her zamanki biraz komik,biraz romantik,biraz duygusal ve biraz maceracı tarzıyla okuması çok keyifli bir roman ortaya çıkarmış.çok beğendim.
Wallflower Sersisnin dördünci kitabı Orjinal adı: Scandal in Spring olan Nisan Yağmurları'nın Goodreads Puanı 5/3,98 Benim puanım 5/5
Lisa Kleypas sen nasıl bir yazarsın rüya gibi yazıyorsun..Aşkı iliklerime kadar hissettiriyorsun böyle..Okuduğum tüm romanlarını çok beğendim.Uzun zamandır ara verdiğim bir seri oldu..Tabii ki isteyerek ara vermedim..Bir Hathaway bir Wallflower serisi ile çorba edildi bu muhteşem yazar.
Fakat yine de serileri birbirine kesinlikle karıştırmadım ama gönül isterdi ki iki seriden de birer kitap aynı anda çıkarılabilseydi yayın evi bizi çok mutlu ederdi...Hayali bile çok güzel öyle değil mi?...
Kapağı kapattığımda o hani bir haz vardır ki onu tüm duyularınız ile hissedersiniz...İşte ben bunu öylece hissettim..Hani içkiyi içersiniz şöyle bir doyum noktası vardır tık...işte o.. ..Her kitabını büyük bir zevk ile okuyorum artık..Fakat bu yazarın bir özelliği ver romanlarındaki tüm kahramanlarını bir başka seri ile bağlıyor..Bir romandaki karakter diğer hikayede baş rolde çıkıyor.Mutlaka sıra ile okunması gerekiyor..Peki sırasız okunsa anlaşılmaz mı diyeceksiniz? Elbette anlaşılır..Ama hikayenin güzelliği yazarın kaleminin büyüsü eksilir...
Yayın evinden tek isteğim lütfen bu yazarı sık sık kitaplarını sırada yayınlayın ki bu muhteşem yazarın kaleminden daha büyük bir zevk alalım.
.
Gelelim Nisan Yağmurları'nın konusuna:
Daha önce Annebel Simon HUnt ile Evie St.Vicen ile Lillian ise Lord Westcliff ile evlenmiştir..Küçük kitap kurdumuz Daisy Browman hala bekardır..Daisy üç sezondur evlenemedğine kızan babası ona sonunda resti çeker.Ya Mayıs ayına kadar koca bulacaktır ya da onu Matthew Swift ile evlendirecektir..Daisy dehşete düşer..Bu acımasız soğuk ve kemik torbası olan adam ile evlenmeyecektir...Bunu duyan Lillian küplere biner...
Ne demişler büyük laf et başına gelsin...Lord Westcliff'in şehir dışındaki malikanesine ablası Lilian'ın ilerleyen hamileliği ve Daisy'nin kendisine uygun bir koca bulabilmesi için gidilir..Başta Westcliff ve St.Vicent olmak üzere uygun damat adaylarunın listesini yaparlar..Burada verilen davette ona uygun koca adayları davet edilir..Tabii ki Mathewws'da ..
Uzun zamandır Mathews ile görüşmeyen Daisy onu gördüğünde geçirdiği değişim üzerine büyük bir şok geçirir ve ondan çok etkilenir..Aralarındaki çekim olağan üstüdür..Mathews ise Daisy'ye yıllardan beri aşıktır..Fakat hayatında var olan bir sır yüzünden kendini geri çekmektedir..
Daisy'yi kendi gözünden ulaşamayacağını ve bu sırrını kabul etmeyeceğini tahmin eden Matthews'u Daisy babasına da benzetmekte en çok da o yüzden evlenmek istememektedir..
Fakat olaylar tahmin edilemez bir halde bir anda öyle karışır ki...Planlar tutmaz..
Bu hikayede eski dostlarımız Simoz,Marcus,Sebastian ,Annabell,Lilian,Evie hepsi vardı..Lilian hamileliğinin son dönemlerini yaşıyordu. Simon ve Annabel'in küçük bir kızları olmuştu..Çok keyif alarak okuduğum bir roman oldu..Sanırım bırakın seriyi yazarın okuduğum tüm romanları benim için özel bir yere sahip..Kesinlikle tavsiye ederim...
Wallflower Serisi:
1. O Yaz
2.Ben Böyleyim
3.Sevgim Sana Ait
4.Nisan Yağmurları
Harikaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaydııııı....
Her kitabı iyi olur mu bir yazarın ya!
Evet işte oluyor o da Lisa <3
Okuduğum için kendime kızdım sonra aşkla kitabı göğsüme bastırdım ve işte kadın yine yazmış dedim :)
Çok güzeldi:)) Bay Swift'e aşık olmamak elde değil !O düğme meselesi yıllarca saklaması ayrı ,yeniden eline almak için avucunu açıp sessizce ve inatla beklemesi ayrı :)
Kitabı alıp götüren karakterdi Matthew, evet Daisy de çok sevdim ama erkek karakterin işlenişi çok daha cazipti :) Matthew ve Kont'un (erkek erkeğe)diyalogları çok hoştu ;)
Lillian St. Vincent'ın korkulu rüyası iken burada da az despot değildi :D
Elime aldığım andan itibaren serinin son kitabı olduğu için büyük bir özen ve dikkatle neredeyse bir tam gün bile sayılmayacak bir hızla okudum. Bu sebeple şu anda önüme baktığımda burnumun ucunu görebiliyorum ve sanırım bu göz yorgunluğu geçicidir, kalıcı değildir ve şaşılık değildir umarım. Öyle bile olsa en sevdiğim yazarın en sevdiğim serinin kendime en yakın bulduğum karakterinin kitabı için bu kadarlık bir cefaya katlanmak onurdur:))))) Daisy hakkında zaten bir sürü şey okuduk ama Bay Swift gerçekten bir ara gözlerimi yaşartacak kadar romantik çıktı. Lillian için kapı önünde bağdaş kurarak oturdukları bir sahne var ki o sahneyi sanırım bir daha asla unutamam. Bu seriyi kitaplığımın baş köşesine tamamlanmasının huzuru ancak bitmiş olmasının hüznüyle yerleştiriyorum. Her toz alışımda Bay Swift, Bay Hunt, St. Vincent ve Lord Westcliff'i saygıyla selamlayarak süs bitkilerimizi hasretle kucaklayacağım. Kaçırılmaması gereken bir seri..Herkese okurken aynı keyfi almalarını dilerim.
Kesinlikle mükemmeldi.. Diğer 4 kitap kadar harika ve zevkle okunucak bir kitaptı..
Her karaktere aşık olmakta ayrı bir şey tabi.. Bay Swift çok tatlı bence :) Özellikle kıvırcık saçlarııı ehehe
Keşke bir kitap daha olsa da tüm süs bitkilerinin yaşamlarını anlatsa ne kadar güzel olurdu !
Lisa Kleypas kitaplarını severek okuyorum.Fakat bu serideki en zayıf halka bu kitaptı bence.Süs bitkilerinin sonuncusu olan Daisy'nin hikayesiydi.
Bu öyküden sonra bir daha Lisa okumayacağım. Romandan çok hikaye okuyormuşum hissi veriyor her romanı. Çiftimizde aşkı pek hissedemedim açıkçası.
Lisa Kleypas'ın kalemi ile tanışmam da emeği geçen arkadaşıma bir kere daha teşekkür ediyorum...Bütün seriyi zor da olsa bayağı bir gezerek sahaflardan temin ettim epsilon ayıp bu yaptığın diyerek yorumuma devam ediyorum...Yazarın üslubu espirili,yer yer dram ile de yokluyor bizleri... serimizin son kitabın da diğer kitaplarında olduğu gibi ince cümleler de mevcuttu; '' çoğu yaşamda büyük başarılar yoktur.Bitmez tükenmez küçük başarılar vardır. Birine iyilik yaptığında veya birinin tebessüm etmesini sağladığında, bu yaşamına bir anlam verir. Kendi değerinden asla şüphe etme dostum. İçinde Daisy Bowman olmayan bir dünya kasvetli olurdu.'' diyen westcliff'e katılmamak mümkün değil :) seriyi tümden tavsiye edip westcliff'in tavsiyesini dikkate almanızı öneriyorum;)
Üzülerek bir serinin daha sonuna geldim.Diğer üç kitaba göre bence bu kitap daha akıcıydı.Yine severek okudum.Lisa Kleypas'ın eserleri umarım çevrilmeye devam eder.Okumak isteyenlere tavsiye ederim.
Daisy Bowman ve ablası ailesi ile Amerika'dan İngiltere'e unvan sahibi koca bulmak için gelmişlerdir. Ablası evlenmiştir şimdi sıra ondadır. Ufak tefek,narin biridir.
Kitap kurdu ve hayaller kuran bir romantik olduğundan üç sezon boyunca bir koca bulamamıştır.Fakat artık babası Amerika'ya dönmek için sabırsızdır. Masraftan başka bir şey yapmayan kızının teklif alamayacağı belli olduğundan ona koca seçmiştir. Sağ kolu olan Matthew Swift. Matthew şimdiye kadar karşılaştığı en iyi iş zekasına sahiptir ve kendisine yürekten bağlıdır. Damat olarak onu ister ve zamanı gelince şirketini onun devralmasını ister. Üç oğlunun iş umurunda değildir. On yıldır yanında yetişen Matthew oğullarının aksine güçlü,hırslı,acımasızdır bu yüzden onu varisi yapmak ister. İstemeyen kızına da asalak gibi yaşamak yerine bir evi kocası olmasını ve mayıs sonuna kadar evlenemezse de Matthew ile evlendireceğini söyler.
Daisy ise Matthew ile evlenmek istemez. Hep aşık olmak istemiş fakat sürekli yolunda gitmeyen bir şeyler olmuştur. Daha önce arkadaşları adına dileklerde bulunduğu dilek kuyusuna bu kez kendisi için gider. Kendisine göre olan adamı dilediği sırada uzun,kaslı bir adam gelir. Kemik torbası diye hatırladıkları Matthew. Hayatında böyle bir dönüşüm görmemiştir. Fakat Matthew'in babasının fikirlerinden haberi yoktur. Dünyada ki hiçbir şeyin onu soğuk,her şeyi bilen,hırslı bulduğu Matthew'in karısı olmaya ikna edemeyeceğini düşünür. Ayrıca onunla olacak kadına da acır.
Daisy'nin kendisine uygun bir koca bulabilmesi işine girişilir. Westcliff ve St.Vicent bile işe karışır ve uygun damat adaylarının listesini yaparlar. Matthew ise işleri değiştirir.
Matthew ilk gördüğü andan beri Daisy'e aşıktır. Acı geçmişi,sırrı, kendini Daisy'e uygun bulmaması yüzünden Daisy'den uzak durmaya çalışsa da duyguları değişmez. Önce Daisy'nin başkası ile olmasını sağlamaya çalışsa da Daisy'nin kıskandırma çalışmalarına daha fazla dayanamaz ve ikili bir anda kendilerini karşı koyamadıkları bir halde bulurlar.
Süs bitkilerine bayılmıştım aralarından en az sevdiğim Daisy olsa da kitapta onuda sevmeye başladım.
Matthew'in uzun süredir aşık olması,saçını saklaması etkileyiciydi. İkili birbirine tam uymuştu. Seride her kitabı okurken diğer kahramanlarında olması güzel. Annabella'nın bir kızı var Lillian'ında bir kızı olur ve finalde Evie hamile. Onları tekrar okumak keyifli oluyor ama bu kitapta bu çok fazlaydı daha az olsaydı da ikiliyi daha çok okuyabilseydik.
Bu kitapla serinin sonuna geldik dört süs bitkisinin hikayesi de ayrı ayrı güzeldi kitap sonunda zaferlerini kutlamaları da çok iyi olmuş bunu hak ettiler.
Wallflower serisinin sonuna geldik. Nisan Yağmurları, Lillian ın kardeşi Daisy inin hikayesiydi. Serinin diğer karakteri de bu kitapta yer almıştı.Gerçi hikayede Lilian ve Marcus'u fazlasıyla vardı ama Marcus davranışlarıyla farkını ortaya koydu..Seri olarak değerlendirsek keyifli ve eğlenceli bir seriydi. Yazarın Hathaway serisini daha çok sevmeme rağmen bu seri de güzeldi. Keyifli ve hoş vakit geçirmek isteyenler hemen okusun.
Wallfower serisi
1) O yaz
2) Ben böyleyim
3) Sevgim sana ait
4) Nisan yağmurları