Konusu ve kurgusuyla beni inanılmaz etkiledi. Betimlemeleri ve hikaye geçişleri çok başarılıydı. Son dönem okuduğum en iyi kitaplardan biriydi
Geciken bir yorum;
Sevgili arkadaşım ‘Halil İbrahim Çelimli’nin 2.kitabı “Paraşütçü Tipi Emniyet Kemeri"ni okumaya başladığımda okuduğum nice tanınmış yazarın romanından çok daha ince tasarlanmış yazı kurgusuna hayran kaldığımı söylemeliyim.. Bir yazarın, bir kitap yazarken, çok yönlü düşünebilme ve yeri geldiğinde kendi düşüncesinden sıyrılarak farklı görüşlere de hakim olmasının ne kadar gerekli olduğunu gördüm ve onu bir kez daha tanıdığım için gülümseyerek övündüm…
İlk kitabı “Üç Yüz Adam Saat” kitabını henüz okumasam da kitaplığımın en güzel köşesinde yerini aldı.
Paraşütçü Tipi Emniyet Kemeri, kapitalizmi çok güzel bir kurgu içerisinde anlatıyor.
Kitapta ilgimi çeken bazı detaylar var;
• 12 Eylül öncesi yaşanan sağ sol çatışmalarını kitabın kurgusunu bozmadan ara ara incelikle işlemesi oldukça başarılı. Bunun günümüze kadar yansımalarını görebiliyoruz kitabın sonuna kadar.
• Her yazar gibi kitabın karakterlerinden birinde yazarın kendi ruhunu görmek mümkün. Aslında kitabın tamamında bu yansıma kaçınılmaz ancak bazı yerlerde yazarın kendi iç dünyasından yoğun sahneler görmek mümkün. Ki bazı yerleri yazarken gülümsediğine de eminim..
• Kurguda kişilikleri çok güzel birleştirmiş. Bunu yazabilecek birinin, çok karakterli düşünebilme becerisine, her birini ayrı ayrı konuşturabilme ve tartıştırabilme becerisine sahip olması sıradan bir bakış açısından daha yukarıda olması tartışılmaz bir gerçek.
• Kitabın bir bölümünde karşılaşan Yunus Emre ve Lenin karakterleri şaşırtıcı. Sosyalizm ve tasavvufun aynı karede konuşabilmesi de her bir fikre hem hakim olmayı gerektiriyor hem bunu bir araya getirecek bir büyük hayal gücü.. Başarılı…
Türkiye’de 12 eylül sonrası yaşanan gergin hava içerisinde, işçi sınıfının sorunlarını, kapitalizmin darbesini çok güzel anlatıyor.
Edebi anlamda, kurgusal anlamda ve karakterlerin oturması anlamında oldukça başarılı bir kitap..
Ve özetle; Kitabın girişinde
Can Yücel’in “Küfür, burjuvazinin ağzında bir lağım çukurudur…
Küfür işçi sınıfının ağzında bir çiçektir.. sözünü bir kez daha destekliyor..
ÖZETLE: OKUYUNUZ!!
Ellerine sağlık Sevgili Halil İbrahim Çelimli…
Geciken bir yorum;
Sevgili arkadaşım ‘Halil İbrahim Çelimli’nin 2.kitabı “Paraşütçü Tipi Emniyet Kemeri” ni okumaya başladığımda okuduğum nice tanınmış yazarın romanından çok daha ince tasarlanmış yazı kurgusuna hayran kaldığımı söylemeliyim.. Bir yazarın, bir kitap yazarken, çok yönlü düşünebilmesinin, farklı görüşlere hâkim olmasının, yeri geldiğinde kendi düşüncesinden sıyrılabilmesinin ne kadar gerekli olduğunu gördüm ve bir kez daha, onu tanıdığım için gülümseyerek övündüm…
İlk kitabı “Üç Yüz Adam Saat” kitabını henüz okumasam da kitaplığımın en güzel köşesinde yerini aldı.
Paraşütçü Tipi Emniyet Kemeri, kapitalizmi çok güzel bir kurgu içerisinde anlatıyor.
Kitapta ilgimi çeken bazı detaylar var;
• 12 Eylül öncesi yaşanan sağ sol çatışmalarını kitabın kurgusunu bozmadan ara ara incelikle işlemesi oldukça başarılı. Bunun günümüze kadar yansımalarını görebiliyoruz kitabın sonuna kadar.
• Her yazar gibi kitabın karakterlerinden birinde, yazarın kendi ruhunu görmek mümkün. Hatta bazı yerleri yazarken gülümsediğine de eminim. Aslında kitabın tamamında bu yansıma kaçınılmaz…
• Kurguda kişilikleri çok güzel birleştirmiş. Yazarın, tüm karakterlerin içinden düşünüp, onları ayrı ayrı konuşturabilme ve tartıştırabilme becerisine sahip olması, sıradan bir bakış açısından daha yukarıda olduğunu gösteriyor..
• Kitabın bir bölümünde karşılaşan Yunus Emre ve Lenin karakterleri şaşırtıcı. Sosyalizm ve tasavvufun aynı karede konuşabilmesi de her bir fikre hem hakim olmayı gerektiriyor hem bunu bir araya getirecek bir büyük hayal gücü.. Başarılı…
Kitap, Türkiye’de 12 Eylül sonrası yaşanan gergin hava içerisinde, işçi sınıfının sorunlarını, kapitalizmin darbesini çok güzel anlatıyor.
Edebi anlamda, kurgusal anlamda ve karakterlerin oturması anlamında oldukça başarılı bir kitap..
Ve özetle; Kitabın girişinde yer alan
Can Yücel’in “Küfür, burjuvazinin ağzında bir lağım çukurudur…
Küfür işçi sınıfının ağzında bir çiçektir”sözünü bir kez daha destekliyor..
ÖZETLE: OKUYUNUZ!!
Ellerine sağlık Sevgili Halil İbrahim Çelimli…