https://dilarabook.blogspot.com.tr/2018/02/penceredeki-kadn-aj-finn-kitap-yorumu.html
Şüphesiz okuduğum en heyecan verici ve insanı en geren kitaptı benim için.
Çok fazla gerilim okumuyordum ama bu türü oldukça sevmeye başladım diyebilirim.
Ana karakterimizin agorafobik olduğu bir kitaptı. Yaşadığı bir travma sonrası evinin güvenli sınırlarından çıkamayan, alkol içmek, gerilim filmleri izlemek ve komşularını röntgenlemekten başka bir uğraşı olmayan Anna, bir gün görmemesi gereken bir şey görür.
Tabi olayın ardından kimsenin ona öyle bir şey yaşanmadığını söylemesi de işi iyice çıkılmaz yapar.
Kitabın ilk bölümleri karakterin yaşamına bir perdeydi. Onun rutini ve düşünce tarzına alıştırıyordu bizi yazar. Daha sonrasında bazı yerlerde acaba Anna gerçekten hayal mi görüyordu diye düşünüyorsunuz. Karakter bile bir ara kendisine inanmıyordu.
Olayın aslı ne, bazen o olay gerçekten yaşandı mı, işlerin sonu nereye varacak merakından kitabı elimden düşüremedim.
Travmasının asıl sebebi hiç tahmin etmediğim bir şey çıktı. Gerçi okurken çok fazla tahmin etmeye vakit ayıramadım sayfaları çevirmekten.
Yazarın dili oldukça akıcı. Yaşananları kolaylıkla zihnimde canlandırabildim. Olayları bağladığı yerler gerçekten heyecan vericiydi.
Güzel bir gerilim romanı arayanlara tavsiye ederim.
Şimdiye kadar okuduğum en iyi psikolojik gerilim. İlk 100 sayfa ee hani nerde gerilim diyorsunuz ancak sonrasında elinizden bırakamaz hale geliyorsunuz. Hayal mi, gerçek mi, paranoya mı? anlamaya çalışırken, tahmin edilemeyen bir son. Hele son sayfalarda heyecandan yerimde duramadım gezerek okudum kitabı.Kısacası mükemmel. Kesin filmi yapılacaktır.