Ya ben çok fazla Tess kitabı okudum ya da Tess fazla kitap yazdı. Bu sefer beğendiremedi bana kendini. Sıradan bir Rizzoli&Isles dizi bölümü izlemiş gibi oldum.
guzel surukleyici,yazarin diger kitaplarinida okumak istemem sanirim ne kadar etkilendigimi anlatmama yeterli.
7. kitap gene hayalkırıklığına uğratmadı, biraz polisiye biraz macera birah tarih biraz gerilim ve ustaca bunların harmanlaştırılması, tess gerritsen gerçekten başarılı bir yazar...
Kesinlikle Tess okunması gereken bir yazar benim gözümde. Beni hayal kırıklığına uğratan tek kitabı Kan Gölü olmuştu. Okuduğum diğer kitaplarını ise hep severek okudum. Tıpkı bu kitapta olduğu gibi. Okunması gereken bir kitap, özellikle de polisiye seviyorsanız.
Bir süre sonra rutinleşen Rizzoli & İsles serilerinin aksine ana karaktere daha çok ağırlık veren,heyecanlı bir kitap olmuş.
Başlarda çok sakin olup ozellikle son 70-80 sayfada nefes kesici bir şekilde kendini elden düşürmeyen bir kitap. Yine Tess Gerritsen'ın o harika anlatım bicimi -beklenmedik olaylar- ve üslubuyla harmanlanmış. Harika!
Yine beğendim ama bazı bölümlerde ikiz bedenlerin tekrarı gibi düşünmeden edemedim. Az gerilimliydi/ rüyalarıma girmedi bu sefer ma konunun orjinalliği ve şaşırtan finaliyle güzeldi.
Oldukça değişik kurgusu, çok farklı sonu ile güzel bir kitaptı. Okurken Rizzoli ve Isles neredeler derken sonunda kitapta arzı endam ettiler.
ruh koleksiyoncusu Tess Gerritsen 'in Rizolli-Isles serisinin 7.kitabı. Seriyi takip eden okuyucuların bildikleri roman kahramanları ile kurgulanan kitapta yazarımız bu sefer arkeolojiye merak sarmış. Yazar belli bir araştırma ve inceleme evresinden sonra kitabı yazmış ve ortaya da böyle sürükleyici bir polisiye çıkmış. Bir solukta okudum.
"Demek ki bazen, insana en büyük mutluluğu verebilecek kişi hiç dikkat etmediği biri oluyor, belli bir mesafede, sabırla bekleyen biri."