Saatleri Ayarlama Enstitüsü

En Son Değerlendirmeler

8 puan

Tanpınar bu eserinde simgesel tarzını sonuna kadar konuşturmuş. Hayatı Tanzimat Döneminde başlayıp Cumhuriyet ile devam eden Hayri İrdal karakteri gerisinde sıkı bir doğu-batı çekişmesi yer alıyor. Yazarın keskin eleştirilerinden "doğu kafası" kadar batılılaşma hevesi de aynı derecede nasibini almış. Teknik olarak günlük şeklinde yazılması sebebiyle yer yer biraz karışık bir anlatıma sahip olmakla birlikte yazım dili açısından beklediğimden çok daha sade geldi doğrusu. Ağdalı anlatımdan kaçınan yazar satırlarını ironiyle süslemeyi tercih etmiş.

2008/2009 sezonunda İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda izlediğim oyunun özet tadında olduğunu düşünmüştüm. Şimdi eseri okuduktan sonra baya özet geçildiğini iyice anlamış oldum. Fakat Atilla Şendil, Hayri İrdal olabilecek tek isimmiş gerçekten ve kafamda onunla bütünleşmiş adeta.

9 puan

Senelerdir kitabı bilmeme rağmen neyi anlattığı hakkında hiçbir fikrim olmadan okudum. Ahmet Hamdi'nin absürd tarzda bir kitap yazmış olabileceği aklıma hiç gelmezdi. Absürd tarzın hastası olarak bu naif kitaba bayıldım. Romandaki karakterleri o kadar güzel tahlil etmiş ki sanki hepsi hayatımda canlı kanlı bulunan kişilermiş gibi hissettim. Romanda çok fazla eski kelime olmasına rağmen bana göre inanılmaz akıcıydı ve kısa sürede elimden bırakmak istemeksizin okuyup bitirdim.

8 puan

Yorumlara pek bakmadan başladım bu kitabı okumaya. Açıkçası mizahi bir kitap beklemiyordum Tanpınar isminden. Önyargı. Ama gördüm ki mizahi yönü ağır basan bir kitap. İsimler falan çok matrak bir kere. Kişiler, olaylar derken epey eğlendiriyor. Bir yerinde gözümden yaş gelene kadar güldüm mesela. Sonra eşime anlattım gülmedi ama heralde ben anlatamadım.
Kitabın başından sonuna olaylar bir kişinin ağzından anlatılıyor. Bu kişi de komik, absürd olayları anlatırken böyle bir anlam verememiş, şaşırmış oluyor hep. Şu kral çıplak hikayesi var ya bu adam ordaki kralın çıplak olduğunu gören eleman işte. Bunun gibi bir sürü olay olduğunu, bunların türk insanının o zamanki içi boş yüzeysel modernleşme çabasını anlattığını ve tüm bunları da ustalıklı bir mizahla yaptığını düşünün. İşte Saatleri ayarlama enstitüsü benim için bu.

9 puan

Türk edebiyatının en güzel örneklerinden olup çok derin ve zekice yazılmış bir romandır.Ahmet Hamdi Tanpınar'a hayran olmamak elde değil..O kadar çok altını çizdiğim cümleler, paragraflar var ki..
Toplumumuzun yeniye bakış açısını da çok iyi anlatır: 'yeniliği kendilerine ucu dokunmamak şartıyla seviyorlardı.Hala da o şartla severler. Fakat hayatlarında emniyetli ve sağlam olmayı tercih ediyorlar'. İnsanların ikiyüzlülüğünü de şu cümlesi iyi özetler: 'Umumun parası sarf edilirken o kadar cömert, hasbi, kayıtsız şartsız yenilik taraftarı olan insanlar, şimdi kendi menfaatleri ortaya konunca birdenbire dönmüşlerdi'.
1961 yılının kitabı olmasına rağmen bakınca aynı konular aynı insanlar aynı tartışmalar...

8 puan

Tanpınar'ın dili ağır, öncelikle bunu kabul ederek kitaba başlamalısınız. Size tavsiyem kitabı yanınızda bir sözlük uygulamasıyla beraber okumanız çünkü Arapça kökenli kelimeler oldukça fazla.
Bunun dışında kitap sizi yer yer sıksa da baş karakter Hayri Bey'in dünyasına, acaba hayatta bir şeyleri başarabilecek mi sorusunu kendinize sorarak çekileceksiniz. Tabii bu dünyaya çekilirken şark-garp çatışmasını da kitaptaki betimlemelerden hissedeceksiniz.

geri ileri