Kitabın konusuna gelirsek; Minerva anne-babasının cenaze töreninde son derece üzgündür ve katılmak istememektedir. Tesadüf eseri o zamanlar on sekiz yaşında olan Giles ile karşılaşır ve aralarındaki bir olay sonucu dokuz yaşındaki Minerva ona aşık olur. Senelerce ağabeylerinin arkadaşı olan Giles’i gizliden gizliye izler ve kendisinin arkadaşlarının kardeşi olarak değil de bir kadın olarak görmesini bekler. Nihayet o beklediği gün geldiğinde (o gün Minerva’nın on dokuzuncu yaş günüdür.) aralarındaki başka bir olay nedeniyle Minerva, Giles’e duyduğu aşktan vazgeçer. Giles ise o olayı hiç unutamaz ve ona karşı kendisinin adlandıramadığı duygular beslemeye başlar. Zaman içerisinde Minerva’nın peşinden her ne kadar koşsa da leydiden hiçbir yakınlık göremez. Minerva büyükannesinin evlilik ültimatonundan kaçamayacağını anlayana kadar bu böyle devam eder ve ikilimizin yolu tekrardan kesişir. Hem de ne kesişme! Yazar tam bir kaçan kovalanır durumunu yazmış. Giles peşinden koştukça Minerva kaçar.
İki karakterin de ayrı ayrı düşüncelerini okumak güzeldi. Her ikisi de birbirine duydukları hisleri dile getiremez. Çünkü Giles, Minerva’ya karşı hislerini dile getirirse kadının elinde oyuncak olmaktan korkar, Minerva ise duyduğu aşktan dolayı Giles’in korkup kaçacağını düşünür. Tabi bir de arada Giles’in zaman zaman ortadan kaybolduğu sır dolu başka bir yaşamının olması hikayeye hem güzel hem de çok değişik bir yön vermişti.
Giles’in Minerva ile olan ilişkisine, kızın ağabeyleri karşı çıkmaktadır. Çünkü kendi arkadaşlarının vurdumduymaz, hovarda, kumarbaz ve nasıl bir çapkın olduğuna çok yakından şahit olmuşlardır. İlişkiyi ilk duyduklarındaki tepkiye çok güldüm. Resmen Giles’i döveceklerdi. O bölümden bir alıntı:
Giles: “Eğer kardeşlerinin işini kolaylaştıracaksa kendimi savunacağım. Ama bu beni kız kardeşinizle birlikte olmaktan alıkoymayacak.”
“Bu seni ne kadar kötü benzeteceğimize bağlı sanıyorum.” diye karşılık verdi Oliver. “Haftalar boyu yataktan kalkamayabilirsin.”
“Deneyebilirsiniz.”Giles umursamazca gülümsedi. “Ama beni kendimi savunmaya mecbur ederseniz, ben de kazanmak için elimden geleni ardıma koymam.”
Gabe kahkaha attı. “Üçe bir Giles. Bizi alt edemezsin.”
Bu romanda, çocuklar anne-babasının ölümleri arkasındaki sırra biraz daha yaklaşıyorlar. Sanırım sorun son kitapta (Leydi Celia’nın hikayesinin anlatıldığı) çözülecek gibi görünüyor.
Son olarak kapağın orijinal kapak olması güzel bir ayrıntı olmuş. Ayrıca çeviri de çok güzeldi.
Bu seriyi herkese tavsiye ederim.
Herkese keyifli okumalar!
http://kitaptutkum.blogspot.com/
Sır Gibi Sakladım - Sabrina Jeffries
Orjinal Adı How to Woo a Reluctant Lady (Hellions of Halstead Hall 3) Serinin üçüncü kitabı idi..
Daha önce büyük ağabey Oliver ikinci kitapta Jarret 3.macera ise Lady Minevra Sharpe ve Giles Masters'ın macerası idi..
Serinin 3.macerası Sır Gibi Sakladım 5/4,01 Goodreads puanı serinin diğer okuduğum kitaplarına göre daha başarılı buldum..
Lady Minevra Sharpe ailenin sıra dışı genç kızı Büyük annelerinin evlilik emri onuda kapsamaktadır biri evlenmezse mirası kazanmak hayal olacaktır.Ama bu onun umrunda değildir..Büyükannesinin bu dayatması yüzünden cemiyetin sıcak bakmadığı bir yaşam sürmüştür bunuda bilerek yapmıştır.Küçüklüğünden beri tek erkeği sevmektedir,Giles Masters Sıradışı bir gecenin ardından onun kalbini kırsa da onu sevmekten vazgeçsede kalbinden onu söküp atamamıştır...
O geceden sonra ikili tam dokuz yıl bir araya gelmemiştir...Minevra bilerek ondan uzak durmuştur..Taa ki iki ay önceki balodaki danslarına kadar.Bu dans gizlide kalan tüateş tekrar körüklemiştir..Görüşmedikleri süre içinde Giles çok başarılı bir avukat ve ikili bir hayatı olan genç bir adam, Minevra'da sıra dışı gotik roman yazan sıradışı bir kadın haline gelmiştir...Yalmız romanıda yazdığı karakteri kimse farketmemesine rağmen sevdiği tek erkek Giles'ten esinlenerek yaratmıştır...Romanlarını takip eden Giles ise bunu farkındadır..Buna da bir son vermek istemektedir..BUna bir anda onunla evlenerek engel olabileceğini kavramıştır..Evlenmek için aşık olmasına gerek yoktur..Bunun için iyi bir plan yapmalıdır..Ama fırsat ayağına kadar gelir.
Veee Minevra büyük annesinin evlilik zorlamasını son yazdığı romanından ilan vererek bulmaya karar verir..Gelen adaylar arasında hiç ummadığı bir kişi Giles Masters'da vardır..Diğer adayları engelleyebilen ağabeyleri samimi arkadaşları Giles'in Minevra ile görüşmeye geldiğini tahmin etmedikleri için engellemezler ve Minevra ile Giles aralarındaki bir nevi hesaplaşmaya rağmen görünüşte nişanlı olmak için anlaşırlar..Ama büyük annesi Hetty'i kandırıp ikna etmek o kadar da kolay olmayacaktır.
İki macera devam eden anne ve babalarının ölümündeki sır perdesini aralamak pek de kolay olmayacaktır..Bu olay için Giles yardım ederken Minevra'da ona mesleğinin önemli olayında yardım edecek ve güvenmeyi öğretecektir..
Kitabı bu kadar beğeneceğimi de tahmin etmiyordum..Ama goodreads puanlarına ve yorumlara göre yazarın bu serisi gittikçe de güzelleşiyor..Bundan sonraki maceralar Gabe ve Celia Sharpe'ın hikayeleri..Anladığım kadarı ile Gabe ölümünden sorumluluk duyduğu rakibinin kızkardeşi Virginia Waverly Celia ise tam sürpriz bir karakter büyükannelerinin araştırmacısı Bay Pinter ile:))
Şİmdiden sıradışı kız kardeş Celia Sharpe macerasını merak etmekteyim...
Bu seriyi gün geçtikçe daha çok seviyorum.Aile sıcaklığını,tutkuyu,sadakatı herşeyi içinde barındırıyor...
Sabırsızlıkla serinin 4.kitabını bekliyorum...
Seri Sıralaması:
Hellions of Halstead Hall
1. The Truth About Lord Stoneville (2010) Bozulan Yeminler
2. A Hellion in Her Bed (2010) Yatağımdaki Serseri
3. How to Woo a Reluctant Lady (2011) Sır Gibi Sakladım
4. To Wed a Wild Lord (2011)
5. A Lady Never Surrenders (2012)
6. 'Twas the Night After Christmas (2012)
Yazarı ve bu serisini seviyorum :) JQ'nın Bridgerton ailesini hatırlatıyor bana ;)
Bridgertonlardan farklı olarak bu kitapta çözülmesi gereken bir sır var,fakat kardeşlerin birbirlerine yaklaşımları çok hoş :)
Anne babalarının ölümündeki sırrı araştırmaya her bir kitapta,her bir çocuğun zihnindeki oluşumu ile farklı yaklaşımlarını okuyoruz...
Minerva ile Giles hikayesini de sevdim zorlu karakterlerdi :)
Abilerin eşlerinden sadece Maria'nın adı geçiyor sık sık olaylara katılımı görülüyor merak ettim Jarret'in eşi Annabel neredeydi? Neden yazar ondan bahsetmemiş? Sonralara doğru hatırlamış olsa gerek, ailece Miranda ile Giles'in evlerine gittiklerinde Annabel'in de adı geçiyordu ...
Çevirisi de güzeldi her hangi bir takılma akışı bozan cümleler yoktu rahatlıkla okundu .
Çok eğlenceli bir kitaptı.... okumayan çok şey kaybeder gerçekten:) keyifli okumalar
Sanırım yazar olan veya bir şeyler yazmak için çabalayan karakterler beni kendine daha çok bağlıyor. Karakterimiz inatçı yazar Minerva.
Serinin 3. Kitabıydı. Ama ben sıralamaya uymayarak direk 3’ten başladım, eksiklikte hissetmedim. Devam edecek miyim sorularına cevap, kesinlikle evet. Çünkü yazarın anlatımını ve karakterlerini çok sevdim. Eğlenceli, hareketli bir kurguya sahipti. Minerva’nın abilerini listeme aldım bile. Aile sıcaklığını Lisa Kleypas Hathaway serisinde ki kadar hissedemesem de yazar az da olsa yansıtabilmiş.
Giles ve Minerva ikilisine gelirsek, onları okurken gülmekten kendimi alamadım. Her konuşmaları bir olayın başlangıcıydı. Birbirlerine laf sokma çabaları bazen “savaşmayın sevişin” dedirtse de sinir bozucu değildi. Daha çok kahkaha atmama neden olduğunu söyleyeyim. Aralarındaki çekim de hissedilebilir türdendi. Ama tabi ki klasik bir kaçma kovalamacaya kucak açan bir ilişki de olduğunu bilin. Yine birbirlerine olan hislerin farkında olmayan bir adet çiftimiz ve yine bu hislerinin farkına varmalarına neden olacak kötü birkaç olaylar dizisi. Tek şikâyetim bu. İlla bir olay olacak ki ondan sonra ‘AA! ben bu kıza aşığım’ deyip itirafta bulunacaklar. Bu artık sıkıcı bir hal aldı benden söylemesi.
Kitapta ikilinin yakınlaşmasında sonra en çok ilgimi çeken yerler, Giles’in içişleri bakanlığına çalışan bir casus olması ve Minerva’nın anne ve babasının nasıl öldüğü. Bu son söylediğim hala gizemini koruyor. Gerçekten de nasıl öldüler? biri mi öldürdü? diye merak etmeden duramıyorum. Ve bu da gösteriyor ki serinin başına değil sonuna doğru okuyacağım kitapları. Ne yapayım merakımı engelleyemeyeceğim. Bu arada kitapta Giles’inde düşüncelerini okumak ayrı bir keyifti. Her iki karakterinde bakış açısını okumak aslında nasılda uyumlu olduklarını fark ettirdi.
Kitap orijinal kapak ama ben kitap kapaklarında insan yüzü olması taraftarı değilim. Bırakında hayal ettiğim kişilerin yüzünü ben seçeyim değil mi ama? Çeviride de her hangi bir sıkıntı yoktu. Yazarın anlatım tarzı ve kurgusu sayesinde su gibi aktı kitap. Uzun süre elimde tuttum çünkü okulun açılmasıyla yoğunluk arttı yoksa eminim siz 1-2 günde yalayıp yutarsınız kitabı. Bence bu seriye başlayın. 4/5
''O kadar güzel yalan söylüyorsunuz ki, nerdeyse beni bile inandıracaktınız bayım.''
''Ben de aynı şeyi sizin için söyleyecektim, tatlı balım,'' diyerek gülümsedi Giles.
''Bana bir daha öyle dersen, kendini bedeninde artık olmayan hayati kısımlarını ararken bulursun.''
Seri sıralaması;
1. The Truth About Lord Stoneville (2010) Bozulan Yeminler (Oliver-Maria)
2. A Hellion in Her Bed (2010) Yatağımdaki Serseri (Jarret- Annabel)
3. How to Woo a Reluctant Lady (2011) Sır Gibi Sakladım (Giles-Minerva)
4. To Wed a Wild Lord (2011) Vahşi Bir Lordun Kollarında (Gabe-Virginia)
5. A Lady Never Surrenders (2012) Son Çarem (Celia- Jack Pinter)
6. 'Twas the Night After Christmas (2012) Öyle Bir Geceydi ki (Pierce ve Camilla)
http://geceleylaktomurcuk.blogspot.com.tr/
Sharpe ailesinin inatla evliliğe karşı çıkan kardeşlerinden bir diğeride Minerva'dır.
Anne ve babası öldüğünde dokuz yaşındadır. Onların cenazesinde abisinin on sekiz yaşında ki arkadaşı Giles ile karşılaşmış ve korktuğu için tüm tören boyunca elini tutmuştur. Minerva o gün Giles'e aşık olmuştur. On dokuzuncu yaş gününe geldiğinde de hala aşıktır. Abileri gibi hovarda olsa da ihtiyaç duyacağı eşin neden kendisi olmayacağını düşünür. Bu yüzden abilerinin gittiği maskeli baloya onu görebilme hayali ile gider. Fakat onu evde gizlice dolanıp bir dosya çalarken yakalar. Kimseye söylememesi karşılığında bir öpücük alır. Fakat Giles onun kötü kız rolü oynamaya karar veren bir kız olduğunu söyleyince o gece aşkından vazgeçer. Ama yazdığı gotik romanlarında ki erkek karakteri ondan esinlenerek yazar. Evlenmek istemez ve
büyükannesinin evlilik isteğine karşı çıkmak için bir planı vardır. Büyükannesinin onaylamayacağı biriyle evlenmek bu adayları da ilan vererek bulmaya çalışır gelen adaylardan biride hiç beklemediği Giles Masters'tir.
Giles avukat ve aynı zamanda hükümet adına çalışan bir ajandır. Dokuz yıl önce İç işleri bakanlığı için bilgi toplamaya başlamıştır. Artık sır saklamaktan,hovarda rolü oynamaktan yorulmuştur. Dokuz yıl önce Minerva hayal bile edemeyeceklerini istemesine neden olmuştur hala neden olur ama artık Minerva ondan nefret eder.Kitaplarında da bunu belli eder.
Minerva'nın yazdıklarının meslek hayatını etkileyeceğini düşünür. Kimsenin bilmemesi gerektiğinden buna bir son vermek ister. Bunun tek yolununda Minerva ile evlenmek olduğuna karar verir. Kralın hukuk müşaviri olacaktır ve artık evlenip düzenli bir hayat kurmak zorundadır. Minerva da Giles ile evlenme kararının büyükannesini sinirlendirip vazgeçireceğini düşünür büyükannesinin hovarda Giles'i istemeyeceğini bilir fakat Giles büyükannesini ikna eder ava giden Minerva ise avlanır ve ikili kendini evli bulur. Giles'ın sırları bir süre aralarını açsa da Minerva aşkın aptallar ve hayalperestler için olduğunu düşünen Giles'ı aşık etmeyi başarır.
Ayrıca Jarret ve Oliver gibi Minerva'da anne ve babasının ölümünü araştırır. Jarret Giles'ten yardım istediği için oda araştırma işine girer. Fakat henüz bir sonuç yok.
Kitap güzeldi çok beğendim okurken çok keyif aldım.Kalan kardeşlerin hikayesini de merak ediyorum.
Olay orgusu diger kitaplarla ayni olmaya basladigindan artik bu kacma kovalamaca beni baymaya basladi. Serinin en merak ettigim kitaplarindan biriydi ama beklentilerimi cok yuksek tuttugumdan olsa gerek pek istedigimi alamadim. Sonucta yazar olan bir karakter. Bu yuzden daha disli daha zekice kurgulanmasini beklerdim ama micmic , "ben seviyorum ama o sevmiyor, kesin baskasi var " gibi gelgitli dusuncelere sahip bir kadin oldu.