Açıkçası bu kitabı üniversitedeki hocamızn tavsiyesi üzerine okudum, John Fante ile tanışma şerefine nail oldum. Kitap bitti ama o kadar içten içe etkiledi ki beni, yazar basit bir dil kullanarak akıcı şekilde yazmış. Bukowski'nin önsözünü okudum başlamadan önce çok merak etmiştim, bu nasıl bir yazar ola ki diye. Şimdi de Bukowski merak ediyorum :) neyse kitap okurken Bandini'nin hayat mücadelesinde sizi seyirci konumuna sürüklüyor, sanki bir köşede durup onun gönül maceraları ile yazın hayatında yer edinme mücadelesini, nasıl bir yaşam savaşı verdiğine bizzat tanık oluyorum gibi hissettim.
Her cümlede yazarın yazıya karşı duyumsadığı tutkuyu hissettim. Bu açıdan Fante'yi kendime yakınsadım. Anlatım ve hissiyat güzeldi. Peki neyi beğenmedim? Konusunun sıradan olduğunu düşünüyorum. Yazar tamamen anlatıma odaklanmış da bu kısmı pek önemsememiş sanki.