Çok samimi bir anlatımı vardı. İlk bölüm çok güzeldi ama ikinci bölüm sonradan yazılmılş gibiydi. Öykünün sesi değişiyordu adeta. Bir de hiç konuyla ilgisi olmayan yan hikayeleri bize niye anlattı anlamadım.
Şahane bir eser, hiç sıkılmadım. Bitmeseydi dedim. Peki ya sonra? Ne güzel yazmışsınız Mustafa Bey..
Bir kaç kez okuyacak kadar çok sevdiğim bir kitap. Tek seferde bitecek mükemmelliyetlikte kelimelere sahip.
Tahsilini tamamlayamayıp, küçük yaşta kitapçıda çalışarak sıkı bir okur olan Ali; güleryüzlü, dürüst, hakkı hakka teslim etmekten geri durmayan, etrafında sevilen bir adam. Sevdiği kız Münire'yi abileri evlenmelerine razı olmayınca kaçırıp trenle yolculuklarına başlarlar. Gittiği yerlerde Ali'nin haksızlıklara boyun eğmeyişi, yaşadıkları, hayalkırıklıkları, kısa molalar olarak kalırken tren istasyonlarında; yepyeni umutla devam ederler yeni yolculuklara... Film sayesinde Mustafa Kutlu'yu tanımak benim için şansızlıktı diyorum çünkü filmi izledikten sonra okuduğum hikaye, filmden daha iyi ve sıcaktı.