Çok sürükleyici ve çok neşeli bir anlatımı var. Çevirmenin üslubu kendini gösteriyor.
Okurken çok eğlendiğim bir bilim kurgu kitabı oldu. John Perry'i tanımak ve Dünya dışındaki evreni okumak oldukça güzeldi. Kitabı beğendim.
kitap Starship Troopers ile Bitmeyen Savaşın bir karışımı gibi ama yine de eğlenceli ve keyifli... Bilimkurgu sevenler kaçırmasın bence...
Hızlı okunan , aksiyonu oldukça yüksek bir bilimkurgu romanı. Ama yazar kitapta , sulu şakaları bu kadar abartmasa ve romantizm yaratmak için çok zorlama bir tesadüfü kullanmasa çok daha iyi olabilirmiş.
Tasvirleri olmayan ama ilginç fikirleri olan güzel bir kitap. Bir de bilim-kurgu olmasıyla yıldızlar arası yolculuğu anlatışıyla büyük hata yapmış yazar. Bu kitabı yazmadan önce biraz bilim-kurgu izlemesi gerekirmiş.
John Scalzi’nin en iyi yeni yazar ödüllü romanı.Açıkçası önyargıyla okumaya başladım çünkü ustaların elinden 2 hugo ödüllü roman(Robert Heinlein-Yıldız Gemisi Askerleri ve Joe Haldeman- Bitmeyen Savaş) okuyunca beklentiler ister istemez artıyor.Kurguyla ilgili tüm önkabullerimi geride bırakmış değilim ancak şunu söyleyebilirim ki bitmeyen savaş ve militarist toplum motiflerine farklı bir bakışı oldu benim açımdan.
Karakterimizin adı John Perry ve kendisi on yıl kadar önce gelen celbe karısıyla beraber yazılmıştır.Ancak karısı anevrizma sonucu hayatını kaybeder ve John’un amaçsız bırakır.Bu dünya üzerindeki işlerini yoluna koyan John gençleştirme terapileri için askere yazılan çok sayıda insan gibi teslim olur ve macerası başlar.
Öncelikle yaşlı insanların askere alınması konsepti saçma gibi gözükse de çok mantıklı,onca senenin tecrübesi ve yaşanmışlıklar nelerin korunması gerektiğiyle ilgili katı kabuller kazandırıyor askerlere.Ayrıca yeni bir yaşama genç bir insan olarak başlamanın cazibesi de işleri kolaylaştırıyor.Ancak ufak mantıksal hatalardan kaçınamıyor yazar.Celplerin mekiklere binmeden son anda bile iptal edilebilmesi açıkçası kavrayamadığım bir motif(askerden yeni geldim).Kimi yerde kurgunun içerisine bilim de serpiştiren yazar çoğu yerde sade hayal gücüyle yazmış ve dayanaksız konseptleri biraz fazla kullanmış.Asker klişelerinin başarılı kullanımını beğenmeme rağmen karakterin kendisini çok kağıttan ve boyutsuz bulduğumu belirtmeliyim;psikolojik derinliğe sahip olmadığını düşündürdü bana.Aynı zamanda tasvirlerin eksik kullanımı farklı ırkları gözde canlandırmayı son derece zor bir hale sokuyor.Kurgu döngüsü içerisinde Yıldız Gemisi Askerleri’nden çok ciddi “esinlenmeler” var:Karakterin gelişim süreci bile aynı şekilde işliyor.
Uzun zamandır okuduğum en iyi kitaptı. Kitabı bitirmek için iki gün o kadar uzun bir süre gibi geldi ki... Scalzi'nin dili çok keyifli, gâyet akıcı. Cihan Karamancı'nın çevirisi ise rahatsız edici iyi. Hayalet Tugay'ı bekliyorum İthaki, haberin olsun.
“Yetmiş beşinci doğum günümde iki şey yaptım. Önce karımın mezarını ziyaret ettim. Sonra da askere yazıldım.”
Evrenin bir başka ucunda, Dünya’dan uzakta bir savaş devam etmektedir. KSG isimli savunma gücü sadece yetmiş beş yaşına ulaşmış yaşlı insanları orduya almaktadır. Hayattan fazla bir beklentisi kalmamış ve sağlığını kaybetmiş bir bedenin içine sıkışıp kalmış yaşlı insanlar, bir şekilde gençleştirilecekleri hayaliyle askeriyeye katılmaktadırlar. Romanın kahramanı John Perry de bu insanlardan biridir.
Son zamanlarda okuduğum en iyi, en keyifli bilim kurgu romanı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Biraz Robert A. Heinlein’ın Starship Troopers’ını anımsatsa da çok daha farklı ve detaylı bir öykü. Oldukça eğlenceli olması da cabası. Aynı evrende geçen Hayalet Tugay, Son Koloni, Zoe’nin Öyküsü’nün de yine aynı keyiflilikte olduğunu belirtmek isterim. Bilim kurgu seviyorsanız muhakkak okuyun.
Bana Akıl oyunlarını hatırlattıgı kısımdan sonrası yavaş ilerlemiş olsada ilginç bir deneyimdi.
Asimov okuduktan sonra başlayan bilim kurgu beğenisinde , yaşlı adamın savaşını tavsiye ettiler.Ancak kitaptaki karakterler yerler ve olaylar çok karmaşık geldi.O yüzden pek tat alamadım.
Hepsiburada'dan yaptığım alışverişte kargo ücreti ödemek yerine seçenek olarak verdiği üç kitaptan biriydi, bu sebeple aldım. Yoksa bilinçli olarak alacağım bir kitap değildi. Sebep diye soracak olursanız, bir kere kitap kesinlikle benim okuyacağım tarzda değildi. Okurken şunu düşündüm: bu kitabı film yapsalar, anca oturup başına iki saatinizi verirsiniz, daha fazlasını hak etmiyor zira.
Bilim kurgu türünde bir kitap ve tamamen kurgusal. Bilim kurgu çok sevdiğim bir tür olmamakla birlikte kendini kanıtlamış olanlarını okurum. Mesela George Orwell'ın 1984'ü müthiş bir kitaptır, keza filmi de aynı şekilde iyidir.
Ama bu kitapta edebi anlamda hiçbir derinlik, dile getirmenizi gerektiren hiçbir özellik yok. Kendi çapında çarpıcılıklar ve kısmen sürprizler yapmaya çalışmış, tamamen akıcı (hoş anlamında akıcılık değil, basit anlamında akıcı) oturup okuyabileceğiniz bir kitap.
Fazla övdüm farkındayım Bir kere daha ifade edeyim, ben hiç alışık değilim bu tür kitaplara, ağır eleştirilerimin arka planı budur. Şunu da fark ettim: bu saatten sonra alışmayayım da, kaybedeceğim hiçbir şey yok. 15 yaşında yeğenim var, ona hediye etmeyi düşünüyorum.
Türü sevenlere hitap edebilir, internette 8-9 puan vermişler kitaba.
www.seymaatasoy.com
"Yetmiş beşinci doğum günümde iki şey yaptım. Önce karımın mezarını ziyaret ettim. Sonra da askere yazıldım." diye muhteşem bir şekilde başlıyor Yaşlı Adamın Savaşı.
Kahramanımız John Perry yetmiş beşine bastığı gün Koloni Savunma Güçleri'ne katılıyor. Zaten KSG'ne katılabilmeniz için yetmiş beş yaşınızı doldurmanız gerekmekte. KSG'nin amacı uzayda yaşamaya uygun gezegenleri kolonilerine katarak insanların oraya yerleşmesini sağlamak. Tabi bu gezegenler başı boş bir biçimde durmuyorlar. Bu gezegenler için savaşmaları gereken uzaylılar var. Kim yetmiş beş yaşında orduya katılır diye düşününce yanıt basit: KSG'nin bizim yaşlıları tedavi ederek gençleştireceklerini söylemeleri -ki bunun da sıra dışı bir yöntemi var.
Uzaylılar fikrini hep sevmişimdir. Bence koca evrende bir tek insanların yaşaması çok düşük bir ihtimal. O yüzden konu bana oldukça ilgi çekici geldi. Yeni yerlerin keşfedilmesi ve oralar için uzaylılarla savaşılması... Scalzi uzaylılarının hepsinin ayrı ayrı karakteristik ve fiziksel özelliklerini çok güzel anlatmış. Kitap boyunca birçok uzaylıyla tanışıyorsunuz ve yazarımız sayesinde gözünüzde rahatlıkla canlandırabiliyorsunuz.
Kitabımız Perry'nin ağzından anlatılıyor. Perry çok espritüel, kitabı okurken sık sık güldürüyor. Bu da bilim kurgu kitaplarının okuma zorluğunu alıp götürüyor. Verilen fizik bilgileri tam kararında. Hem ne demek istediklerini rahatlıkla anlıyorsunuz hem de bunu kitabı bölmeden kurguya, kitabın akışına uygun bir şekilde verildiği için anlam karmaşası yaşamıyorsunuz.
Kitabın ilk yüz sayfası tam olarak konuya girilemediğinden biraz sıkabiliyor. Fakat bir ilerlediniz mi elinden bırabilene aşk olsun. Military/askeri tarzda hiç kitap okumamıştım ve o alanla ilgili pek bir bilgim yoktu. Bu kitap da bilim kurgunun yanında askeri bir kitap. Ama hiçbir bilgim olmamasına karşın hiç zorluk çekmeden okudum. Biraz bir şeyler de kaptım açıkçası.
Perry karakterini inanılmaz benimsedim. İçimizden biri desek yeridir. Aslında bütün karakteler için aynı şeyleri söyleyebiliriz. Öyle gerçek dışı karakterler (Evet, biliyorum bilim kurgu kitabından bahsediyoruz ama başka bir gerçek dışı kastettiğim) yok. Hepsi günlük hayatta karşılaşacağımız tipler.
Bir dörtlemenin ilk kitabı YAŞ. Kısa zamanda ikinci kitap Hayalet Tugay'ı almayı düşünüyorum. Sonuç olarak çok büyük zevk alarak iki gün içinde yuttum bu kitabı. Bilim kurguya karşı ön yargılı olanlar ama okumak isteyenler bununla beraber başlayabilir. YAŞ serisi Hayalet Tugay adıyla televizyona uyarlanacakmış. Scalzi bu adı Hayalet Tugay kulağa daha cool geldiği için seçmiş.
Yaşlı Adamın Savaşı oldukça eğlendirici ve akıcı bir bilim-kurgu romanı. Gerçi çoğu türdeşine göre işin bilim kısmı çok daha basite indirgenerek sunuluyor okuyucuya. Basitten kastım baştan savma ya da alelade değil kesinlikle; türe yabancı olanların bile kolayca anlayacağı bir sadelikle yazılmış yalnızca. Akıl almaz cihazlar ve son teknoloji oyuncaklar yine yerli yerinde; tek fark daha anlaşılır olmaları. Bunu bahsi geçen teknolojik zamazingolara John'un da en az bizim kadar yabancı olmasına borçluyuz.
Kitabın giriş ve gelişme kısmı yani John'un askere katılmayı neden seçtiğini anlattığı, yaşlılığa ve yaşlanmaya dair çıkarımları ve KSG'de geçirdiği değişimlerin ele alındığı kısımlar gerçekten de çok iyi kaleme alınmış. Eğitiminin başlaması ve piyade olarak savaşlara katıldığı kısımlarda işlerin ilginçliği bir nebze azalsa da (ve bu noktada sıradan bir savaş romanına gidiyormuş gibi görünse de) son bölümlerde kendini tekrardan toparlıyor.
Macera yönü kadar içerdiği esprilerle de okurunun yüzünü güldürmeyi başarıyor kitap. John'un BeyinDostu (TM ibaremizi de ekleyelim hemen buraya) için seçtiği isimden tutun da içinde bulunduğu durumlara getirdiği nüktedan yaklaşımlar bazı yerlerde sesli gülmenize neden olabiliyor.
Sonuç olarak türü sevenleri eğlendirecek, yabancı olanları da sıkmayacak; kimi zaman neşeli kimi zamansa düşündüren, bir solukta okunabilecek eğlenceli bir roman Yaşlı damın Savaşı.
Konu ve anlatım dili iyiydi. Başta konusu basit geliyor ama sayfalar ilerledikçe değişik bakış açıları yakalıyorsunuz.
Başka bir gezegende geçiyor konu.. Fazla detaya girmek istemiyorum belki okuyan vardır yada okuyacak olan.
Bence iyiydi. Kitap üçlemeymiş. 2.si olan Hayalet Tugay'a başlayacağım....
Keyifli okumalar.