Yatağımdaki Serseri (Hellions of Halstead Hall, #2)

En Son Değerlendirmeler

7 puan

Lord Jarret ve Annabel'in; bir iddia üzerine başlasada ilişkileri sonunda mutluluğa erdi çiftimiz..
Serinin ilk kitabını okuyanlar bilir...Sharpe kardeşlerin büyükannesi olan Bayan Hetty, eğer evlenmezlerse onları aile mirazsından mahrum bırakacaktı...Oliver'ı evlendirdikten sonra sıra Jarret'e geldi..
Jarret bira fabrikasını yönetme karşılığında bu evlilik zorunluluğundan kurtuldu, zira Büyükkanne Hetty'nin bu şartı kabul etmekten başka çaresi kalmamıştır...
Annabel ise küçük bir bira imalathanesinin sahibi olan abisi adına Büyükanne Hetty ile bir anlaşma yapmak için Londra'ya gelmiş ve Büyükkanne yerine Jarret'le karşılaşmıştır...
Jarret maddi açıdan, zaten sallantıda olan fabrikayı riske atmamak için Annabel'in teklifine olumlu bakmamıştır...
Annabel ise bunu kabullenemeyip Jarret'la kumar masasına oturmuş ve bir iddiaya girmişlerdir..
Ya bu kumarda başarılı olup anlaşmayı garantiye alacaktır...yada bir gecesini Jarret'la geçirecektir..

Olaylar bu şekilde başlıyor...Kitap pekte ahım şahım olmasada güzeldi...
Çiftimizin bir araya gelmesini engelleyen korkuları, engelleri ve çekinceleri vardı..
Ama bi şekilde bununda üstesinden geldiler...

Birde ilk kitaptanda bilindiği üzre Sharpe kardeşlerin anne ve babasının olaylı bir şekilde ölümü söz konusuydu..Bu kitapta bu durum biraz daha aydınlandı...

Kitapta Minerva ve Jarret'in arkadaşı Masters'inde çift olacağı sinyallerini aldım ben...
ki öylede olacak gibi..Gabe'de merak ettiğim kardeşlerden...
Umarım en kısa zamanda onlarında hikayesini okuruz...=)

12 yıl, 11 ay
10 puan


Yatağımdaki Serseri__Sabrina Jeffries....
Çok tatlı bir şekilde okundu... ve her son gibi bitti... ilk kitap BOZULAN YEMİNLER'i okuyalı o kadar zaman oldu ki,ilk başlarda hatırlamkta zorluk çektim ve kısa bir anı tazelemisinden sonra YATAĞIMDAKİ SERSERİ'ye başladım....

Sharpe ailesi uzun zaman önce anne ve babalarının şüpheli ölümleri üzerine 5 kardeş Büyükannelerinin yanına verilir ve onun yanın...da büyümeye başlarlar... aradan geçen zaman zarfında evlenmeleri gerektiğine karar veren Büyükannelerinin ültimatonlarına boyun eğmek zorunda kalacaklardır.....

Jarret Sharpe,Çocukluğundan beri Plumtree bira fabrikasını yönetmenin hayaline kurar ama daha 13 yaşındayken büyükannesi tarafından zorla Eton a okumaya gönderilir ve buda hayatının dönüm noktası olur... başarılı bir kumarbaza döner :) büyük annesi hastalanır yada öyle düşünülmesini ister ve Jarret a bira fabrikasının işletmesini teklif eder...ama Jerratın şartı vardır ! fabrikayı işletmesi için şartı evlilk ültimatonunu kaldırılmasıdır....!!!

Annabel,Lake bira fabrikalarını yöneten abisinin zor zamanlarında çıkmaza girmiştir ve Plumtree bira yöneticisi Hester Plumtree ile anlaşma yapmak için fabrikanın yolunu tutar...ama onunda hesaplamadığı şey artık yöneticinin o olmadığıdır....

konuya fazla değinmeyeceğim,ama şunu belirteyim ki,aradaki sırlar,ihtiraslar,beklentiler ve aşk çok ama çok okunasıydı..satırların nasıl aktığını ve kitabın nasıl bittiğini anlamadım...ilk bahis oyunlarında arada geçen dialoglara bayıldım... küçük Geordie bayıldım,hele büyük annenin sinsi ama bir o kadar da komik planlarına hayran kaldım...Oliver ve Maria ile karşılaşmak her zamanki gibi mükemmeldi...

Ama bu kitapta da Anne ve babalarının ölüm nedenlerini tam öğrenemedik :( ve sanırım serinin en son kitabında öğrenme lüksüne erişeceğiz....

ben okurken çok keyif aldım ve sizlerinde bu keyiften payınıza düşeni almasını isterim... ve küçük bir alıntı ile sonlanladırayım yorumumu...

"Eğer onunla evlenmeyi düşünmyorsan"diye mırıldandı yanında küçük bir ses," ona o şekilde bakmamalısın".
bu Geordie'ydi.
"Ona nasıl bakıyorum ki?" diye sordu Annabel.
"sanki o badem ezmesi gibiymiş de ondan bir lokma ısırmak istiyormuşsun gibi."
:)

5 puan

Serinin ilk kitabından daha çok hoşlanmıştım zamanında. Buda iyiydi ama bir heyecan aradı hep gözüm.

Şimdi efenim bu kitabı neden orta halli bulduğumun sebeplerini sayalım;
1. Kızın 30 yaşında olması (Okuduğum kitapta günümüz romanları hariç kadın karakterlerin bu kadar yaşı geçkin olması hoşuma gitmiyor.)
2. İkili arasında ki çekimi hissetsemde aşkı hissedememem.
3. Oğlanımızın sevdiğim erkek karakter tipine uymaması
4. Sabrina'nın sevdiğim komik dialoglarını taşımayan bir kitap olması
5. Benim artık bu dönemi okumamam gerektiği, en azından her yazarı :)

Bu nedenlerle kitap hoşuma gitmedi ama konusundan biraz bahsedeyim. Lord Jarret'ın büyükannesi bir yıl içinde bütün torunlarının evleneceği ultimatomunu vermesinin üzerinden 2 ay geçmiştir. Birden ciddi bir hastalığa kapılır ve Jarret ile evlenmesi konusundaki baskısını kaldırması karşılığında bira fabrikasının başına geçmesine karar verir.
Kızımız Annabelle ise baba mirası bira fabrikaları batıyor, abiside kendini gittikçe içkiye kaptırıyor diye dizginleri ele almış ve fabrikayı kurtarmak için bir çözüm bulmuştur. Bu yüzden Jarret'ın şu anda yönettiği fabrikaya yeni ürettiği içkisini pazarlaması için bir teklif sunar ama Jarret bu fikri hoş karşılamaz. Annabelle vazgeçmek niyetinde değildir. En sonunda bu ünlü kumarbaz ile kızımız kazanırsa projeyi Jarret'ın desteklemesi karşılığında kumar masasına oturur. Ama Annabelle'in unuttuğu şey kumarbazlara güven olmayacağı ve riske ettiğinin sadece onuru değil kalbide olduğudur.

7 puan

Hellions of Halstead Hall Serisinin İkinci kitabı hikaye olarak Bozulan Yeminlerden daha iyi bulduğumu söylemeliyim...Hikaye bence daha iyi kurgulanmıştı...
Ama sanırım bu hikayede biraz heyecan yoktu..Hareket yoktu..Birde yazarımızın ünlü mizah gücü bu kitapta yoktu...Hikaye akıcıydı en azından sıkmadı...

6 puan

Iclerinde normal bir sekilde evleneni cikacak mi merak ediyorum. Hepsi degisik.

7 puan

Seri romanları özellikle de bu şekilde olanları okumayı çok seviyorum. Yani, serinin bir kitabındaki ana karakterlerin başka bir kitapta yan karakter olması durumu. Hellions of Halstead Hall serisi de işte böyle bir seri. Beş kardeşin hikayesinin anlatıldığı seride kardeşler birbirlerinin hikayelerinde yan karakterler olarak bulunmakta.
Bu kitapta Lord Jarret Sharpe ve taşrada bira üreticiliği yapan Bayan Annabel Lake’in hikayesi anlatılmaktadır. Ünlü kumarbaz Lord Jarret, kartlar ve kumar oyunları ile kendini dış dünyaya soyutlamış bir insan. Dedikodulardan başka kendisi hakkında özel bilgileri kimseyle paylaşmayan biri. Annabel ise taşrada yaşayan ve bir bira üreticisinin kızı. Elindeki az şeyle yetinmesini bilen ve kendini erkeklere kapamış bir bayan. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki yazar bu kitabında aşka az yer vermiş. Erkek ve bayan karakterlerin ne zaman birbirine aşık olduğunu ya da ilişki durumundaki düşüncelerinin ne durumda olduğunu pek anlamadım. Kitabın bu kısmı çok çabuk ilerledi. Mesela; Lord Jarret’in, Anabel hakkındaki düşünceleri başkayken sayfayı çevirdiğinizde tamamen başka olduğunu okuyorsunuz. Ayrıca bu hikayede, Annabel’in hayatı, yaşadıkları ve bira üreticiliği daha ön plandaydı. Zaten Annabel –okuduğunuzda anlayacaksınız- diğer historical romans tarzındaki bayan karakterlere hiç benzemiyor. Ben okudukça şaşırdım, çünkü böyle bir kadın karakter beklemiyordum. İlk romanda okuduğum tarzda bir aşk hikayesi beklediğim için biraz hayal kırıklığına uğradım. Kitabın ilk yarısı eğlenceli diyaloglardan oluşsa da, yazar diğer yarısında duygusal olaylara yer vermiş. Böyle olunca da kitap beklentimi tam olarak karşılayamadı.

Çevirinin gayet düzgün olması ve özellikle kapağının orijinal kullanılmasından dolayı Epsilon Yayınevine teşekkür ediyorum. Seriye devam edeceğim. Leydi Minerva ve Gale Masters’ın hikayesinden ufak ipuçları bu kitapta vardı. Lord Jarret’in kardeşi ve arkadaşı arasında yaşanacaklara vereceği tepkilerin sinyallerini keyifle okudum. Umarım üçüncü kitap beklediğim gibi çıkar.
Keyifli okumalar!

http://kitaptutkum.blogspot.com/

9 puan

Büyükanneleri Sharpe kardeşlerin evlenmesi konusunda kararlıdır. Evlenmezlerse mirastan mahrum olacaklardır. Evlenme sırası ise Jarret'te.
Jarret Sharpe anne ve babasının skandal ölümü sırasında on üç yaşındadır. Büyükannesinin bira fabrikasını yönetmek isterken büyükannesi okula gitmesi konusunda ısrarcı olmuştur. Aradan on dokuz yıl geçince babasından oynamayı öğrendiği ve babasının verdiği iskambil kağırtları ile oynama konusunda iyice ustalaşmış ve hayatını sürdürmek için kumar oynamaya başlamıştır. Büyükannesi ise evlenmeleri konusunda hala ciddidir.Fakat hastalanıp bir ay yataktan çıkması gerekince bira fabrikasını işletmek ona kalır. Karşılığında fabrika ona kalacak ve evlenmek zorunda kalmayacaktır.

Annabel Lake on iki yıl önce nişanlısı savaşta öldükten sonra oğlunu doğurmuştur fakat piç damgası yememesi için onun halası olmuştur. Oğlunu bırakmak istemediği için evlilik gibi bir düşüncesi asla yoktur. Bira imalatçısıdır Fazla içen ve iyi durumda olmayan abisi adına Jarret'in büyükannesi ile görüşmeye gider fakat karşısında Jarret'ı bulur. Ailesi zor durumdadır ve kendi imalatı olan birayı hint pazarına satmak için yardım ister. Jarret büyükannesine söyleyeceği sözünü verir ama Annabel emin olmak istediğinden onu gittiği tavernaya kadar takip eder. Ve kumar oynamak için meydan okur. Eğer Annabel kazanırsa fabrikaları hint pazarına girmek için Annabel'in ailesinin fabrikası ile birleşecek Jarret kazanırsa Annabel geceyi onunla geçirecektir. Bahsi Annabel kazanınca işler değişir.
Jarret Annabel ile vakit geçirdikçe tüm planı altüst olur ne aşktan kaçabilir ne de evlilikten.
Ayrıca Jarette ailesinin ölümünü araştırır ve annesinin seyise babasına yerini söylememesini söylediği ortaya çıkar. Annesi babası ile yüzleşmek için evden çıkmamıştır yani işin gerçeği diğer kitaplara kaldı.
Kitap güzeldi ama fazla hareketli bir kitap değildi. Genelde iş aile sorunları var. Fakat okurken de sıkmıyor.

geri ileri