Selçuk Şirin, Türkiye'nin eğitim imkanları çok kısıtlı ve kalitesinin düşük olduğu bir bölgesinden ODTÜ'yü kazanmış, sonrasında ABD'nde yüksek lisans ve doktorasını tamamlamış oldukça başarılı bir akademisyen.
Yol Ayrımındaki Türkiye - Ya Özgürlük Ya Sefalet, bir oturuşta bitirilecek yalınlık ve akıcılıkta, fakat üzerinde tekrar tekrar düşünülmeye değer içeriğe sahip bir kitap. Kitap, yazarın ulusal bir gazetedeki yazılarının birararaya getirilmesiyle ortaya çıkmış.
Kitabın ana konusu, 2008 yılından itibaren kalkınma ivmesini kaybeden Türkiye'nin orta gelir tuzağından kurtularak yeni bir kalkınma hamlesini gerçekleştirebilmesi için yapılması gerekenler.
Kitapta çoğunlukla uluslararası ölçekte anlam ifade eden endekslerde yer alan eğitim, teknoloji ve ekonomi alanındaki somut veriler ışığında Türkiye, diğer ülkelerle karşılaştırılıyor ve mevcut durumun resmi ortaya konuyor. Bence kitabı okuması keyifli, anlaşılır ve güvenilir kılan en önemli husus, yazarın bu şekilde "veriye dayalı karar verme kültürü"nü öne çıkarması.
Doğru söylemek gerekirse mevcut resim çok iç açıcı değil ama alınması gereken tedbirler ve izlenmesi gereken yol haritası en azından birşeyler yapılabileceği konusunda ümit verici.
Kitapta değinilen konulardan en çok dikkate değer bulduklarım;
* Dünyada ve Turkiye'de ekonomik büyüme, kalkınma ve eğitim,
* Reel büyüme ve nominal büyüme,
* Orta gelir tuzağı,
* Kalkınma gerçek anlamda nedir, nasıl gerçekleştirilebilir?
* Katma değer ekonomisi,
* Yerli otomobil üretimi Türkiye için ne kadar rasyonel bir hedef?
* Yapısal reformların kalkınma açısından önemi ve gerekliliği,
* Göçmen sorunu ve atılması gereken adımlar,
* Eğitimde neredeyiz, nerede olmalıyız?
* Kadına şiddet,
* Egitimde Finlandiya örneği, vb.
Kitaba yönelik tek olumsuz değerlendirmem şu olacak: Kitap editöryal açıdan 5 ana bölümden oluşsa da içerik açısından Kalkınma, Toplumsal Sorunlar, Siyaset İklimi - Seçimler ve Eğitim olmak üzere dört bölümden söz etmek mümkün. İçerikte yer alan analiz ve değerlendirmelerin belki de tamamının altına imza atar hatta alkış da tutarım ama Toplumsal Konular ve Siyaset ile ilgili bölümler bir başka kitapta yer alsaydı daha iyi olacakmış diye düşünüyorum. Nedeni ise bu kitaba Beyaz Zambaklar Ülkesi adlı eserin yerli sürümlerinden birisi olma misyonu atfetmem olabilir. Bunun dışında kesinlikle okunmasını tavsiye edeceğim önemli bir kitap.
Kitabın son baskısının 2016'da çıktığı düşünülürse; içerikte alan analiz ve değerlendirmeler önümüzdeki dönemlere de ışık tutacak nitelikte. Okunmasını şiddetle tavsiye ederim.