Necip Mahfuz'un okuduğum 5. eseri, bu kadar berbat bir çeviri, bu kadar editör hatası beklemiyordum doğrusu... İsimler sürekli olarak karıştırılıp yanlış yazılmış. Çeviri başarısız. Ne Kırmızı Kedi Yayınevi'ne ne de böylesi bir yazara bu çeviriyi ve editörlüğü yakıştıramadım.
150 sayfada onlarca yılı anlatabilmek yeteneğin kanıtı değilse başka nedir bilmiyorum. Yazar bir ailenin üç kuşağının değişimlerini ülkenin tarihsel gelişimi içinde anlatmış. O kadar rahat, ayrıntıya girmeyen, yalın cümleler kullanmasına rağmen kitaba asla basit diyemem. Tabi dönemin Mısır'ı hakkında daha çok bilgim olsaydı bazı yerlerde zorlanmazdım. Yazarın bahsettiği bazı gruplar ve olaylar hakkında insan daha çok bilgi sahibi olmak istiyor.
Tasvir çok az tasvire zaman da yok zaten 150 sayfaya üç nesil sığdırdımış yazar. Politik gelişmelerin bu üç neslin üzerindeki etkisi ayrı ayrı anlatılmış. Ancak tek bir şey değişmemiş: Zamanın Hükmü..
Fena değildi yazarın okuduğum ilk kitabıydı beklentimi tam olarak karşılayamasa da okunabilir bir kitaptı.
Gerçekten niye bu kadar hatalı bir çeviri olmuş anlayamadım. Çocuklar, torunlar, arkadaşlar birbirine karışmış ki sayı ve nesil olarak Cebelavi Sokağı'nın Çocukları' nın çeyreği bile değiller. O karışsa anlardım yani. Kırmızı Kedi Yayınevi'ne bu özensizliği yakıştıramadım.
Konu olarak çalkantılı yakın Mısır tarihi eşliğinde çalkalanan bir aile ele alınıyor. Bireyleri birbirinden farklı görüşlere sahip yine de zamana ve ülkenin tüm karmaşasına direnmeye çalışan bir aile. Yazarın eserleri bizde tam bir sırayla basılmadığı için yıllara göre değişen yazım tarzı hakkında net fikir sahibi olamıyoruz. Diğer romanların aksine bölümlere ayrılmamış tek bir parça halinde ilerleyen ve oldukça az betimlemeye sahip bir eser. Hayalini kurmamız istenen yalnızca iki yer var, Kanatir Bahçeleri ve Helvandaki o eski ev. İkisi de hem geçmişin anılarını hem geleceğin umudunu yüklenerek bir tür sabit nokta oluşturuyorlar.