yazar düzenlemeleri
ordoabchao, 42 adet değişiklik yapmış.  (1/9)
« geri  
ordoabchao, Flores Geceleri başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

Semtin bu kısmındaki sokaklar oldukça karanlıktı. Sıklıkla bozulan cıvalı ampuller pembemsi bir parıltıdan öte ışık yaymıyorlardı. Bozulmasalar da ağaçların yaprakları üstlerini peçe gibi örttüğünden çukurlarla dolu çatlak kaldırımlara ürkütücü gölgeler düşürüyorlardı. Rosa ile Aldo kaldırımlardaki bu bozuklukları çoktan ezberlemişlerdi, zaten kol kola girip sıklıkla duraksayarak yürüdükleri için yaşıtlarının hayatını karartan düşüşlerden korunuyorlardı. Sokakların her gece biraz daha karanlığa gömüldüğünü fark ediyor ve bunun sebebini merak ediyorlardı.

Ekonomik kriz nedeniyle pizza dağıtıcılığı yapmak zorunda kalan ihtiyar Aldo ile Rosa Peyró çifti, her gece Buenos Aires'in Flores semtinin sokaklarını arşınlamaktadır. Çiftin genç bir meslektaşının kaçırılıp öldürülmesiyle sahneye çıkan Başsavcı Zenón Mamaní de, gerçekle kurgunun kördüğüm olduğu Flores gecelerinde esrarengiz bir davanın peşine düşer.

Roberto Bolaño'nun "çağdaş İspanyolca edebiyatın en iyi yazarları" arasında gösterdiği César Aira, kalıplara sığmayan bu kitabında, gerçeküstüyle acı gerçekler arasında mekik dokuyor.
10 yıl, 10 ay
ordoabchao, İstanbul Hatırası başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

Ahmet Ümitin beklenen romanı İstanbul Hatırası 1 Haziran tarihinde okurlarla buluşuyor. Romanlarında zengin arka planı polisiye kurgu Byzantion'dan İstanbul'a uzanan, heyecan yüklü bir serüven...

Sarayburnu'nda, Atatürk heykelinin ayaklarının dibinde bir ceset, Avuçlarında antik bir pere.... Ama ne bu ceset son kurban, ne de bu antik para son sikke... Yedi kurban, yedi hükümdar, yedi sikke, yedi kadim mekân. Ve tek bir gerçek: Bu şehrin gizemli tarihi.

"Şehre bakıyorduk denizden. Sisler içindeydi İstanbul... Sisler
içinde vermekteki ustalığı ile bilinen Ahmet Ümitin bu romanı da yine peş peşe işlenen cinayetlerin çevresinde kurgulanmış. Ancak bu kitabı sıradan deniz... Sisler içinde teknemiz. Sultanahmet'in minareleriydi görülen, Ayasofya'nın kubbesi, Topkapı Sarayı'nın kuleleri. Hiç yağmalanmamış, yıkılmamış, kirletilmemiş gibiydi şehir. Bembeyaz bir polisiye romandan ayıran birçok özellik var. Her şeyden önce zengin kadrosu ile İstanbul Hatırası, çeşitli kesimlerden İstanbulluyu sisle örtmüştü doğa, ne varsa görüntüyü çirkinleştiren. Güneş doğmadan bir araya getirerek içinde barındırdığı alt öykülerle zengin anlığına beliren bir yapı sunuyor. Birbirine bağlanan bu alt öyküler hayal gibi... Büyülü bir yandan gerilimin etkisini artırırken bulut gibi... Bir masal imgesi gibi... Yeni kurulmuş bir yandan da romanı şenlikli ve çok yönlü kent gibi... Taze bir yapıya ulaştırıyor.
Kitabın
başlangıç gibi... Genç, umutlu, güzel...

İstanbul'a bakıyorduk denizden. Ölülerimizin yüzlerine bakıyorduk... Onların gözlerindeki kendi kederimize. Çaresizliğimize bakıyorduk, avuçlarımızda büyüyen zavallılığa, kanımızda filizlenen korkaklığa... Elimizden alman hayata bakıyorduk... Güneşli günlerimize, umut dolu sabahlara, eğlenceli bahar akşamlarına... Sönen anılarımıza bakıyorduk, ölen hayallerimize, yıkılan düşlerimize... Sönen anılarımızı, ölen hayallerimizi, yıkılan düşlerimizi yüklenip yorgun
bir başka önemli özelliği de İstanbul hakkında son derece detaylı bilgi içermesi. Kurgunun içine yerleştirilen bu bilgiler hem okumayı daha meraklı hale getiriyor hem de tarih aracılığıyla çok günümüzün dışındaki öykülerin de kurguya yerleşmesine imkan tanıyor. Böylece Ahmet ümitin İstanbul Hatırası adlı romanı, başka başka dönemlerin öykülerinin eşliğinde, günümüz İstanbulunun geniş bir panoramasını oluşturuyor. Tutucusundan modernine, eski İstanbullusundan yeni göç etmişine, milliyetçisinden gayrı Müslimine varana dek İstanbullu diye adlandırılabilecek herkes bu kitabın içinde kendi öyküleriyle şilep gibi bizden uzaklaşan şehrimize... Şehrimizle birlikte İstanbulun devasa çarklarının dişlilerini dile getiriyor. Binlerce yıllık tarihiyle İstanbul başrolü oluştururken romana girip çıkan her karakter de İstanbulun nasıl İstanbul olduğunu aktarıyor.
yitirdiğimiz kendimize bakıyorduk..."
(Tanıtım Bülteninden)

Türkçe
590 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
İstanbul, 2010
ISBN : 9789752897458
10 yıl, 10 ay
ordoabchao, Satranç başlıklı kitabın edisyon detaylarını düzenledi

Sayfa Sayısı düzenlenmiş, eski hali 77, yeni hali 71
10 yıl, 10 ay
ordoabchao, Pargalı İbrahim Paşa başlıklı kitabın edisyon detaylarını düzenledi

Sayfa Sayısı düzenlenmiş, eski hali 270, yeni hali 367
10 yıl, 4 ay
ordoabchao, Pargalı İbrahim Paşa başlıklı kitabın edisyon detaylarını düzenledi

Yayınevi düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali İnkılap Yayınları
Yayın yılı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 2001
Format düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali boş
Dil düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Türkiye Türkçesi
10 yıl, 4 ay