''İnternet insan uygarlığı için bir tehdittir'' — bunu WikiLeaks'in kurucusu ve yayın yönetmeni Julian Assange söylüyor. Çok değil, en fazla on yıl önce internetin ne müthiş bir özgürlük alanı açtığından söz ediyorduk. Gerçekten de internet dünya üzerinde büyük bir değişim yarattı. Ne var ki çok kısa bir süre içinde ciddi bir kırılma ortaya çıktı: İnsanlar giderek daha fazla bağlanıyordu internete, ama aynı zamanda kitlesel gözetleme programları devreye sokulmaya başlamıştı. Elektronik iletişim ve "sanal" ''sanal'' uzam iktidar için insanları "kapatmadan", ''kapatmadan'', açık alanda gözetleyebilmek, izleyebilmek, dinleyebilmek anlamına geliyordu. Bugün toplum küresel boyutta bir gözetim toplumuna doğru giderken insan uygarlığı bir yol ayrımında: Yollardan biri "güçsüzlere ''güçsüzlere mahremiyet, muktedirlere şeffaflık" şeffaflık'' düsturuna varıyor. Diğer yol ise ispiyonaj, casusluk, şantaj ve manipülasyon şebekelerinin ve onların müttefiki uluslararası şirketlerin bütün insanlığın üzerinde hakimiyet kurması anlamına geliyor.

Şifrepunklar, temel özgürlüklerimizi bu saldırıya karşı korumak için güçlü şifreleme tekniklerini kullanan barışçı eylemcilerdir. Julian Assange burada kendisi gibi yıllardır şifrepunk hareketinin içinde yer almış düşünür ve eylemci bir grup arkadaşıyla internetin geleceğini tartışıyor. Soru şu: İnternet, başlangıçta hayal ettiğimiz gibi insan özgürlüğünün ufkunu açacak mı, yoksa tarihte görülmemiş bir totalitarizmin denetim, sansür ve köleleştirme aracı mı olacak?

Şifrepunk'ta yürütülen tartışmada bu endişenin bir paranoya olmadığını göreceksiniz. Bu Türkçe edisyona ayrıca, Ocak 2013'teki intiharıyla durumun vahametini bir kez daha gündeme getiren Aaron Swartz'ın "SOPA ''SOPA Yasasını Nasıl Durdurduk" Durdurduk'' başlıklı konferans konuşmasını ekledik: ABD'de yürütülmüş bu mücadele, iktidarın internete saldırmak için neler yapabileceğini ve buna nasıl karşı durulabileceğini gösteriyor.

''İnternet insan uygarlığı için bir tehdittir'' — bunu WikiLeaks'in kurucusu ve yayın yönetmeni Julian Assange söylüyor. Çok değil, en fazla on yıl önce internetin ne müthiş bir özgürlük alanı açtığından söz ediyorduk. Gerçekten de internet dünya üzerinde büyük bir değişim yarattı. Ne var ki çok kısa bir süre içinde ciddi bir kırılma ortaya çıktı: İnsanlar giderek daha fazla bağlanıyordu internete, ama aynı zamanda kitlesel gözetleme programları devreye sokulmaya başlamıştı. Elektronik iletişim ve "sanal" uzam iktidar için insanları "kapatmadan", açık alanda gözetleyebilmek, izleyebilmek, dinleyebilmek anlamına geliyordu. Bugün toplum küresel boyutta bir gözetim toplumuna doğru giderken insan uygarlığı bir yol ayrımında: Yollardan biri "güçsüzlere mahremiyet, muktedirlere şeffaflık" düsturuna varıyor. Diğer yol ise ispiyonaj, casusluk, şantaj ve manipülasyon şebekelerinin ve onların müttefiki uluslararası şirketlerin bütün insanlığın üzerinde hakimiyet kurması anlamına geliyor.

Şifrepunklar, temel özgürlüklerimizi bu saldırıya karşı korumak için güçlü şifreleme tekniklerini kullanan barışçı eylemcilerdir. Julian Assange burada kendisi gibi yıllardır şifrepunk hareketinin içinde yer almış düşünür ve eylemci bir grup arkadaşıyla internetin geleceğini tartışıyor. Soru şu: İnternet, başlangıçta hayal ettiğimiz gibi insan özgürlüğünün ufkunu açacak mı, yoksa tarihte görülmemiş bir totalitarizmin denetim, sansür ve köleleştirme aracı mı olacak?

Şifrepunk'ta yürütülen tartışmada bu endişenin bir paranoya olmadığını göreceksiniz. Bu Türkçe edisyona ayrıca, Ocak 2013'teki intiharıyla durumun vahametini bir kez daha gündeme getiren Aaron Swartz'ın "SOPA Yasasını Nasıl Durdurduk" başlıklı konferans konuşmasını ekledik: ABD'de yürütülmüş bu mücadele, iktidarın internete saldırmak için neler yapabileceğini ve buna nasıl karşı durulabileceğini gösteriyor.

''İnternet insan uygarlığı için bir tehdittir'' — bunu WikiLeaks'in kurucusu ve yayın yönetmeni Julian Assange söylüyor. Çok değil, en fazla on yıl önce internetin ne müthiş bir özgürlük alanı açtığından söz ediyorduk. Gerçekten de internet dünya üzerinde büyük bir değişim yarattı. Ne var ki çok kısa bir süre içinde ciddi bir kırılma ortaya çıktı: İnsanlar giderek daha fazla bağlanıyordu internete, ama aynı zamanda kitlesel gözetleme programları devreye sokulmaya başlamıştı. Elektronik iletişim ve ''sanal'' uzam iktidar için insanları ''kapatmadan'', açık alanda gözetleyebilmek, izleyebilmek, dinleyebilmek anlamına geliyordu. Bugün toplum küresel boyutta bir gözetim toplumuna doğru giderken insan uygarlığı bir yol ayrımında: Yollardan biri ''güçsüzlere mahremiyet, muktedirlere şeffaflık'' düsturuna varıyor. Diğer yol ise ispiyonaj, casusluk, şantaj ve manipülasyon şebekelerinin ve onların müttefiki uluslararası şirketlerin bütün insanlığın üzerinde hakimiyet kurması anlamına geliyor.

Şifrepunklar, temel özgürlüklerimizi bu saldırıya karşı korumak için güçlü şifreleme tekniklerini kullanan barışçı eylemcilerdir. Julian Assange burada kendisi gibi yıllardır şifrepunk hareketinin içinde yer almış düşünür ve eylemci bir grup arkadaşıyla internetin geleceğini tartışıyor. Soru şu: İnternet, başlangıçta hayal ettiğimiz gibi insan özgürlüğünün ufkunu açacak mı, yoksa tarihte görülmemiş bir totalitarizmin denetim, sansür ve köleleştirme aracı mı olacak?

Şifrepunk'ta yürütülen tartışmada bu endişenin bir paranoya olmadığını göreceksiniz. Bu Türkçe edisyona ayrıca, Ocak 2013'teki intiharıyla durumun vahametini bir kez daha gündeme getiren Aaron Swartz'ın ''SOPA Yasasını Nasıl Durdurduk'' başlıklı konferans konuşmasını ekledik: ABD'de yürütülmüş bu mücadele, iktidarın internete saldırmak için neler yapabileceğini ve buna nasıl karşı durulabileceğini gösteriyor.

Yayınevi düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Metis Yayınları

Yayın yılı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 2013

Yayın ayı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Şubat

Sayfa Sayısı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 176

Format düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali boş

Resmi Web Sitesi düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali http://www.metiskitap.com/Catalog/Book/5665

Dil düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Türkiye Türkçesi

ISBN düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 9786053751564

Yayınevi düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali İthaki Yayınları

Yayın yılı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 2011

Yayın ayı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Kasım

Sayfa Sayısı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 192

Format düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali boş

Resmi Web Sitesi düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali http://www.ilknokta.com/kitap/128602/Daniel-T-Willingham/Cocuklar-Okulu-Neden-Sevmez.html

Dil düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Türkiye Türkçesi

Beynimiz nasıl çalışıyor? Nasıl öğreniyoruz? Niçin unutuyoruz? Çocuklar niçin derste anlatılanları değil de Yıldız Savaşları'nı hatırlıyor?

Daniel T. Willingham, zihinsel faaliyetlerin nasıl düzenlendiğine ilişkin en güncel bilgileri değerlendirip, okul ve eğitim bağlamında bunlardan nasıl yararlanabileceğimizi açıklıyor.

Başta öğretmenler olmak üzere, anne-babalar, öğrenciler ve "nasıl öğrendiğimiz" konusunu öteden beri merak eden herkes, bu kitapta çarpıcı olgular ve faydalı önerilerle karşılaşacak.

"Willingham'ın yanıtları, sınıf dışına da uygulanabilir. Öğrenme üzerine kafa yoran herkes, bu kitabı okumaya değer bulacaktır." Wall Street Journal

"Öğretmenler ve veliler, hatta öğrenciler için de, her sayfası sürprizlerle dolu." Jay Mathews, The Washington Post, Eğitim Köşesi

Beynimiz nasıl çalışıyor? Nasıl öğreniyoruz? Niçin unutuyoruz? Çocuklar niçin derste anlatılanları değil de Yıldız Savaşları'nı hatırlıyor?

Daniel T. Willingham, zihinsel faaliyetlerin nasıl düzenlendiğine ilişkin en güncel bilgileri değerlendirip, okul ve eğitim bağlamında bunlardan nasıl yararlanabileceğimizi açıklıyor.

Başta öğretmenler olmak üzere, anne-babalar, öğrenciler ve "nasıl öğrendiğimiz" konusunu öteden beri merak eden herkes, bu kitapta çarpıcı olgular ve faydalı önerilerle karşılaşacak.

"Willingham'ın yanıtları, sınıf dışına da uygulanabilir. Öğrenme üzerine kafa yoran herkes, bu kitabı okumaya değer bulacaktır." Wall Street Journal

"Öğretmenler ve veliler, hatta öğrenciler için de, her sayfası sürprizlerle dolu." Jay Mathews, The Washington Post, Eğitim Köşesi

Beynimiz nasıl çalışıyor? Nasıl öğreniyoruz? Niçin unutuyoruz? Çocuklar niçin derste anlatılanları değil de Yıldız Savaşları'nı hatırlıyor?

Daniel T. Willingham, zihinsel faaliyetlerin nasıl düzenlendiğine ilişkin en güncel bilgileri değerlendirip, okul ve eğitim bağlamında bunlardan nasıl yararlanabileceğimizi açıklıyor.

Başta öğretmenler olmak üzere, anne-babalar, öğrenciler ve "nasıl öğrendiğimiz" ''nasıl öğrendiğimiz'' konusunu öteden beri merak eden herkes, bu kitapta çarpıcı olgular ve faydalı önerilerle karşılaşacak.

"Willingham'ın karşılaşacak.

''Willingham'ın yanıtları, sınıf dışına da uygulanabilir. Öğrenme üzerine kafa yoran herkes, bu kitabı okumaya değer bulacaktır." bulacaktır.'' Wall Street Journal

"Öğretmenler Journal

''Öğretmenler ve veliler, hatta öğrenciler için de, her sayfası sürprizlerle dolu." dolu.'' Jay Mathews, The Washington Post, Eğitim Köşesi

Beynimiz nasıl çalışıyor? Nasıl öğreniyoruz? Niçin unutuyoruz? Çocuklar niçin derste anlatılanları değil de Yıldız Savaşları'nı hatırlıyor?

Daniel T. Willingham, zihinsel faaliyetlerin nasıl düzenlendiğine ilişkin en güncel bilgileri değerlendirip, okul ve eğitim bağlamında bunlardan nasıl yararlanabileceğimizi açıklıyor.

Başta öğretmenler olmak üzere, anne-babalar, öğrenciler ve "nasıl öğrendiğimiz" konusunu öteden beri merak eden herkes, bu kitapta çarpıcı olgular ve faydalı önerilerle karşılaşacak.

"Willingham'ın yanıtları, sınıf dışına da uygulanabilir. Öğrenme üzerine kafa yoran herkes, bu kitabı okumaya değer bulacaktır." Wall Street Journal

"Öğretmenler ve veliler, hatta öğrenciler için de, her sayfası sürprizlerle dolu." Jay Mathews, The Washington Post, Eğitim Köşesi

Beynimiz nasıl çalışıyor? Nasıl öğreniyoruz? Niçin unutuyoruz? Çocuklar niçin derste anlatılanları değil de Yıldız Savaşları'nı hatırlıyor?

Daniel T. Willingham, zihinsel faaliyetlerin nasıl düzenlendiğine ilişkin en güncel bilgileri değerlendirip, okul ve eğitim bağlamında bunlardan nasıl yararlanabileceğimizi açıklıyor.

Başta öğretmenler olmak üzere, anne-babalar, öğrenciler ve ''nasıl öğrendiğimiz'' konusunu öteden beri merak eden herkes, bu kitapta çarpıcı olgular ve faydalı önerilerle karşılaşacak.

''Willingham'ın yanıtları, sınıf dışına da uygulanabilir. Öğrenme üzerine kafa yoran herkes, bu kitabı okumaya değer bulacaktır.'' Wall Street Journal

''Öğretmenler ve veliler, hatta öğrenciler için de, her sayfası sürprizlerle dolu.'' Jay Mathews, The Washington Post, Eğitim Köşesi