'Seçilmiş kişi' klişesinden çıkamamış ne yazıkki. Öyleki kitabın ilk 50 sayfasından sonra olacakları az çok tahmin edebiliyorsunuz. Bu da bir tat vermiyor ne yazıkki. Kitabın konusuna baktığınızda insan post apocalyptic bir dünya bekliyor ama dünyanın durumuna değinilmemiş bile. Karakterler sanki kıyamet hiç gelmemiş gibi yaşıyorlar.
Her zamanki Dresden! Diğerlerine göre daha uzun olması daha iyi olmuş ama yine tadı damağımda kaldı.
Uzun zamandır okuduğum en iyi serilerden. Keşke bunca zaman ertelemeseydim de bir kaç yıl önce başlasaydım.