Anlatımı birinci kişiden olduğundan karakterle özdeşleşme yaşamak zor (karakter kadın, ben erkeğim). Olaylar çok hızlı, adeta özet geçilmiş. Betimlemeler basit düzeyde, sanatsal bir hava yok. Fakat bunlara rağmen sürükleyici. Bunun sebebi bir disütopya olması olsa gerek. Disütopik bir dünya ilgi çekici. Ucundan biraz da steampunk havası var. Eh, bilim-kurgu olsun da çamurdan olsun nesli olduğumuzdan kitabın okunurluğu yükseliyor. Yarım bırakma sebebi (içerik hakkında bilgi vardır!): Aynı mıntıka haraçlarının beraberce kazanması kuralı mı? Bir çocuk kitabında bile daha zekice bir çözüm üretilirdi Peeta'yı sağ bırakmak için. Yaratıcılık yoksunu bir başka yazar(!) daha.
Çok karakter var, sıkıcıydı be, hiç mi sürükleyici olmaz bir kitap.
Karakter sayısındaki abartı yüzünden her bölümü ayrı bir hikayeymişçesine okumak zorunda kaldım. Karakterler sadece bir bölümlük olmasalar dahi o kadar çoklar ki sıra kendilerine geldiğinde unutulmuş oluyorlar, en azından bende böyle oldu. Fakat bu karışıklığa rağmen sonuna kadar okuttu kendisini. Çünkü özgün bir dünyası, doğu mistizmiyle kaynaştırılmış bir kurgusu var. Fantastik-kurguda kendi dünyamıza ait dini motiflerin kullanımını ben ilk kez bu kitapta görmüştüm, bu fikir bana kitabı sevdirdi. Ne yazık ki devamı çıkmadı. Yani okuyacak olanlar yarım kalacağını bilsinler.