Ahmet Ümit'le bir İstanbul serüvenine daha katıldık. Beyoğlu Rapsodi'siyle günümüz İstanbul'unu, İstanbul Hatırası ile geçmişten günümüze İstanbul'u keşfetmiştik, Sultanı Öldürmek ile de İstanbul'un Fethini bir kez de Ahmet Ümit'in kaleminden okuduk. İstanbul'un Fethi üzerine başka kitaplarda okumama rağmen bu kitapta geçen fetih bölümleri beni hiç sıkmadı. http://beyazkitaplik.blogspot.com/2012/05/sultan-oldurmek-ahmet-umit.html
Feridun Bey, Fetih ve Kıyamet 1453'te Fatih Sultan Mehmed'i, İstanbul'un Fethini ve o çağlardaki İstanbul'u; gerek Osmanlı, gerek Bizans gerekse de tarafsız kaynaklarla bize aktarıyor. Bize bu kaynaklar arasındaki farklılıkları, bu kaynakların yazarlarının, yanlısı olduğu tarafa göre gerçekleri değiştirerek nasıl yazdıklarını gösteriyor. Bu çeşitli kaynaklardaki bilgilerin günümüzdeki araştırmalar dahilinde hangisinin gerçek olabileceğini hangisinin ise kesinlikle yanlı yazıldığını bizlere göstererek, bizlerin İstanbul'un Fethi'ni çok daha iyi anlamamızı sağlıyor. http://beyazkitaplik.blogspot.com/2012/04/fetih-ve-kyamet-1453-feridun-m-emecen.html
Yazarın anlatım tarzı ve olaylar sürükleyiciydi fakat ilk kitapla kıyaslarsak Aklından Bir Sayı Tut'un kurgusu daha iyiydi, olaylar daha mantıklı ve zorlama gibi durmayan sebeplerle çözülüyordu. Mesela; her ayrıntıya dikkat edip hiç bir delil bırakmayan kişinin çok basit bir hata yapması, polis teşkilatında bulunan hiç bir dedektifin zeki olmaması, emekli dedektif Gurney olmasa okur olarak bizim bile düşünebildiğimiz şeyleri diğer dedektiflerin düşünememesi gibi. http://beyazkitaplik.blogspot.com/2012/04/gozlerini-smsk-kapat-john-verdon.html
Daha önce Nazlı Eray kitabı okumadığımdan Nazlı Hanım'ın daha çok fantastik öğelerle işli bir tarzı olduğunu bilmiyordum. Bu tarz sanırım pek bana uygun gelmedi, biraz sıkıldım kitabı okurken. :( http://beyazkitaplik.blogspot.com/2012/04/halfetinin-siyah-gulu-nazl-eray.html
Çok fazla bilim-kurgu okumayan, izlemeyen beni, bilim -kurgu okumaya heveslendiren bir roman oldu Zaman Gezginleri, içinde güzel bir aşk hikayesiyle, okuyucuyu yormayan tarzıyla su gibi akıp giden bir kitap. İkincisinin yolda olduğunu biliyor ve sabırsızlıkla bekliyorum. http://beyazkitaplik.blogspot.com/2012/04/zaman-gezginleri-kerim-ile-sibel-hasan.html
Kitap ilk sayfadan itibaren çok sürükleyici fakat Hristiyanlıkla ve Gnostizmle ilgili bilgilerin verildiği sayfalar biraz sıkıcı geçti. Bir de mükemmel bir karakter olan, kaybolan ailesini 13 yıldır arayan Leo Tilmann'ın kitabın sonunda ki iyimser bakışı beni pek tatmin etmedi. Böyle güçlü bir karakter bu kadar kolay tatmin olmamalıydı diye düşünüyorum. Leo Tilmann'ın son durumu hariç kitabı beğendim. Gerçekten sürükleyici bir gerilim. Glenn Meade, Dan Brown ve Grange sevenlere kesinlikle öneririm. Detaylı Yorumum İçin: http://beyazkitaplik.blogspot.com/2012/03/onlar-adam-blake.html
Kitabımız, çok fazla yağmur yağan bir kentte yaşanan fantastik bir polisiye romanı, kentte işlenmiş garip suçları (Albay Baker'ın Üç Ölümü, 12 Kasım'ı Çalan Adam) çözen dedektif Sivart'ın kaybolması ve onun dosya katibi olan romanımızın baş kahramanı Charles Unwin'in Sivart'ın yerine bir anda dedektifliğe terfi ettirilmesi ile başlıyor. ... Eğer "Inception"ı izleyip keyif aldıysanız, bu kitabı da seveceksiniz. ... http://beyazkitaplik.blogspot.com/2012/03/hafiyenin-el-kitab-jedediah-berry.html