‘’ Uzun zaman önce, Süleyman’ın hüküm sürdüğü yıllarda cinlerin en güçlüleri dilekleri yerine getirebiliyormuş. Cinlerin insan büyücüler tarafından hapsedildiği masallar o zamanlardan geliyor. Hapsedilen cin, serbest kalması şartıyla onu tutsak edene üç dilek hakkı sunuyormuş. Büyücü, dilek haklarını daha fazla hakka sahip olmak için kullanıyor, cini ebedi bir köleliğe zorluyormuş. Sonunda büyücü dalgınlıkla iyi ifade edemediği bir dilek söyleyince, tutsak cin onu oyuna getirip serbest kalıyormuş. Belki insanların Tanrısı da benim gibi bir cindir, cennette tutsak edilmiş, dilekleri yerine getiriyordur. Ya da uzun zaman önce özgürlüğüne kavuşmuş, ama insanlar bunu hala bilmiyorlardır. ‘’
Bu adamın hayal dünyasına, yaratıcılığına, üslubuna bayılıyorum. Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü kadar hayran olmasam da yine de beğenerek okudum kitabı. Keşke daha uzun öyküler olsaydı dedim yine, tadı damağımda kalan çok.