Öğrenci bir gencin günlüğü. Okul arkadaşlarını anlatması Çocuk Kalbi'ni, rüya ve hayal kısımları da tarz olarak Amak-ı Hayal'i anımsattı bana. Anlatımı değişik ve biraz karışık geldi esasen ama güzel detayları da vardı.
Hoş, akıp giden hikayeler. "Tüm odalara girip çıktığımızda tekrar sofaya geliyoruz. Ardından da kapının önüne. Bavulumun yanında duruyor. Neredeyse aynı boyutta olmaları Suzi'nin de bir bavul gibi içine bir sürü hatıra doldurup bir başka yere götüreceğini getiriyor aklıma."
Yarı aktı yarı sıktı sonunda bitti. Epeyce yerini not aldım.Yiğitlikten nezakete cömertlikten sevgiye pek çok değeri işlemiş ayrı ayrı. Felsefi açılımlar bolca filozof atıflarıyla dolu bir kitap.
450 sayfa resmen içim şişti ama son 50 sayfa rahatlattı beni yine. Ne desem bilemedim. Sünepe, şımarık ve aptal karakterlerine bolca öfkelendim kendimi yedim. Hepsi ayrı ayrı zopalıktı gerçekten. Allah yardım etsin okurken :D Bir kara sevda hikayesi..
"İnsanın kaderidir bu: Haddini aşabilme yeteneği bahşedilmiş tek canlıdır ve ne yana doğru aşacağına karar verme hürriyetine de sahiptir. Çocuklarımıza ezbere dikte ettirdiğimiz dinden, mezhepten, ideolojiden, milliyetten ve gelenekten önce 'insanlığı' öğretmeden de bu hürriyeti adam gibi kullanmayı beceremeyeceğiz." "İslam inancında insan fertlerinin 'a'la-yı illiyyin' (yükseklerin en yükseği) ile 'esfeli safilin' (aşağıların en aşağısı) arasında salınan bir sarkaç misali olması, her şeyin yaratıcısı olan Allah'ın muradıdır. Bu muradın tecellisi olarak insan, iki aşırı uç arasında salınan bir sarkaç gibidir."
"Sahip olma eğilimi insan doğasının kalıtsal bir parçasıdır, ama insan sahip olduğu şeylerle 'birlikte yaşayarak' bunu bir sürece dönüştürebilir. Oysa bazı insanlar sahip oldukları şeylerle ya da diğer insanlarla birlikte yaşayacakları yerde onları seyrederler. Kiminin evinde yıllardır kullanılmayan ve vitrinde saklanan fincan ya da tabak takımları bulunur, kimiyse beraberliklerinde diğer insanları yalnızca izler, katılmaz ve katmaz. Dünyada iki tür insan vardır; yaşayan ve yaşayanları seyredip eleştirenler. Seyretmek ölümü, katılmak ise yaşamı simgeler." Bu ve bunun gibi pek çok yeri not alsam da epey 'teknik' bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Öyle keyif kitabı değil, odak istiyor. Daha iç dünyaya ilişkin, derince düşündüren bir şeyler bekleyenlere didaktik kalmış. İlgilisi için güzel bir kaynak.