Ayşe Kulin yazmışsa okurum, memnun da kalırım :) Gözlerimi dolu dolu eden romanlardan biri...
sonunu hala deli gibi merak ettiğim ve yeni basımlarda ek var mı diye takip ettiğim tek kitap. Ortaokul yaşlarımda keyifle okuduğum bir kitaptı.
ırkçılık yapan insanlardan bir kez daha nefret ettiren buna maruz kalan insanlara acıyarak okuduğum bir kitap
özet niteliğinde olan bir basımı okumuş olduğumdan çokta okumuş sayılmam ama okudum ve harika bir kitaptı.
iki farklı aşk tanımı ve aşka ait iki farklı dünya hoşuma gitmişti. sanki birinde elle tutulabilir somut bir aşktan, diğerinde ise maneviyatı çok yüksek bizim pek kolay anlayamayacağımız bir aşktan bahsediyor gibiydi.
okurken keyif almama rağmen romanın Hasan ın başından geçenler şeklinde ilerleyeceğini düşünerek kitabı bitirmiştim. Ve Hasan la ilgili hiç birşey olmamıştı :D
Kitapta geçen yeni söylem aslında bizim neden daha da çok kitap okumamız gerektiğinin altını çiziyor. Ne kadar çok kelime, o kadar çok ifade gücü ve o kadar çok etrafı algılama yetisi kazandırıyor. Sözcüklerin muhteşem gücü ve fikir yurutmelerin sadece kelimelerle yapılabilecek olmasi muazzam bir şey değil mi? Geçmiş ve gelecek, şimdi ve sonsuza kadar olacak her sey sozcuklerde gizli :)