Bahri Doğukan Şahin, 243 adet değerlendirme yapmış.  (21/35)
Anansi Çocukları
Anansi Çocukları

10

Anansi Çocukları, Gaiman’ın 2005’te yazdığı, tüm karakterlerinin yetişkinlerden oluştuğu, efsanevi mitolojilerde sıkça karşılaştığımız bir konu üzerine, tanrılar ve insanlara dair oldukça başarılı bir fantezi romanı. Aklınıza hemen Zeus, Poseidon, Thor gibi tanrılar gelmesin. Gaiman’ın tanrıları birçok yönden farklılık gösteriyor. Çünkü Gaiman tanrılarını kendisi yaratıyor. http://www.kayiprihtim.org/portal/inceleme/anansi-cocuklari-inceleme/ http://adrianistedebiyat.blogspot.com.tr/2014/02/anansi-cocuklar-neil-gaiman.html

Noel Baba'dan Mektuplar
Noel Baba'dan Mektuplar

10

Noel Baba ve onun sakar yardımcısı konumundaki konuşan bir Kutup Ayısı’nın maceralarının anlatıldığı, daha çok çocuklara hitap eden ama her Tolkienseverin kati surette okuması gereken bir kitap “Noel Baba’dan Mektuplar”. http://www.kayiprihtim.org/portal/inceleme/tolkienin-kaleminden-noel-baba/ http://adrianistedebiyat.blogspot.com.tr/2014/02/noel-babadan-mektuplar-jrr-tolkien.html

Albatros Süvarisi
Albatros Süvarisi

7

Masalsı bir atmosferin hakim olduğu fantastik bir dünya yaratmış Soner Canözer. Kitap eşliğinde müzikler de dinlenildiğinde, tadına doyum olmayan bir lezzet çıkıyor ortaya. Müzikler demişken, bilmeyenler için hemen bir parantez açalım. Kitapla aynı ada sahip senfonik bir albüme daha imza atmış Canözer. 9 adet şarkının bulunduğu bu albümü dinlerken kendinizi başka diyarlarda bulmanız işten bile değil. Unutmadan şunu da ekleyeyim hemen: Bu albüm, Türkiye’de bir ilk. Yani şöyle ki, bir kitap için bestelenen ilk albüm bu ülkemizde. Şaşırdık mı? Hayır. Çünkü Soner Canözer yapılmayanı yapmayı seven bir sanatçı. http://www.kayiprihtim.org/portal/inceleme/albatros-suvarisi-inceleme/ http://adrianistedebiyat.blogspot.com.tr/2014/04/albatros-suvarisi-soner-canozer.html

Ötekiler Arasında
Ötekiler Arasında

10

Bitmesini istemediğim nadir kitaplardan biri oldu Ötekiler Arasında. Hatta kitap hakkında notlar aldığım kâğıda, kitabı bitirdikten hemen sonra, “E neden bitti ki bu şimdi? Devamı gelsin!” yazdım büyük harflerle. Sonra bir şekilde kitabın yazarına bir mail atmayı bile düşündüm. Bu düşünce hala aklımda ayrıca. http://www.kayiprihtim.org/portal/inceleme/otekiler-arasinda-bir-kiz/ http://adrianistedebiyat.blogspot.com.tr/2014/05/otekiler-arasnda.html

Kuzey Rüzgârı'nın Ardında
Kuzey Rüzgârı'nın Ardında

8

Okuyalı birkaç ay oldu fakat bir yorum yazmadığımı fark ettim. Şöyle hatırladığım kadarıyla, keyif kaçırıcı bilgiler olmaksızın bir şeyler yazdım. Kuzey Rüzgarı'nın Ardında, Tolkien'in, "Beni en çok etkileyen yazarların başında gelir," dediği George MacDonald'ın kaleminden çıkan fantastik türde bir kitap. Tolkien'in "fantastik edebiyatın babası" olduğunu söyleyenlerin," kendi ağzından çıkan bu cümleyi duyduklarında ufak bir şok geçirecekleri aşikar. Kişisel olarak Tolkien'in "türün kralı" ilan edebilirim rahatlıkla fakat bu genelleme olur yine de. Bu yüzden high fantasy türünün tartışmasız lideri demek daha doğru bir tabir olacaktır. İşte, George Macdonald ise şehir fantastiği olarak adlandırılan türün temellerini atmış ve bununla da kalmayıp, masalsı bir hava katarak da kitabını güçlendirmiştir. Belki de o zamanlarda sadece "masal" olarak adlandırılıyordu sadece, kim bilir? Kitabın konusu ise kısaca şöyle: Elmas adlı, yaşına göre çok zeki ve hayal gücü sınırsız bir çocuğun korkusuzca süren yaşamı öğrenme savaşı. Hayata bakış açısı her zaman olumlu, herkese ve her şeye karşı iyi niyetli, yaşanabilecek kötü durumlara karşı her daim hazırlıklı, ufak şeylerde dahi mutlu olmasını bilen, saf iyilikten doğan yardımseverliğini gerektiği gibi kullanarak ailesi dahil birçok insana katkısı bulunan, aşırı zeki olduğu için, bazen diğer çocuklar tarafından aptal olarak adlandırılan fakat bunları bir iltifat kabul edip moralini bozmadan hayatına devam eden, kimilerince de "Tanrı'nın Bebeği" olduğu söylenen bir "melek" Elmas. Yazar küçük bir çocuk üzerinden o dönemi çok iyi anlatmış. Aile yapısını ve bir ailenin diğer insanlarla ilişkisini güçlü diyaloglar eşliğinde sunmuş bizlere. Elmas'ın geniş hayal gücü biz okurları da beraberinde sürüklüyor. Böylesine küçük bir çocuğun böylesine zeka küpü olmasına ilk başlarda şaşırsak da, bir süre sonra alışıyoruz. Elmas'ın, Kuzey Rüzgarı ile olan dostluğu hikayenin temel noktası. Kuzey Rüzgarı'nın sırtında türlü türlü maceralara yelken açan karakterimiz ayrıca yeni şeyler öğrenmeye de bir hayli meraklıdır. İşte bu sayede Kuzey Rüzgarı ile olan sohbetlerinden türlü türlü yeni bilgiler öğrenir ve tabii ki onunla birlikte biz de. George MacDonald'ın Elmas adlı çocuk karakterini ben aslında Jose Mauro de Vasconcelos'un Şeker Portakalı'ndaki Zeze'ye benzettim biraz da. Hangisi daha önce yazılmış diye şöyle bir bakındım ve Zeze'nin Elmas'dan esinlenilerek yaratılmış bir karakter olabileceğine kanaat getirdim. Her neyse. Lafı daha fazla dolandırmadan şunu söyleyebilirim ki, hayatınız fantastik kitaplar çevresinde geçiyorsa, Kuzey Rüzgarı'nın Ardında'yı okumamanız için hiçbir sebep yok. Ve sevmemeniz için de. "Sevdiğim şeyleri sevmeme neden olan, aslında orada yaşayan insanlarmış." -Elmas. "Büyük erdemler, onlara sahip olmayanlara, daima biraz salakça görülürler."

J. R. R. Tolkienden Hobbit Resimleri (Kutulu-Numaralı Özel Baskı)
J. R. R. Tolkienden Hobbit Resimleri (Kutulu-Numaralı Özel Baskı)

10

İlk elime aldığımda şöyle göz ucuyla bakınmış ve gerçekten kaliteli bir çalışma olduğunu dile getirmiştim. En baştan başlayıp, hiç acelem yokmuş gibi, yavaş yavaş son sayfaya dek geldim. Birkaç saatlik Orta Dünya gezintimden gerçekten büyük bir keyif aldım. Yüzden fazla eskiz ve resim, en ince ayrıntısına dek açıklanarak okura sunulmuş. Bu açıklamaları hazırlayan kişiler tam anlamıyla Tolkienist bir beyne sahipler. Bir resmin eskizlerinin ardından son halini almasına dek geçen süreyi, o arada Tolkien'in neler yaşadığını, yayıneviyle ne gibi diyaloglara girdiğini o kadar güzel anlatmışlar ki, insan Tolkien'den sonra Wayne G. Hammond ve Christine Scull'a da hayran kalıyor. Resmen 1920'li, 30'lu yıllara yolculuk yapıp Tolkien'in neler yaşadığına, yazdığı eser için yıllarca çırpınıp onu resimlerle süslemesine şahit oldum. Yayınevinin de Tolkien'den ne kadar memnun olduklarını anlamış oldum böylelikle. Tolkien'e duydukları saygıdan ötürü, o ne derse, "evet üstat, gene sen haklısın," der gibi kenara çekiliyorlar ve Tolkien'in Hobbit'i süslemesi için gereken imkan ve zamanı tanıyorlar. Bu müthiş bir şey! Profesyonel bir ressamdan Tolkien'e gelen "Hobbit kitabı için resimler çizebilirim" teklifini Tolkien'in uygun bir dille nasıl geri çevirdiğini de öğrenmiş oldum. Kitapta yer alan çizimlerin tamamının her ne kadar amatör olduklarını kendisi de kabul etse de, profesyonel bir ressamın çizimlerinin yanında, kendisinin çizmiş olduklarının çok sırıtacağını dile getirerek reddediyor. Bu sayede kendini eleştirip ressamı övüyor fakat gene de en iyisinin kendi hayal gücüyle çizdiği resimler olduğunu söylüyor. Bence çok iyi düşünmüş Tolkien. Bu durum, kendi eserine ne denli sahip çıktığına bir delil niteliğinde aslında. Yani Tolkien yalnızca bir eser yazmakla kalmamış, yıllarca onunla yaşamış, resimlerle süslemiş, hatta kapak şömizini bile kendisi hazırlamış. Evet, çok şaşırtıcı. Gerçek anlamda kalbi Orta Dünya'da atanların kaçırmaması gereken bir hazine. Son sayfayı da kapadığımda Hobbit'i tekrar okumuş gibi oldum desem hiç de yanlış olmaz. Önce bu güzide eseri hazırlayanlara, sonra da dilimize kazandıran İthaki'ye teşekkürler!

Şimşek Hırsızı (Çizgi Roman)