Aşkın Metafiziği

9 puan

Schopenhauer'in dediğinden anladığım şudur ki ;

Aşk terimi ve ilişkilerin ilk meydana geldiği arzu dolu bakışlarla beraber , birbirini anlama eylemi tamamen yeni bir varlığın(yani bebeğin,çocuğun) meydana gelebilme ihtimali üzerine kurulur.

Zaten bir noktadan sonra düşünceleri bana , sevgi ve aşk teriminin aslında olmadığını ve kendinden doğan eksiklikleri tamamlayabileceğin bir kişi arıyormuşsun gibi bir görüntü sunmaya çalıştı. Kısacası pazardan sebze ve meyve almaya benzetmiş durumu.

Bir çok kısımda değindiği noktalar akla uygun gelirken , bazı noktalar artık günümüzü temsil etmekten uzaktır.
Hoşuma giden bir kaç cümleyi de alıntılamıştım, bunlar :

" Kişi kendisinin eksikliğini duyduğu mükemmelliyetleri arzu edecek hatta kendisininkilerin zıttı olan kusurları güzel bulacaktır."
Zaten kaçınılmaz bir düşüncedir bu. Lakin altta paylaşacağım cümle de ister istemez içimizde kopan fırtınaların bazen muhakkak paylaşılması gerektiğini vurgulamaktadır yoksa sonu tahmin edilemez boyutlara kadar vardırabilir.
"Aşkın yoğunluğu , öyle yüksek bir dereceye ulaşır ki , şayet tatmin edilmezse dünyadaki bütün güzel şeyler hatta hayatın kendisi bile anlamını yitirir. Bu sebeple her türden fedakarlıkta bulunabilir , şayet tatmini hiçbir şekilde görülmezse deliliğe ve intihara bile yol açabilir."

Beğenerek okudum açıkçası , zaman zaman bazı kısımları yorsa da anlam içeren bolca paragrafı mevcut.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »