Dinle Küçük Adam; 1946 yılında yayınlanma amacı olmadan Wilhelm Reich tarafından yazılmıştır. Deli-Dahi arasındaki ince çizgideki Reich; ünlü psikiyatristlerden Sigmund Freud'un öğrencisi olup tıp fakültesinde ruh çözümlemesi üzerine çalışmalar yapmış bir bilim adamıdır. Ansiklopedik bilgiye göre; “Ruhsal hastalıkların tedavisinde cinselliği bir tedavi aracı olarak kullandı, başarı sağladı ancak muhafazakar toplumdan gelen tepkiler üzerine geri adım atmak zorunda kaldı. Ayrıca orgazm esnasında yayılan orgon adını verdiği ve çoğu insanın Tanrı dediği bir ilkel kozmik enerji keşfettiğini söyledi. Sağlıklı bir hayat için gerekli olduğunu düşündüğü bu enerjinin atmosferden toplanarak depolanması amacıyla telefon kulübesi boyutlarında olan Orgone Enerji Akümülatörü'nü icat etti. Nezle, iktidarsızlık ve kanser gibi hastalıkları tedavi ettiğini düşündüğü bu buluşu gazetelerde "seks kutuları" adıyla yayımlandı”. . Yaptığı işe inanan ve onu geliştiren deneyimleyen adamlara bayılıyorum şahsen benim aklıma gelmez Freud’un öğrencisi olmak böyle bir şey sanırım :) Tabi yazıları yasaklanmış o da başka ülkelerde yazmaya devam etmiş yasağa uymadığı gerekçesiyle tutuklanmış, yazıları için bir savunma yazıp mahkemeye vermiş fakat bilimsel konular üzerinde karar verecek merci olmadığından 2 yıllığına hapse atılmış 1 yıl yattıktan sonra kefaretle çıkmış kısa bir zaman sonra da kalp yetmezliğinden ölmüştür.İşte yazarla tanışmam bu ilginç hikâyeyi okuduktan sonra başladı en bilinen eseri de Dinle Küçük Adam.
Dinle Küçük Adam; insana kendisini sorgulatan bir başucu eseridir. Reich bu eşsiz eseri yazarken neleri baz aldı nelerden etkilendi bilemeyiz ama insan ruhunun derinliklerine inmesinde çocukluğunda annesinin öğretmeniyle yaşadığı yasak aşk sonra kimyasal maddeleri içip günlerce kıvranarak ölmesinin onu çok etkilediği söylenenler arasında.
Bu kitabı yazmasının amacı her gün içimizde var olan küçük adamın farkına varmak ve ondan kurtulmamızı sağlamak. Çünkü küçük adamlar sadece kendilerini yiyip bitirmezler, ailesinden başlayarak, tüm toplumu hatta büyük adamları etkilerler.
Kitabın dili ağır sayılabilir ya da bilemiyorum çeviriden de kaynaklanıyor olabilir. “Sen dili” kitabı bireyselleştiriyor tüm suçlamaları üzerine alınabiliyorsun. “Bana mı bu laflar, evet ya zaman zaman bende böyle yapıyorum” dediğim noktalar çok oldu kısacası tokat etkisi yaratması nedeniyle kitap insan olma büyük adam olma gerekliliği konusunda istenilen hedefe ulaşabilir. Bunun yanı sıra içinde karikatürize edilmiş fotoğraflarla yapılan vurgulamalar sayesinde okudum anlamadım deme şansınız yok :)
Kitaptan Altını Çizdiklerim:
-Yönetimi elinde tutan kişilerin, küçük adam için yetke istemesine, güç, iktidar istemesine izin veriyorsun. Ama sen, hiç sesini çıkarmıyorsun. Yönetimi elinde tutan güçlülere, ya da kötü niyetli güçsüz adamlara seni temsil etme yetkisini veriyorsun, onları seçiyorsun. Her seferinde aldatıldığını anlıyorsun, ancak bunu anladığında, iş işten geçmiş oluyor."
-Sevgi, çalışma ve bilgi yaşamımızın tükenmez kaynaklarıdır. Öyleyse, yaşamı onların yönetmesi gerekir.
-Gerçekten canlı ya da gerçekten yaşayan insanlar, insansal ilişkilerinde sevecen ve saftır, kuşku duygusundan uzaktır.