Birkaç aylık aradan sonra yeni bir JQ kitabına kavuşuldu, okundu, bitti. Epsilon Yayınevi bu yazarımızın 5 serisini çıkarmış olup şu ana kadar ikisini tamamlamıştır. Biri Bridgertons -kitaplar bitmesine rağmen Bridgertons:Happily Ever After isminde bir kitap daha var ben onu orijinal dilinde okuyarak bu seri benim için bitti diyorum yayınevi bizlere ne zaman buluşturur veya buluşturacak mı bilemiyorum- diğeri bu kitapla beraber son bulan Two Dukes of Wyndham serisi.
Serinin ilk kitabı Kayıp Dük bittikten sonra bu kitap hemen çıksın istiyordum ama yayınevi araya Cennet Gibi kitabını sıkıştırmasaydı çok güzel olacaktı ve bitecekti bu seri çabucak.
Aslında ben kitabın konusuna değinmek istemiyorum Burçin arkadaşımız kendi blog sitesinde konuyu kısaca güzel bir şekilde anlatmış ve yorumları da yerli yerinde ben sadece kitabın yorum kısmına geleceğim.
Öncelikle kapaktan başlamak istiyorum. Bence bugüne kadar JQ kitaplarındaki en güzel kapakla karşılaştım. Seçilen resmi çok sevdim ben, serinin ilk kitabındaki gibi yazarın isminin ortaya konmasına memnun kaldım.
Kitabı okumadan önce kitabın nasıl yazıldığını az çok biliyordum. Öncelikle şunu söyleyim bu kitap Kayıp Dük'ün devamı niteliğinde değil. Kayıp Dük kitabında geçen olaylar birebir burada da geçiyor ancak ilk kitapta Jack, Grace ve düşesin duygu düşüncelerini okuyoruz, bundaysa Thomas ve Amelia'nınkileri.
Ancak kitabın 3/4'ü ilk kitapta anlatılan şeylerin birebir aynısı burada var 1/4'ü ise Thomas ve Amelia'nın düşünceleri. Bu açıdan beğenmedim kitabı. Ben mesela düşes niçin Thomas'a ve kendi ailesine -ortanca oğlu hariç- bu kadar nefretle yaklaşıyor bilmek istedim tamam ilk kitaptan nedenini biliyor gibiydim ancak burada biraz daha ayrıntı istiyordum sonuçta kitabın baş karakteri Thomas.
Ayrıca bu kitabı okumamdaki ana sebep Jack Audley'di benim için, ben böyle sevilesi bir karakter görmedim ancak Jack'le alakalı çok küçük bir yer ilk kitapta yoktu burada vardı, geri kalan zaten ilk kitapta okuduğum Jack'in yaşadıklarıydı ben olsam Jack'e biraz daha ağırlık verirdim :) .
Thomas ve Amelia'yı kendi başlarına ele alacak olursak karakter analizleri gayet güzel işlenmiş ancak ben onların aşkını inandırıcı bulmadım ve bunu ilk kez bir JQ kitabı için söylüyorum. Çift olarak ve tek başlarına bile bir tülü sevemediğim Yüreğine Söz Geçmiyor kitabındaki Daphne-Simon'un aşkı daha inandırıcıydı.
20 sene boyunca birbirlerini umursamıyorlar ancak Amelia, Thomas'ın Grace'e karşı olan yaklaşımından ötürü ona karşı bir şeyler hissetmeye başlasın; Thomas da düklük elden gidiyor kız da elden gidiyor diyerek Amelia'ya aşık olmak için o vakti seçsin. Daha iyi işlenebilirdi bu kısım. Böyle düşünmeme sebep kendi başlarına alınca bile Thomas ve Amelia'yı sevememiş olmamdan kaynaklanıyor sanırım. Amelia'nın, çevresindekilere kendini ezdirmeme çabası ona saygı duymamı sağladı ama sevgi konusunda ne seviyorum ne de nefret ediyorum. Thomas'da ise onda seveceğim veya saygı duyacağım bir şey göremedim ben zaten ilk kitaptan ondan bir nem kapmıştım, belki kendi kitabında düzelir dedim ama aynı tas aynı hamam.
Ancak yazar Thomas için pek tahmin etmediğim bir son hazırlamış ve kitabın son sayfasında sizi eski bir dost ziyaret edecek ben şahsen onu görünce kendisini ne kadar özlediğimi anladım.
Sonuç olarak ben kitaptan memnun kalmadım. Dediğim gibi iki kitaplık bu seriden ya Kayıp Dük ya Hayal Etmediğin Kadar kitabını okuyun ikinciye hiç gerek yok. Bana sorarsanız Kayıp Dük'ü okuyun derim Jack gibi bir karakter anca kırk yılda bir bulunur kitapta :D
Ve umarım yayınevi başka bir serinin ilk kitabını çıkarmaz. Bana sorarsanız önce Agents for the Crown serisinin ilk kitabı çıkmalı, bu da iki serilik bir kitap ve bu serinin 2. kitabı ülkemizde çıktı ismi de Bana Sevdiğini Söyle.
Sonrasında Bevelstoke serisi çıkmalı o da 3 kitaplık bir seri ama devamı var gibi gözükse de -Olivia'nın ikiz kardeşinin kitabı yok- yazarın cevaplarından bu seriye geri dönmek istemediğini anladım. İlk kitap Şahane Bir Kadının Gizli Günlüğü ismindeydi.
En son da Smythe-Smith Quartet olmalı derim. Onun ilk kitabı da Cennet Gibi. Sonrasında 3 kitap daha var.
Yayınevi bu sıralamayla gitse çok güzel olur ama sonraki kitap kesin Smythe-Smith Quartet çıkacak. Ne yapalım yazarın hayranı olarak bana da okumak düşer.