Maalouf, Mani’ye adadığı bu romanında ikilik üzerine kurulu hoşgörü dinini yaymaya çalışan Mani’nin buruk hayatını kendine özgü masalsı tarzıyla ele almış. Diğer romanlarına göre daha kişisel bir havaya sahip bu eserde Mani’nin yolculuk ve sabırla dolu hayatının gerisinde tarih boyunca tanık olduğumuz iyiliğin bir türlü tutunamayışı yüzlerce yıl öncesinden yüzümüze bir kez daha çarpıyor.