Beyşehir'li Mevlüt'ün köyden İstanbul'a yoğurtçuluk yapan babasının yanına taşınması, okul dönemleri, yoğurtçuluk-bozacılık yapması, Rahiya'yı kaçırması, amcası Hasan-oğulları Korkut ve Süleyman'la olan ilişkileri, arkadaşı Ferhat, Rahiya'nın kardeşi Samiha, Samihanın Ferhat ile kaçması, Mevlut'un kızları Fatma ve Fevziye, Rahiya'nın ölümü, Ferhat'ın ölümü, Mevlut'un Samiha ile evlenmesi...
Tüm yaşamı boyunca İstanbuldaki köklü değişikliklere rağmen iyi niyetinden, dürüstlüğünden vazgeçmeden, özgür olduğu - hayal kurduğu işlerde çalıştı Mevlut. Boza satmayı hep sevdi. İstanbul sokaklarını adım adım gezmeyi, boo-zaa diye yanık bağırmayı bırakmadı. Kafasında tuhaflık olarak hissettiklerinden vazgeçmedi.